Uyanıp kaçamadılar, Kuş olup uçamadılar, açıldı kuyular kimse inemez,
Erzincan beygiri rahvandır ama
Ölüler ata binemez.
Yan yana sırt üstü yatan ölüler…
Kesemden verecek şeyim yok, ancak
Yüreğimden verebilirim!”
Nazım HİKMET
7 Mayıs 1930 Hakkari
7,6 şiddetinde olan depremde, 80 yerleşim birimi ve köyler yıkıldı, 2514 vatandaşımız yaşamını yitirdi, 3000 bina hasar gördü.
27 Aralık 1939 Erzincan
Deprem 7,9 şiddetinde 50 saniye sürdü. Depremde yaklaşık 33 bin kişi hayatını kaybetti, 100 bin kişi yaralandı, 116 binden fazla bina yıkıldı, deprem 20. yüzyılda yaşanan en büyük deprem olarak kayıtlara geçti.
20 Aralık 1942 Tokat Erbaa
7 büyüklüğündeki depremde 3 bin kişi öldü, 32 bin bina hasar gördü.
27 Kasım 1943 Samsun’un Ladik
7,2 şiddetinde olan depremde 4 bin kişi yaşamını yitirdi, 4 bin bina hasar gördü.
18 Mart 1953 Çanakkale-Yenice
265 kişi hayatını kaybetti, 6750 bina hasar gördü.
25 Nisan 1900 59 57 Muğla Fethiye
7,1 şiddetinde 67 canımız gitti. Saat 04.25 te olan bu depremde 3200 bina hasar gördü, bu binaların yüzde 95’i yıkıldı.
26 Mayıs 1957 Bolu Abant
7,1 şiddetinde gündüz oldu, 52 kişi yaşamını kaybetti, 5200 bina hasar gördü.
6 Ekim 1964 Balıkesir-Manyas
Yedi büyüklüğündeki depremde 23 kişi öldü, 5 bin 398 binada hasar görüldü.
28 Mart 1970 Kütahya-Gediz
7,2 şiddetinde, 1086 kişi öldü, 1260 kişi yaralandı, 20 bin bina hasar gördü veya yıkıldı.
24 Kasım Van-Muradiye, yıl 1976
7,5 şiddetinde, 3840 can kaybı.
17 Ağustos 1999 Gölcük
7,4 şiddetinde, 18.378 kişi öldü, 25 bin kişi yaralandı. 45 saniye sürdü. Kocaeli, Gölcük, Düzce, Sakarya, Yalova’da büyük can ve mal kayıpları yaşandı.
12 Kasım 1999 Düzce
Gölcük depreminden 87 gün sonra, Düzce merkezli ve 7,2 şiddetindeki depremde 845 kişi öldü, 4948 kişi yaralandı, binlerce kişi evsiz kaldı.
23 Ekim 2011 Van, saat 13.41
604 kişi öldü, 4152 kişi yaralandı.
Ve 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş-Pazarcık
7,7 ve 7,6 şiddetinde oldu. Kahramanmaraş’ın yanı sıra Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Hatay, Osmaniye, Kilis, Malatya ve Elazığ… 13,5 milyon nüfusun yaşadığı bu haritada maalesef, bu yazıyı yazdığım süre içinde, 42.156 canımızı yitirdik, 114,834 kişi yaralandı. Saydığım şehirler harabeye döndü.
Bu yıllara göre bu bilgi demeyeyim de can ve mal kayıplarına uğradığımız, bu felaket haberleri niye aktardım? Evet, asıl soru bu. Yanıtı da gayet basit. Bina yapımlarında rant ve bilim dışı davranışlar.
Ve ne yazık ki 93 yılda 15 kez deprem felaketi yaşamışık, yine ders almamış, binlerce can ve mal kaybı için sadece konuşmuşuz… Ne zaman aklımız başımıza gelecek, bilemiyorum…
Evet, Nazım’ın dediği gibi;
“Yan yana sırt sırta yatan ölüler…”
Yazar olarak başka ne diyebilirim ki?