KUŞCENNETİ FESTİVALİ TARİH VE YER OLARAK SABİTLENMELİDİR

Değerli Okurlarım,

Kentimizde her yıl haziran ayı başlarında kutlanılan Uluslar arası Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivali diye bir festivalimizin kutlanmakta olduğunu şüphesiz hepimiz bilmekteyiz. Bu sene 28.sini kutlayacağımız bu festival etkinliğinin bence en önemli eksikliklerinden birisi sabit bir kutlanma tarihine sahip olmayışıdır. Ortaya çıkışından bugüne farklı yıllarda, farklı tarihlerde gerçekleştirilen bu festivalin neden sabit bir tarihi mevcut değildir. Oysa kutlamakta olduğumuz festivalin adı Uluslar arası Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivalidir. Bu nedenledir ki bu festivalin kutlanacağı tarihin uluslar arası Kuşcenneti Milli Parkı’ndaki kuş yaşamıyla ilgili önemli bir tarihe sabitlenmesi ve her sene aynı tarihlerde gerçekleştirilen seremonilerle kutlanması daha yerinde olacak bir uygulama oluşturacaktır kanaatindeyim. Yok ille de adındaki Kuşcenneti Parkı’yla ve kuş yaşamıyla ilgili bir tarih tespit edilip kutlamaların bu tarihe sabitlenmesi mümkün değilse o zaman bu festivalin ya Bandırma tarihiyle yakından ilgili bir tarihle başlayıp belirlenen belirli bir zaman dilimi içerisinde kutlanılan bir festival haline getirilmesi de pekala mümkündür. Eğer Uluslar arası Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivali tarihi açıdan önemli bir tarihle başlatılacaksa festival ilkbaharda kutlanılması gereken bir durum arz ediyorsa bence bu tarih Atatürk’ün Bandırma’yı 2. Ziyaret tarihi olan 13 Haziran tarihi ile başlayan veya biten yahut bu tarihi içeren bir sürede gerçekleştirilmesi daha uygun olur. Çünkü bu yolla hem Mustafa Kemal’in kentimize geliş tarihinin kutlanması gibi bir olgunun gerçekleştirilmesi söz konusu olur, hem de festival sabit bir tarihe kavuşturulmuş olabilir kanaatindeyim. Yok festival etkinliği son bahara tekabül eden bir zamanda gerçekleştirilsin isteniyorsa o zaman bu tarihin mutlaka 17 Eylül’ü kapsayan bir tarihte söz konusu olması gerekir kanaatindeyim.  Ama bunlar dikkate alınmayacaksa yani Bandırma’nın kurtuluş tarihi olan 17 Eylül veya Atatürk’ün Bandırma’yı 2. Ziyaret tarihi olan 13 Haziran tarihi esas alınacak bir sürede festival etkinliği gerçekleştirilmesi düşünülmeyecekse o zaman Bandırma halkının tümünün fikrinin alınmasını gerçekleştirilen bir referandum veya anket uygulamasıyla bu festivalin kutlama tarihi ve süresinin halkın tercihine göre belirlenen tarihler arasında değişmeyecek bir şekilde sabitleştirilerek kutlanması tercih edilmelidir düşüncesindeyim. Bence bugün sergilenen uygulama hatalıdır. Belediye yönetimlerinin fikir ve tercihlerine göre farklı tarih ve zamanlar sergileyen bir uygulama göstermektedir. Bu durum halkımızın belirli bir festival tarihini bilmekten uzak olmasını oluşturduğunu söylemek yanlış bir anlatım değildir kanaatindeyim.

Şurasını da vurgulamak isterim ki söylediğim yollardan birisiyle tespit edilen festival tarihi daimi olmalı, zaman ve süresi belediye kararıyla festival komitesi kararıyla her sene değiştirilmemelidir. Gördüğüm kadarıyla belirli yerleşimlerde yaşanan festival tarihleri süreklilik ve sabitlilik göstermektedir. Ama nedense bizim festival tarihimiz yüzer gezer seyyar bir durum arz etmektedir. Artık Bandırma festival tarihi açısından bu özellikten kurtarılmalıdır düşüncesindeyim.

Festival konusunda önemli noktalardan birisi de festival etkinliklerinin sergileneceği sahanın belirlenmesi ve bu belirlenmede çevrenin fiziki, sosyal, içtimai yapısına da dikkat edilmesinin gerekliliğidir. Şehrimizde kutlanılan festivalin adı Uluslar arası Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivali olmasına karşılık isimde Kuşcenneti’nin ağırlığı olmasına karşılık festival etkinliğinde Kuşcennet’i Milli Parkı’nın hiç bir zaman ağırlık teşkil etmemesi, etkinliklerde Kuşcenneti Milli Parkı’na fazla yer verilmemesi dikkat çekicidir. Şurası gerçektir ki bu festival etkinliklerinde ağırlık Cumhuriyet Meydanı ve çevresinden ibarettir. Ama bu festival etkinliklerine, bu mekanın tahsisinde bu meydandaki anıt ve şehitliğe nedense gerekli önem ve itina gösterilmemektedir. Bu festivalin kültürel ağırlığını oluşturduğunu gördüğümüz sanatçı konserlerinin, müzik sahnelerinin hemen bu meydanın en önemli noktasını oluşturan Şehitler Anıtı yanında veya yakınında kurulduğunu görmekteyiz. Oysa festivallerde veyahut müzik şölenlerinde meydanın bu noktasının sahne olarak tercih edilmesi, seçilmesi hatalı bir uygulamadır. Çünkü bu noktanın bariz görüntüsünü oluşturan Şehitler Anıtı sadece bir Şehitler Anıtı’ndan ibaret olmayıp aynı anıtın bulunduğu yer bir toplu şehit mezarı bir nevi şehitlik özelliğinde olan bir yerdir. Hemen hatırlatmak isterim ki Bandırma’nın kurtuluşunu getiren eski adıyla Delikli bayır, yeni adıyla Ayyıldız tepe yahut bir başka tanıtımla Bandırma’nın kurtuluş anıtının bulunduğu tepe de gerçekleştirilen savaşta Bandırma’yı kurtarmak uğruna hayatlarını kaybeden şehitlerimiz bugün toplu olarak subayıyla, eriyle anıtın altında gömülü olarak yatmaktadırlar. 80 kusur şehidimiz burada yatmakta, ilk gömüldükleri yer olan Suat Çiftliğindeki mezarlarından alınan Kurtuluş şehitlerinin kemikleri bu anıtın altında gömülü bulunmaktadırlar. Bu yüzden bu anıt aynı zamanda Kurtuluş şehitlerinin gömülü bulunduğu bir şehitlik özelliğini taşımaktadır. Gerek festival konserlerinin gerek sair zamanlardaki sanatçı konserlerinin gerçekleşeceği sahneler bu anıt yanına kurulan sahnelerde yapılmamalıdır. Buna dikkat edilmelidir. Aksi uygulamalar bence burada yatan kurtuluş şehitlerine saygısızlık oluşturacak, hakaret oluşturacak durum ve icraatlar meydana getirecektir kanaatindeyim. Bu yüzdendir ki bu meydanın kutlama alanı olmaktan çıkarılması bence yerinde bir icraat olacaktır. Bu nedenledir ki bu tür konserler için festival komitesinin yeni alanlar seçmesi tespit etmesi gerekir kanaatindeyim. Bence ille de Cumhuriyet Meydanı sahasına yakın yerler tercih edilecekse Cumhuriyet Meydanı’nın denize yakın alt sahası tercih edilmesi sahne şehitler anıtına yakın değil, aşağıda havuzun yer aldığı meydanın denize yakın kısmında sahne kurulmalıdır. Hatta bugün belediyemizin elinde bulunan, bugün illerin ürünlerinin satıldığı pazar uygulaması gerçekleştirilen eski tekel binalarından kalan sahanın da kullanılması pekala mümkündür. Sözün kısası etkinliklerin gerçekleştirileceği mekanın da önceden tespit edilmesi bu mekanların ulusal açıdan, dinsel açıdan, geleneksel açıdan kaidelerin, kanaatleri, düşünceleri zedeleyecek özellikler içeren mekanlar olmamasına dikkat edilmesi yerinde olur düşüncesindeyim. Sözün kısası kabaca belirlediğim bu iki eksikliğin belediye yönetimi ve festival komitesince göz önünde bulundurulur, mutlaka giderilmesi gerekmektedir kanaatindeyim. Umarım göz önünde bulundurulup giderilir.