14 Şubat Sevgililer Günü Uygulamasını Anlayabilmek

Her sene şubat ayının 14'ünde dünya kamuoyu ile birlikte Türk toplumu olarak bizler de Dünya Sevgililer Günü'nü kutlar ve idrak ederiz. Her ne kadar dünya milletleri kadar genel mahiyette kabul ve kutlama görmese de yine de ülkemizde bir rant yaratacak kadar, bir sektör oluşturabilecek kadar etkili olan bir kutlama söz konusudur. Gerçi kırsal kesimimizde hatta şehir ve kasabalarımızın kırsal kökenli ve dini taassubun tarikatçılık, cemaatçilik gibi oluşumların etki sahasında bu tür günlerin kutlamasında özellikle 14 Şubat Sevgililer Günü'nün kutlanmasında etkin faaliyetler görmek, kutlamalar görmek zor olsa da toplumumuz bu kutlama gününü geniş mahiyette olmasa da kabul göstermiş kutlamalara icraatları arasında yer vermiş ve yer vermekte olan bir toplumdur demek mümkündür. Gerçi bu 14 Şubat Sevgililer Günü kutlaması Hristiyan kökenli, kilise kökenli bir kutlama uygulamasına dayansa da bizim gibi Müslüman kitlesi geniş olan adeta İslam ülkesi diyebileceğimiz bir ülkede de kabul ve kutlama bulmuş özellikle gençlik kesiminde adeta yerleşmiş bir kutlama görünümü arz etmektedir.

Bugünün kutlamasında aslında bugün toplumumuzun değerlendirdiği gibi kadın erkek arasındaki sevgiyi esas alan bir gün olmasına karşılık bizdeki uygulamada ağırlıklı olarak eşlerin veya sevgililerin birbiriyle hediyeleştiği bir görünüm arz eder duruma gelmiştir. Bu kutlamanın esasını hediyeleşme teşkil ettiğinden bu kutlama günü ile ilgili bir rant oluşumundan, bir sektör oluşumundan da söz etmek pekala mümkündür düşüncesindeyim. Şöyle ki 14 Şubat Sevgililer Günü'nü kutlayacak kişiler kendi gelirleri olmasa bile ebeveynlerinden temin ettikleri parasal imkânlarla kendilerine sevgili kabul ettikleri kişilere özellikle karşı cinsten bireylere hediyeler almayı gerçekleştirmekte, bu sebeple de onların ihtiyaçlarına, onların arzlarına cevap verecek hediyeleri oluşturan bir sektörde doğmakta, bu sektörde çalışanlar için 14 Şubat Sevgililer Günü ve bugün için hazırladıkları hediyelik eşyalar rant oluşturmakta böylece 14 Şubat Sevgililer Günü bir rant doğuran gün durumuna gelmektedir.

Bu Sevgililer Günü sadece bireyler arasında değil kitleler ve toplumlar hatta dinler arasında sevgi geliştirip görüntüleyebilecek bir gün haline dönüştürülmesi gerektiğini düşünmekteyim. Bence 14 Şubat Sevgililer Günü sadece karşı cinsten sevgililerin hediyeleşerek birbirinin Sevgililer Günü'nü kutlaması şeklindeki uygulamanın daha genişletilerek karşı cins sevgisi yerine bireysel veya toplumsal olarak farklı tür sevgilerin hediyeleşerek kutlandığı bir gün haline getirilmesi şarttır.

Sözün kısası 14 Şubat Sevgililer Günü her türlü bireyin veya toplumun birbirine sevgisini dile getirebileceği, görüntüleyebileceği bir gün olmalıdır düşüncesindeyim. Sevgililer Günü'nün bu hale dönüştürülmesi ümidi ile bugünü kutlayan herkesin Sevgililer Günü'nü kutlar, toplumların ve toplumu oluşturan kesimlerin kavgadan, dövüşten, huzursuzluktan uzak günler yaşamasını temenni ederim.

Şunu da vurgulamak isterim ki her geçen gün ülkemizde artan tarikat ve cemaat gruplarının bugüne, bugünün kutlanmasına karşı olduklarını pekala söyleyebiliriz diye düşünmekteyim. Bu grupların yanında ülkemizdeki feodal yapının kalıntıları olan aşiret sistemi uygulamalarının kendi arasındaki katı kuralları nedeniyle 14 Şubat Sevgililer Günü gibi kutlamaya ters baktıklarını da söylememiz yerinde olacaktır düşüncesindeyim aslında belirtmek isterim ki dar kapsamlı uygulama anlayışıyla sevgililer günündeki gerçekleştirilen seremonilerin, hediyeleşmenin toplumda insan sevgisini hatta tabiat ve hayvan sevgisini de geliştirme açısından faydalı olabilecek bir uygulama olduğunu düşünmenin de yerinde olacağı görüşündeyim. Ne var ki farklı anlayışlara göre Batı Avrupa veyahut onun toplum anlayışını, toplum düzenini uygulayan ülkeler ve toplumlar açısından dünya sevgililer gününün uygulanması oldukça zordur. Bizim toplumumuzda dahil olmak üzere kadın erkek ayrımının olduğu çevremizde yaşayan canlıların canlı olduğunu unutup katliama tabi tutulduğu tabiat güzelliği bulunan tabi çevrelerin tabiat sahalarının, arazilerin çıkar nedeniyle imha edildiği toplumlarda, ağaçların ve ormanın tahrip edildiği ülkeler ve toplumlarda çocuk sevgisinin unutulup çocuklara karşı davranışımızda onlara kötü davranılmasının arttığı toplumlarda sevgililer günü uygulamasının insan sevgisini tabiat ve canlı sevgisini hayvanlara ,ağaçlara ve ormana , kadınlara ve çocuklara karşı anlayışlı ve koruyucu olma özelliğini kazandırmasının neredeyse imkansız bir uygulama olacağını da düşünmek pekala mümkündür düşüncesindeyim.

Bütün bunlara rağmen dünya sevgililer günü uygulamasının ve kutlamasının toplumumuzun batı avrupa tarzı sosyal yaşamı tercih edip batının bilimsel yapısını, tekniğini örnek tercih edip uygulamaya çalışan bir toplum olmamızın doğmasına sebep olabileceğini de düşünmemizin yerinde olacağı kanaatindeyim. Kısacası Batılılaşmak, batının fikir hayatını, sosyal ve siyasal yapısını özgür ve demokratik devlet anlayışını kazanabilmek açısından da dünya sevgililer günü gibi uygulamaların benimsenip seremonilerle kutlanmasının yerinde olacağı düşünülebilir. Ancak yukarıda da belirttiğim gibi bugün etrafında oluşan rastlaşmanın bugünü fırsat bilerek toplumsal hastalıkların sergilenmesinin toplumsal açıdan zararlar getireceği de unutulmamalıdır. Bu şartlar dahilinde sevgililer günü ve benzeri özel kutlama günlerinin ülkemizde aile sevgisini, insan sevgisini, eş sevgisini, evlat sevgisini, ebeveyn sevgisini, hayvan sevgisini, tabiat ve orman sevgisini, deniz, akarsu dolayısıyla sahil sevgisini arttırabilecek bir uygulama olduğunu göz ardı etmememiz gerekir inancındayım.

Umarım bu dünya sevgililer günü ve benzeri uygulamalar toplumumuzda yeni anlayışlar olarak vatan sevgisini, toplum sevgisini arttırır, erkeklerin oluşturduğu kitleleri ve erkek bireylerin kadınlara ve çocuklara karşı anlayışlı ve hoşgörülü olmasını, onları korumasını, onlara da sosyal yaşam içerisinde söz sahibi olmasını da geliştirir. Dolayısıyla toplumumuzda çok sık görülmeye başlayan kadınların ve çocukların istismar edilmesi, katledilmesi gibi icraatların da ortadan kalkmasını getirir. Bütün bunlardan sonra idari açıdan, yargı uygulamaları açısından, sosyal yaşam açısından toplum bireylerinin siyasal davranışlar ve uygulamalar açısından toplumu oluşturan bireylerin birbirlerine karşı daha anlayışlı, daha özverili, karşı tarafı daha detaylı anlayabilecek, dinleyebilecek bir toplum gerçekleştirilmesi söz konusu olur. Dünya sevgililer günü uygulamasını kabul edip uygulamaya çalışan bireylerimizin yanında bu uygulamaya karşı olanların da dünya sevgililer günü kutlu olsun. Toplum yaşayışımızda daha güzel daha huzurlu günler geleceğimizi oluştursun.