güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

ULUSAL DEVLETİMİZ İÇİN BİRİNCİ TEHLİKE ÜMMETÇİLİKTİR

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Değerli okurlarım, uzun süren bir dizi yazının ardından, ülkemiz için önemli bir tehlike arz eden bir zihniyete bir anlayışa, dikkat çekmek istemekteyim. Henüz bitirdiğimiz yazıya konu olan Suriye devletinin, bugün ki duruma düşürülmesin de uluslar arası mihrakların Avrupa birliği ABD ve Rusya federasyonu gibi devletlerin etkisi kadar, bugün değinmek istediğim zihniyetin de etkisi büyük olmuştur, kanaatindeyim. 

Şunu vurgulamak isterim ki uluslararası güçlerin büyük devletlerin çıkar sahası olarak gördükleri ve hakkın da plan ve projeler yaptıkları Ortadoğu topraklarının, bir parçası da üzerin de devletimizin kurulu bulunduğu Anadolu yarımadası oluşturmaktadır. Bu nedenle siyasi alan da medya da dillendirildiği gibi Suriye, ırak toprakları gibi, devletleri gibi ülkemizin de hedef tahtasına koyulacağını hiç değilse hedef noktası oluşturacağını, düşünmekteyim.

Bu durumun oluşabilmesi için ülkemiz halkının, ulusal bağlarının millet şuurunun ortadan kaldırılmasının, çalışmalarının başlatılacağını düşünmekteyim.  Bir milletin ulusal bağlarının koparılmasının millet şuurunun dağıtılması, bitirilmesi için kullanılabilecek, millet şuuruna zarar verebilecek iki anlayış vardır. Bunlardan birincisi, milleti oluşturan alt kültür gruplarının her birine ayrı ayrı millet oldukları fikrinin pompalanıp alt kültür gruplarının dahil oldukları, ana millete karşı millete düşman hale getirip karşı milliyetçilik anlayış ve düşüncesi ile ana millete saldırtmak, göstermelik bir kurtuluş savaşına sokarak devleti bu yolla parçalayıp, ulusallık özelliğini ortadan kaldırmaktır. Yani genel mahiyette anlatmak gerekirse, ulusal güçler açısından böl, parçala yönet uygulamasını yürütmeye koymaktır.

Bu böl parçala yönet zihniyetini etnik açıdan, uygulamak kadar yaygın olmasa da bazen milleti oluşturan ekonomik açıdan sınıflara ayırıp, sınıfları birbiri ile çatıştırarak, çarpıştırarak uygulamalar yapıldığını görmek de mümkündür. Bu tür uygulamalarda alt sınıflarla yani fakirlerle, üst sınıfları yani zenginleri karşı karşıya getirip iç huzursuzluklar çatışmalar yaratmak, uygulaması daha ziyade görülen bir durumdur. Ülkemiz açısından, milli şuurumuzu ortadan kaldırmak, milli bütünlüğümüzü yok etmek amacıyla gerek etnik gerek ekonomik açıdan, bölüp parçalama çalışmaları oldukça zordur. Çünkü Türk Cumhuriyeti, ekonomik sınıflara imkan veren bir yapıda değildir. Devletimizin sınıflara dayalı yönetim anlayışı kuruluşundan bugüne uygumla bulmuş bir durum değildir.

Etnik kökene dayanarak bölünmelere de ülkemiz de herhangi bir etnik kökenin grubun ağırlıklı olarak yaşadığı bir toprak parçası söz konusu olmadığından her yer de her zaman her kökene mensup kişiler bulunduğundan ülkemizin yapısı toprağa dayalı etnik bölünmelere de müsait değildir. Belki bunun bir istisnası ülkemizin doğu kesimin de Kürt alt kültür grubunun yoğun yaşadığı yerlerden, söz etme imkanı olsa bile onlar da yoğun yaşadıkları yerler de kitlesel çoğunluğu oluşturacak durum da değiller. Bu yüzdendir ki ülkemizi milletimizi tehdit edebilecek ulusal birlik ve beraberliğimizi milliyet şuurumuzu ortadan kaldırabilecek en önemli tehlike ümmetçilik zihniyetinin uygulamaya konulup ülke yönetimin de işlerlik kazandırılmasının oluşturacağı kanaatindeyim.

Çünkü milletimiz tarih akışı içerisin de ne zaman milli şuurunu unutup ümmetçilik şuuruna yönelmişse yani halkımız kimliğini milliyetine göre değil dinine göre kabul edip dile getirmeyi ortaya koymuşsa kısa zaman da devleti parçalanmış yavaş yavaş ufalarak ortadan kalkmıştır. En geçerli örneğini Osmanlı imparatorluğunda görmemiz daha kolaydır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.