güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

İstanbul’un Fethi ve Fatih Sultan Mehmet Hakkında Hatırlatmalar

Yazının Giriş Tarihi: 30.05.2024 08:19
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.05.2024 09:06

Her ne kadar aynı özellik Çanakkale boğazı noktasındaki Çanakkale içinde geçerliyse de Anadolu ve Balkan Yarımadasına hakim olan kuvvetli bir devletin yani doğu roma ve Bizans’ın başkenti olma özelliğinden dolayı İstanbul daha fazla önem taşımıştır. Hazar denizi ve Zagros dağları arasından yol veren ikinci kavimler kapısı üzerinden yahut Kafkaslar üzerinden Anadolu yoluyla Avrupa’ya geçecek kavimlerin mutlak uğrak ve geçiş noktası İstanbul ve çevresi olmuştur. Bunun içindir ki İstanbul Anadolu sahasından geçip Avrupa topraklarına hakim olmak isteyen yahut balkanlar üzerinden gelip Anadolu’ya hakim olmak isteyen kavim ve devletlerin hedefi olan bir şehir olma durumu İstanbul için süreklilik arz etmiştir.

Bu sebepledir ki Bizans elindeyken İstanbul’u, Hunlar, Macarlar, Bulgarlar ele geçirmek istemiş kuşatma denemelerinde bulunmuşlar ve başarılı olamamışlardır.

Aynı şekilde Hz. Muhammed’in İstanbul’u fetih edene övgülü sözler sarf etiğinin bu konuda hadisi olduğu rivayetleri nedeniyle İslam devletlerinde, Emevi’ler zamanında İstanbul’un çeşitli zamanlarda ele geçirilme denemeleri ve kuşatılmaları durumları söz konusu olmuştur. Bütün bu denemeler şehrin surlarının muazzam yapısının müstahkemliği nedeniyle, karadan kuşatıldığında denizden yardım alması deneniyle başarıya ulaşılamamış, şehir hep Bizans elinde kalmıştır. Bu durum Osmanlı devleti zamanında da söz konusu olmuş Yıldırım Beyazıt Süleyman Çelebi, ikinci Murat gibi Osmanlı padişahları İstanbul’u ele geçirmek için çalışmalar ve kuşatmalar gerçekleştirmişlerdir.

Şunu da belirtmek isterim ki Hz. Muhammed’in İstanbul’u fetih edecek asker ve kumandan hakkında söylediği rivayet edilen övgü dolu sözler açık açık İstanbul’u fetih edecek bu şehri İslamlara mal edecek kumandan ve asker şeklinde açıkça vurgulanmamış, bu konuda sadece şehri fetih eden kumandan ve asker için söylenmiş olması nedeniyle bu şehri 4. Haçlı seferi sırasında fetih edip Bizans elinden alan haçlılar için de geçerli olup olmadığı düşünülecek bir konudur. Daha açık söylemek gerekirse 4. Haçlı seferi sırasında İstanbul’u ele geçirip Bizans devletine son veren ve uzunca bir süre İstanbul’da bir Latin devleti kuran haçlılar da Hz. Muhammed’in övgüsü kapsamında olup olmadığı tartışılacak bir noktadır.

Ancak daha önce söylediğimiz sebeplerle Osmanlı padişahlarının da gerçekleştirdiği kuşatmalar başarısız olmuşlardır. Şehrin Osmanlı devleti eline geçmesi ancak Fatih Sultan Mehmet döneminde söz konusu olabilmiştir. Bugün 29 Mayıs 2024 yılında bu fethin 571. yıl dönümünü yaşamaktan ve idrak etmek durumunda bulunmaktayız. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fetih edip kendi hakimiyeti altına almasının sebeplerine baktığımızda şunları söyleyebiliriz: Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethetmek istemiştir, çünkü babası dahil kendisinden önceki Osmanlı padişahlarını gölgede bırakabilecek bir zafer kazanmak bir başarı gerçekleştirmek tabasına onlardan daha yüce olduğunu ispat etmek için böyle bir fethe ihtiyacı vardır.

Yine Fatih İstanbul’u fethe mecburdur, çünkü İstanbul şehir surları içerisinde yaşayan Bizans imparatoru ve devleti burada bulunduğu sürece onun bağrında bulunan bir hançer durumundaydı. Osmanlı balkanlarda savaşa gitse de Bizans arkasında kalan bir düşman durumundadır. Anadolu ve Asya sahasında savaşa gitse de arkasında kalan bir düşman durumundadır. Üstelik Bizans imparatorluğu Osmanlı sultanlarının rakibi olabilecek kendisine baş kaldırabilecek hanedan mensuplarının yani ayaklanabilecek şehzadelerinde Osmanlıya ayaklanıp kafa tutmak isteyecek balkan krallıklarının da Anadolu beyliklerinin de doğal destekçisi doğal müttefiki özelliğinde bir devlettir.

Osmanlı devleti Balkanlardan Anadolu’ya, Anadolu’dan Balkanlara asker yahut mühimmat geçirmek istediğinde İstanbul’daki Bizans bu işleri de engelleyebilecek özelliklere sahip bir konumdadır.

Gerçi Çanakkale boğazından her iki saha için gerektiğinde asker geçirmek mümkünse de daha çabuk ve kestirme yoldan asker geçirme İstanbul boğazı üzerinden daha uygun ve daha faydalıdır.

Yine Bizans devleti Hristiyan dünyasının İslam’ın temsilcisi durumundaki Osmanlı devletine doğru en uçtaki karakolu en doğu uç noktası konumunda olan bir yapıdadır. Bu yapısı nedeniyle her zaman Hristiyan dünyasına Osmanlılara karşı haçlı seferi düzenlemeye ikna edebilecek, çağıracak bir özelliği mevcuttur. Devam edecek…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.