güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

TRABZON HAVALİSİNDE YAŞAYANLAR ÖZ VE ÖZ TÜRKTÜR - 3

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:48
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:48

1.Kuğuzade Ailesi Hakkında İlk Bilgiler

Kuğuzade ailesi hakkında ilk ve önemli bilgilere Şakir Şevket’in Trabzon Tarihi adlı eserinde rastlanılmaktadır. Şakir Şevket’e göre Kuğuzade ailesinden Kuğu İbrahim Ağa, Doğu Anadolu Bölgesi’nden gelerek Görele Kazasına yerleşmiş ve bir şekilde Görele voyvodalığını elde ederek 15 yıl bu görevi yürütmüştür (Şakir Şevket, 2013: 160). Ancak Faruk Sümer, Şakir Şevket’in bu görüşüne katılmayıp Kuğuzadelerin Doğu Anadolu’dan gelmediğini savunmaktadır (Sümer, 1992: 110). Görele kazası ayanı olan Kuğuzade İbrahim Ağa hakkında birçok defa şikayetler yazılmış her defasında emirler gönderilerek yürüttüğü faaliyetlere son vermesi istenmiştir. İbrahim Ağa, bölgede eşkıyalıklarıyla ün salan ve Giresun kalesini ele geçiren Kalcıoğlu Ömer Ağa ile Dizdaroğulları’nın kaçmalarına yardım etmesi buna örnektir. İbrahim Ağa, bu eşkıyaların evlerine gidip bunların eşyalarını ve ev halkını kayıklara bindirip Trabzon’a gönderdiği belgeden anlaşılmaktadır (BOA., C. DH., 12142, 2/3). İbrahim Ağa’nın böyle bir şey yapmasının nedeni eşkıyalık faaliyetlerinde bulunmuş kişilerin hane halkına ve eşyalarına bölge halkı tarafından zarar verilebileceği düşüncesi olabilir. Kuğuzade İbrahim Ağa’nın eşkıyalık faaliyetlerinde bulunanlara yardımı bununla sınırlı kalmamıştı. Bölge eşkıyalarından Hacıosmanoğlu’nun yanına birkaç asker vererek Trabzon’a göndermiştir. Merkezden gelen emir ise bu eşkıyaların memleketin nizamı için ortadan kaldırılması gerektiği yönünde olup bu görev Canik muhassılı Ali Paşa’ya verilmiştir (BOA., C. DH., 12142, 2/3).

Kuğuzade İbrahim Ağa’nın Ömer Bey, Osman Bey, Süleyman Paşa, Ali Bey, Hüseyin Bey ve Hazinedar Ahmed Bey olmak üzere altı oğlu vardı (Bay, 2007: 329). İbrahim Ağa’nın oğlu olan Ali Ağa’nın Trabzon mütesellim vekili olarak devlete hizmet ederken201 Ömer Bey, Osman Bey, Hüseyin Bey ve Hazinedar Ahmed Bey hakkında bilgi bulunamamıştır. İbrahim Ağa’nın öne çıkan oğlu ise Süleyman Paşa olmuştur. Süleyman Paşa başlarda Canikli Ali Paşa ile hareket edip idam fermanı çıkartılsa da devlet tarafından affedildikten sonra babasının aksine devletle birlikte hareket etmeye başlamış ve Trabzon valiliğine kadar yükselmeyi başarabilmiştir.

2.Valiliğe Giden Yol

Canikli Ali Paşa devletle ters düştükten sonra Yozgat ayanı Çapanoğlu Mustafa’ya emir gönderilerek yakalanmasını istemiştir. 1779 kışında Canikli Ali Paşa üzerine yürüyen Mustafa Ağa, Ali Paşa’nın karşısına çıkardığı küçük bir birliği dağıtarak yoluna devam etmiştir. Beş, altı bin kadar adamı olan Ali Paşa ise herhangi bir muharebeye girişmeyerek oğlu Battal Hüseyin Paşa ve ailesi ile birlikte Sinop’tan gemilere binerek Kırım tarafına kaçmıştır (Uzunçarşılı, 1974: 222-223). Ancak içlerinde Kuğuzade Süleyman Paşa’nın da bulunduğu Trabzon ve havalisindeki Canikli Ali Paşa’nın destekçileri Çapanoğlu Mustafa’ya düşmanlık güderek etrafına adamlar toplayıp Çapanoğlu Mustafa’nın üzerine hücum etmişlerdir (Özkaya, 1972: 507-508). Dahası 300-500’er asker toplayıp halka eziyet etmeye başladıkları ayrıca bulundukları bölgelerde kuleler inşa ettikleri de merkeze bildirilmiştir. Böylece İstanbul hükümeti Erzurum Valisi’ne hüküm gönderip eşkıyaların yakalanması için Trabzon valisi ile ortaklaşa hareket ederek kısa bir süre içerisinde sorunun halledilmesi istenmiştir (BOA., C. DH. 14470).

1781 yılına gelindiğinde gerek İstanbul’da taraftarı olan vezirlerin gerekse Kırım Hanı Şahin Giray’ın Canikli Ali Paşa’nın affolunması hakkındaki telkinleri Ali Paşa’nın elini güçlendirmiştir. Bu durumdan istifade eden Canikli Ali Paşa İstanbul’a yazı yazarak yaptıklarından dolayı büyük pişmanlık duyduğunu, Trabzon eyaletini kendisine, Erzurum eyaletini de oğlu Mikdat’a verilmesini istemiştir. Bu durum üzerine 1781 Eylül’ünde vezirliğinin yeniden kendisine verilerek Trabzon valiliğine atandığı bildirilmiştir (Özkaya, 1972: 513-514).

Gümüşhane Emini ve Trabzon mütesellimi Mehmed’in tahriratından anlaşıldığı üzere, Canikli Ali Paşa’nın firarından sonra Trabzon bölgesinde olay çıkaran Ali Paşa taraftarlarının payitaht tarafından affedilmesi düşünülmüştür. Görele voyvodası Kuğuzade Süleyman, Serdar Hasan, Hatuniye vakfından Sakaoğlu ve diğer bir takım kişilerin bulunduğu bu kişilerin affedilmeleri halinde “… Trabzon valilerinin nüfuz ve i’tibârları olmayacağından gayri fukarâ-i ra’iyyet pâymâl olacakları…” düşüncesiyle bu af girişiminden vazgeçilerek gereken cezaların tertip edilmesi kararlaştırılmıştır (BOA.,C. ZB., 610).

Canikli Ali Paşa’nın affedilmesiyle taraftarlarının affı da gündeme gelmiş ve bu hususta Trabzon Valisi Çerkez Hasan Paşa önemli rol oynamıştır. Trabzon valisi Çerkez Hasan Paşa’nın merkeze gönderdiği bir belgede Görele Voyvodası Kuğuzade Süleyman Ağa’nın affedilip idam fermanının kaldırılması istemiştir. Üstelik Süleyman Paşa’nın devletin taşrada karşılaştığı sorunları çözme konusunda kullanılması gerektiği üzerinde durmuştur (BOA., C. DH., 6914). Böylece hakkında idam fermanı kaldırılan Kuğuzade Süleyman Paşa bu tarihten sonra devlete sadık bir şekilde hareket etmiştir.

1787-1792 Rus savaşları Osmanlı Devleti için birçok konuda yıpratıcı olduğu kadar Rus savaşlarında bir üs niteliğinde olan Trabzon ve çevresini bu savaşlardan olumsuz etkilemiştir. Ancak devletin bölge ayanlarından asker ve erzak yardımları istemesi, onların devlet hizmetine girip bölgede sivrilmelerinin yolunu açmıştır. Bu kişilerden biri de Kuğuzade Süleyman Paşa’ydı. Süleyman Paşa, devletin ihtiyaç duyduğu yardımları karşılamış ve önce Eflak Bölgesi’ndeki başarılarından dolayı mirimiranlık ile sağ kol sergerdeliği (Ahmet Cevdet Paşa, 1983: 1124), ardından yardımları neticesinde Trabzon valiliğiyle ödüllendirilmiştir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.