Yukarıda Belirttiğim Gibi Fatih Sultan Mehmet ile Çandarlı Arasındaki Bu Ters Düşme Fatih Sultan Mehmet 2. Murattan Sonra Tahta Geçtiğinde De Sürmüştür. Sonuç Olarak Bu Ters Düşme Çandarlının Fatih Sultan Mehmet Tarafından İstanbulFethini Müteakip Öldürülmesiyle Bitmiştir. Çandarlı Ve Ailesi Türk Kökenlidir. Öz Ve Öz Türk’tür. Üstelik Bu Aile Peş peşe Vezirler Yetiştirmiş Sadrazamlık Konusunda Hanedanlarmışssss Bir Ailedir. Osmanlı Hanedanının Yanında Adeta Bir Vezir Yetiştiren Çandarlı Hanedanı Oluşmuş Düşünceme Gore Bu Durum Geleceğin Osmanlı İmparatorluğunu Tek Başına Kendisine Ve Hanedanına Tahsis Etmeyi Düşünen Fatih Sultan Mehmet Çandarlı Halil Paşayı Öldürttüğü Gibi Bu Sülaleyi De Çökertmiştir. Fatih Sultan Mehmet Kendisi Tahtından Ettiğine Inandığı Çandarlıdan O Kadar Nefret Etmiştir Ki Bence Haksız Iftiralarla Öldürttüğü Çandarlının Şahsına Duyduğu Nefreti Onun Türk Olması Nedeniyle Öz Ve Öz Türk Devlet Adamlarına Da Duymaya Başlamış Bu Yüzden Hayatı Boyunca Türk Kökenli Devlet Adamlarına Yönetiminde Görev Vermemeye Onları Ön Plana Çıkarmamaya Yöneldiğini Görmekteyiz Yine Şahse Düşünceme Göre Bu Yüzden Olsa Gerektir Ki Baş Vezirlerini Yani Sadrazamlarını Çoğunlukladevşirme kökenlilerden dönmelerden tespit etmiş onlardan görevlendirmiştirBunun bir istisnası olarak Karamani mehmet paşayı söyleyebiliriz düşüncesindeyim ama Fatihin etrafında devşirme devlet adamları o kadar çoğalmıştır ki bu değerli Türk devlet adamı Fatihin ölümünü saklaması dolayısıyla devşirme kökenli devlet adamlarının kışkırttığı isyan eden askerlere şehit ettirilmiştir. Devşirmeleri ön plana çıkardığı için Fatih Sultan Mehmet Osmanlı yönetiminde sonuna kadar sürecek yönetimde devşirmelerin kaba tarifle dönmelerin etkinliğini başlatan kişidir demek kanaatımca yanlış olmayacaktır. Fatih sultan mehmet babası 2. Murat ın vefatına mütakıp tahta oturduktan sonra kardeşlerini katlettirmeyi gerçekleştirmiş bununla kalmamış babasının haremdeki eşlerini bile saraydan uzaklaştırmak için elinden geleni yapmıştır. Öyle ki dile getirilen bazı bilgilere göre babasının dul eşlerinden bazılarını sevdiği devlet adamlarıyla evlendirme yoluna bile gidebilmiştir. Babasının sırp prensi eşini Sırbistan a göndermiş onun bir manastıra rahibe olmasını da hoş karşılamıştır. Fatih sultan mehmet tahta oturduğunda kendisine en büyük ideal olarak babasının da ideali olan istanbul fethini seçen Fatih sultan mehmet bütün gücünü bu hedefine ulaşmak için kullanmaya yönelmiştir. Bugün kü tarihçilerin ve geçmişte ki bazı tarihçilerin ifadesine göre Fatih sultan mehmeti ve ondan önceki Osmanlı sultanlarını Abbasi ve emevi halifelerini İstanbul fethine teşvik eden peygamberimizin bu konuda söylediği hadistir. Farklı söylemlere konu olan bu hadisin özü İstanbulu feth eden asker ve komutanının ne güzel komutan ne güzel asker olduğu şeklindeki peygamberimize has ifadedir. Ancak şunu belirtmek isterim ki peygamberimize mal edilen bu sözle kastedilen fethi İstanbulun bizans edilen alınmasımıdır. Yoksa islamlar tarafından feth edilmesimidir. Bu konuda açıklık yoktur. Çünkü hadis ifadesi içerisinde asker ve komutan kelimeleri din mensupluğu ortaya koymayıp genelik vurgulayan kelime durumundadırlar. Hal böyle olunca istanbulun 4. Haçlı seferleri sırasında haclılar tarafından bizans elinden alınması pekala istanbulun fethi kabul edilebilecek bir icraattir. Latinler bu feth ile bizansı yıkmış istanbulu ele geçirip bir latin imparatorluğu kurmuşlardır. Peygamberin olduğu söylenen hadiste ki ifadeyi düşünürsek İstanbul fatihten önce latinler tarafından feth edilmiştir. Latinlerin İstanbulu feth etmesi ve bizans kuvvetlerinin yani iznik imparatorluğu kuvvetlerinin latin imparatorluğunu yıkan istanbulu tekrar ele geçirmesi olaylarıda istanbulu feth demek olacağından hz. Muhammedin hadisinde belirttiği ifade acaba bu iki fehti gerçekleştiren komutan ve askerler için de geçerlimidir. Hadis islam fethinden bahsetmeyip sadece fetihten bahsettiğine göre insanın kafasında hadisin bu fatihler içinde söz konusu olup olmadığı sorularını uyandırmaktadır. Eğer bu hadis onlar için de geçerli ise fathin istanbulu feht etmekle kendisinin ve askerinin istanbulu feht eden hakkında ki övgüsüne mahsar olması oldukça zordur. Çünkü yukarıda belirttiğim fetihler dolayısıyla ona has olmahtan çıkmıştır. Kaldı ki fatihin fethi dolayısıyla peygamberin övgüsüne has komutan olup askerinin de peygamber övgüsüne nail asker olduğunu kabul etsek bile fatihin istanbul kuşatmasında ki askerinin yapısıda kafamızı karıştaracak mahiyettedir. Çünkü fatihin isstanbulu kuşatan ordusu içerisinde sırplar, bulgarlar gibi balkan hristiyan tebanın oluşturduğu hiristiyan birlikleri hatta hiristiyan avrupada katılan başta almanlardan olmak üzere hiristiyan ücretli askerlerde mevcuttur. Bunlarda fethi işlemine katılmış fethi yolunda çaba sarfetmiş kan dökmüş can vermişleridir. Bu askerin hadis kapsamına yani bu hristiyan unsurlarınıda hadis kapsamına dahil olup olmayıcağı kafaları karıştıracak bir durum oluşturmaktadır. Fatih tahta oturduktan sonra babasınında arzusu olan istanbul fethi konusunda ki çalışmalara hız vermiştir. Fatihin babası 2. Murat istanbul fetihne o kadar önem vermiştir ki bu yönde teşebbüslere yöneldiğinde hristiyan avrupanın tehditleri ve saldırıları nedeniyle başarı getirecek icraatler gerçekleştirememiştir. Ama rivayetlere göre onu başarısızlıkları değil hacı bayram velinin sözleri olmuştur. Rivayetlere göre 2. Murat ahi tarikatıyla yakın temas olan padişahtır. Ve ahi olan hacı bayram veliye istanbulun fethinin kendine nasip olup olmayacağını sormuştur oda verdiği cevapta sultanım istanbulu feth etmek bu feth görmek sanada banada nasip değildir. Bu feht görmek beşikte ki şu bebe ile bizim köseye nasiptir demiştir. Beşikte ki bebe ile kastedilen Fatih sultan mehmet köse kelimesi ile dile getirilen fatihin hocası olarak ünlenecek muridi ak şemsettindir . yine rivayetlere göre 2. Muratı kendi salığında Fatih sultan mehmeti iki defa tahtta oturmaya yönelten sebep fatih sultan mehmet tarafından yapılması haber verilen istanbul fethini sağlığında görmek arzusudur. Fatih sultan mehmet istanbulu feth etmeye yönelirken bence daha büyük idealler peşindedir. Onu istanbul fethine zorlayan ideali katolig ve ortodoks hiristiyanların dini merkezlerini ve dini liderlerini yahudilerin ve islamların dini merkezlerini ve liderlerini kendi buyruğu altında birleştirmek düşüncesidir. Kanaatındayım zaten sağlığında yapdtığı icraat ve fehtlere baktığımızda bunu gösterecekler işaretler mevcuttur. Çünkü fatih istanbul fehtindden sonra otrando seferini başlatmış italyayı feth edip roma ve papalığı kendi hakimiyeti altına alma çalışmalarını ilk adımını atmıştır. Aynı fatih nemlüklülerle hicaz su yolları meselesini yaşamış yaşamış ve onlarla ters düşmüştür. Üstelik öldüğünde çıkmayı düşündüğü çıkmak için ordu hazırladığı seferi mısır seferi üzerine olması ihtimalinden söz eden tarihçiler ve tarihi kaynaklar mevcuttur. Yahudilerin ispanyadan oğlu 2. Beyazıt ketirilip balkanlara yerleştirilmesi de bir oranda fatihin bütün dini liderleri din temsilcilerini kendi hakimiyeti altın da toplama düşüncesinin oğlu tarafından da devam ettirilmesi kabul edilebilir. Fatihin bütün dini cemaatlerin bir arada kendi yönetiminde birleştirmesi düşüncesi olduğu konusuna bir delil de ermeniler başta olmak üzere diğer az mensuplu hiristiyan dini temsilcilerinin patriklerinin istanbulda toplanmasıdır. Hele hele bunun en açık örneği yıktığı bizansın dini liderliği patrikliği ortadan kaldırmayıp kendi yönetim teşkilatına monte etmesidir. Fatih sultan mehmet istanbul fethi konusunda hazırlıklar yaparken bugün öğündüğümüz tarihi eserler olarak karşımıza çıkan bazı askeri yapılarda meydana getirmiş hatta kendinden önce yaptırılanları yeniliyerek bugüne ulaşalarını sağlamıştır. Yaptırdığı rumeli hisarı ve tamir ettirdiği anadolu hisarı çanakkale boğazının kıyılarında ki bazı kaleler hep bu tarzda yapılar olup Fatih sultan mehmetin eserleridir. Yahud tamir ettirdiği eserlerdir. Fatih sultan mehmet istanbul fethi için hazırladığı 300 parçalık donanma ile daha sonra ki yükselme devri yıllarında dünyanın 1. Deniz gücü haline gelecek turgut reisleri barbarosları uluç ali reisleri piri reisleri çıkaracak türk denizciliğinin temellerini atmıştır. İstanbul fehti için yaptığı döktürdüğü toplarla türk topçuluğunun temellerini attığı gibi toplar ve tüfeklerle donatılması nedeniyle kazanılacak yükselme devri zaferlerinin ateşli silah üstünlüğünü osmanlı ordusuna kazandırmayı başlatan kişi olmuştur.