güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

TRABZON HAVALİSİNDE YAŞAYANLAR ÖZ VE ÖZ TÜRKTÜR – 6

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:48
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:48

Yusuf Ziya Paşa’ya gönderilen fermanda; Tayyar Paşa’nın ülkede çıkardığı fesat ile süregelen kötülüklerinden ve ihanetinden dolayı alınan fetva gereğince idam edilmesine karar verildiği belirtilerek, eline geçen kazaların askerî yöntemlerle kurtarılması emredildi, teslim olan adamlarına ise iyi davranılması öğütlendi. Bu sırada Tayyar Paşa; güya padişah tarafından affedildiğini, makamının kendisine geri verildiğini iddia ederek ahaliyi kandırmaya çalışmaktaydı. Halbuki fermanda şöyle denilmekteydi:

Şaki-yi merkûm Tayyar’ın şimdiye kadar şer’-i şerîfe ve din u devlete mütecâsir olduğu habâset ve ihânetine göre bunun afvı bir veçhile mümkün ve mutasavver olmadığından mada bundan böyle Fatsalı Ahmed Paşa hanedanına vezaret değil, ensâb ve fürûlarına bir tımar tevcihi emr-i muhâl ve bunun ahz u idâmı…

Tayyar Paşa işin kendisi açısından vahim sonuçlar doğuracağını anlayıp Babıâli’ye tekrar müracaat ederek affedildiği ve Sivas eyaleti ile birlikte Kastamonu sancağı da kendisine verildiği takdirde Nizam-ı Cedid askeri yetiştirmek için gayret göstereceğini bildirmiş ise de, hükümet bu talebi dikkate almamıştır. Yusuf Ziya Paşa gerekli tedariki sağlayarak Trabzon üzerine yürüyünce Tayyar Paşa önce Sohum’a, oradan da Kırım’a kaçmıştır.

Çok geçmeden Kabakçı Mustafa isyanının patlak vererek padişah değişikliğinin meydana gelmesi Tayyar Paşa için yeni bir fırsat doğurdu. Yeni padişah kendisini derhal affetti ve Trabzon valiliği ile Canik ve Şarkî Karaağaç sancaklarını uhdesine verdi (28 Eylül 1807) 19. Ekim 1807 sonlarında Tayyar Paşa, Trabzon valiliği uhdesinde olmak üzere Sadaret kaimmakamlığına getirildi.

Ancak bu görevde iken rakiplerinden intikam almaya girişmesi, sadrazam ve şeyhülislâm ile geçinememesi yüzünden vezirliği kaldırılarak 11 Mart 1808’de azledildi.

Trabzon valiliğine 24 Mart 1808 tarihinde eski kaptan-ı deryalardan Hacı Salih Paşa getirildi21. Fakat Paşa’nın görevinin kısa sürdüğü ve 31 Ağustos 1808 tarihinde yerine başka birinin tayin edildiği anlaşılmaktadır. İsmini belirleyemediğimiz bu valinin görev süresi üç ay kadar sürdü22. Bu defa valiliğe Vezir Seyyid Osman Paşa tayin edilmiş ise de (27 Kasım 1808)23, Rus Savaşı sebebiyle Gürcistan taraflarının ahvalini bilen birisinin Trabzon valiliğinde bulunmasının uygun olacağı düşünülerek, az bir zaman sonra azledilip yerine eski Erzurum valisi Şerif Mehmed Paşa getirilmiştir (27 Nisan 1809). Şerif Paşa aynı zamanda Karadeniz’in Anadolu Sahilleri Seraskerliğini de yürütmeye memur kılınmıştı. Rus askerlerinin karadan ve denizden Faş kalesine saldırdığı sırada bir taraftan bizzat Şerif Paşa, diğer taraftan Rize Âyanı Tuzcuoğlu Memiş Ağa külliyetli asker sevkiyle kaleyi kurtarmıştı. Ancak bu sırada Çıldır valisi Selim Paşa, Şerif Paşa’nın kendisine yönelik bazı uygunsuz hareketlerini ileri sürerek Acara’ya gitmiş ve böylece Çıldır eyaletini başsız bırakmıştı. Böyle nazik bir zamanda, Şerif Paşa’nın kişisel kinini tatmin için uğraşması görevinden azledilmesine yol açtı.

Savaş ortamında bulunulmasına rağmen sınır bölgesindeki iki valinin bu şekilde didişmesi merkezde tepkiyle karşılandı. Bu yüzden 18 Ocak 1810 tarihinde, Trabzon valiliğine, daha önce Alaiye mutasarrıfı iken azledilen ve vezirlik rütbesi alınan Çarhacı Ali Paşa tayin edildi26. Bu sırada Ruslar 18 gemi ile Trabzon civarına asker çıkardılarsa da Ali Paşa’nın gayretleriyle püskürtüldüler. Bu başarıya rağmen Çarhacı Ali Paşa’nın valilik görevi fazla uzun sürmedi ve 19 Ekim 1810 tarihinde azledildi. Cevdet Paşa, kendisinin bahadır, fakat aç gözlü bir kişi olduğunu, devletin malını yediğinden bu ahlâksız durumunun güzel yönlerini sildiğini ve azledilmesinde etkili olduğunu yazmaktadır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.