güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Cumhuriyetin İlanından İtibaren Ona Cephe Alan Çevreler ve İcraatları

Yazının Giriş Tarihi: 14.09.2021 00:06
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.09.2021 00:06

18 Haziran 1926 Mustafa Kemal Paşa suikast girişimi hakkında Anadolu Ajansı’na verdiği demeci şu cümleyle bitirdi: Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

Cumhuriyetimizi sona erdirmek için çalışmalara girişen yukarıda sözünü ettiğim kişiler bir yandan Mustafa kemale suikastlar hazırlayarak başarıya ulaşmaya çalışırken bir yandan da toplumumuzun bazı kesimlerini dini istismarlarla veya etnik köken istismarıyla cumhuriyet sistemimize karşı olabildiğince geniş bölgelere yayılabilecek iç isyanlara yöneltmeye çalışmışlar yapılan istismarlar neticesinde propagandalar neticesinde bazı iç isyanların çıkmasını sağlamışlardır.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi Mustafa Kemal’im getirdiği yeni rejimi yani cumhuriyet idaresini bireysel olarak veya grup olarak gerçekleştirmeye kalktıkları suikastlarla Mustafa Kemal’i öldürüp ortadan kaldıramayacaklarını anlayan eski rejim yanlıları yani şeriatçılar cemaatçiler hilafetçiler saltanatçılar veya bir zamanlar Mustafa Kemal’le omuz omuza çarpışmış ama onunla giriştikleri iktidar mücadelesinde kaybetmiş bireyler suikast yoluyla başarıya ulaşamayacaklarını anlayınca daha tehlikeli bir yola başvurmuşlardır. Tek kişiyle veya az sayıda kişiyle yapacakları faaliyetlerle emellerine ulaşamayacaklarını anlayan bu grup bu kez kitleleri kandırıp kışkırtarak Mustafa Kemal’e, Mustafa Kemal’in çevresine ve onun getirdiği yeni rejime karşı eski rejimden menfaatlenenleri eski rejim yanlılarını dini devlet yanlılarını Türk milliyetçiliği karşısında karşı milliyetçilik iddiasında bulunanları toplum içindeki mezhep farklarından ortaya çıkmış huzursuzlukların taraftarlarını ağalık düzeni aristokrasi düzeni yanlılarını kışkırtıp kullanarak huzursuzluklar çıkarıp isyanlar çıkarmaya yönelmişlerdir. Hatta Mustafa Kemal’in getirmek istediği laik düzenin hazırlıklarını hissedip gelecek laik düzenden rahatsız olacak kesimleri din elden gidiyor gibi çığırtkanlıklarla isyana teşvik etmeye yönelmişlerdir. İste bu teşvikleri yapan bu tür görüş sahipleri, gerçi bu çevreler, Mustafa Kemal’in ana hedefi olan Cumhuriyet rejimini önceden hissettiklerinden bu tip isyanları kurtuluş harbi dönemin de çıkarmayı denemişler yer yer çıkarmayı gerçekleştirmişlerdir. Cumhuriyet öncesin de çıkarılan isyanlar la Mustafa Kemalin amaçlarını ve cumhuriyet rejiminin gerçekleşmesini engelleyemeyen aynı çevreler benzer faaliyetlerini Cumhuriyetin ilanından sonra da sürdürmüşler ve cumhuriyete karşı gerçekleştirmeye çalışmışlardır bu yüzdendir ki Cumhuriyetimize karşı yapılan iç ayaklanmaları 2 grupta irdelememiz gerekir kanatındayım bu amaçla genel kaynaklara baktığımızda cumhuriyet öncesi iç ayaklanmalar hakkında şu bilgilerin verildiğini biliyoruz: Ali Batı ayaklanması, Ali Galip Olayı, Konya İsyanı, 1. Aznavur İsyanı ve Bozkır İsyanı, 2.Aznavur İsyanı ve Şeyh Eşref İsyanı, Hendek-Adapazarı, Bolu-Düzce İsyanları, Konya, Yozgat- Boğazlıyan ve Çapanoğulları İsyanları, Cemil Çeto İsyanı, Milli Aşireti İsyanı, Çopur Musa İsyanı, Delibaş İsyanı, Demirci Mehmet Efe ve Çerkez Ethem İsyanları, Pontus Çetelerinin İsyanı ve Koçgiri İsyanı.

Mustafa Kemali ve onun başlattığı kurtuluş harbinin ardından gelecek cumhuriyet dönemini yukarıda ki isyanlarla durduramayan yukarıda ki çevreler Cumhuriyetimizin sona ermesi için çalışmalarını sürdürmüşler el altından Cumhuriyetimizi yıkmak için yaptıkları çalışmalarla yeni isyanlar çıkarmışlardır.  Cumhuriyet döneminin cumhuriyeti hedef alan iç isyanlarına genel kaynaklar da baktığımızda şu bilgilerin verildiğini görürüz: Nasturi Ayaklanması, Şeyh Sait Ayaklanması,  Koçuşağı Ayaklanması, Mutki Ayaklanması, Bicar İsyanı, Ağrı İsyanlar, Zeylan İsyanı, Tunceli İsyanı, Menemen Olayı. Bütün bu gördüğümüz iç ayaklanmalarla hedefine ulaşmaya çalışan çevrelerin cumhuriyetimizi yıkma çalışmaları Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Türk silahlı kuvvelerini Türk gençliğinin Türk milletinin engellemesi ile başarısızlığa mahkum edilmişler. Cumhuriyetimiz ayakta kalmayı sürdürmüştür. Menemen olayından sonra diyebileceğimiz süreçte başarıya ulaşamayacağını anlayan yukarıda ki çevreler yeraltına inip tarikatçılık mezhepçilik faaliyetleri ve etnik kökenli dernekçilik faaliyetleri ile taraftarlarını ve kitlelerini çoğaltmaya yönelmişler amaçlarına ulaşmak için fırsat kollamaya zaman kollamaya yönelmişlerdir onların bu tür çalışmaya yöneldiğini hisseden Mustafa Kemal Cumhuriyet rejiminin devamlılığının sürmesi için cumhuriyet rejiminin korunmasını Türk silahlı kuvvetlerine ve Türk gençliğine daha genel manada Türk milletine emanet edip onları bu yolda görevlendirmiş bu görevlendirmesini gençliğe hitabesi ile dile getirmiştir bu yüzdendir ki cumhuriyetimizin ilelebet yaşamasını sona erdirilmemesini sağlamak Türk silahlı kuvvetlerine onu oluşturan Türk gençliği ve Türk milletinin koruma çalışmalarına bağlıdır. Şunu unutmamak gerekir ki cumhuriyetimizi sonlandırmak yolunda yapılan çalışmalar aynı çevreler tarafından günümüze kadar sürdürülmekte ve sürmekte düşüncesindeyim. Umarım Ata Türkün cumhuriyete tayin ettiği bekçiler olarak Türk silahlı kuvvetleri ve Türk Gençliği sürmekte olan tehlikelerin farkında ve bilincindedir. Gerektiğinde bu tehlikeyi bertaraf etme gücünü sahip oldukları asil kandan alacaklar ve bu tehlikeleri anın da bertaraf edeceklerdir ve umarım onları söz konusu tehlikeler hakkın da bilinçlendirme görevini Mustafa kemalin verdiği Türk öğretmenleri Türk eğitimcileri gereği gibi yaparak bu tür yeni faaliyetleri sonuçsuz bırakmakta konusun da Türk gençliğini ve milletini bilinçlendirmeyi başaracaklardır. Cumhuriyetimizin ebediliği bir oran da onların bu çalışmalarına muhtaçtır.

Umarım son yıllarda daha önceki yıllarda cumhuriyet ve Atatürk’e karşı uğradıkları başarısızlıklardan ders alan Atatürk ve cumhuriyet karşıtlarının düşmanlarının Atatürk ve cumhuriyet rejimine karşı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne karşı medeni hukuk yaşamına karşı laik sistem ve düzene karşı çağdaş ve medeni eğitime karşı Türk gençliği ve Türk ordusuna karşı kazandığı yönetsel ve rejimsel başarılara karşı harekete geçerek Atatürk kaide ve ilkelerini kurduğu rejimi laik düzeni Türk gençliği başta olmak üzere Türk milleti korumayı başaracaktır. Ne mutlu bunu başarabilecek gençliğe sahip olacak Türk milletine, “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” diyerek milletine Cumhuriyetine ve devletine sahip çıkabilecek Atatürkçü Türk gençliğine.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.