SEÇİM SİSTEMİ

            Dar bölge seçim sistemi ile ilgili olarak yapılan tartışmalar belli ki AKP’nin 2019 seçimlerinde risk almaması olarak yorumlanabilir. Zira bu seçim sistemine göre Türkiye 550 seçim bölgesine bölünüyor ve o bölgede en çok oyu alan aday milletvekili oluyor.

            Dar bölge sisteminde baraj konusu tarihe karışıyor. Bu sistem tartışmalarının 2014 yılından beri hale gündemden düşmemesinin nedeni 1950’li yıllarda uygulanan çoğunluk sisteminin hayata geçirilebilir düşüncesidir.

            Seçim bölgelerinde şansının olmadığını gören partilerin ittifak konusunun gündeme geleceği, parasal güç kullanma olasılığı, etnik köken gibi unsurların öne çıkabileceği düşünüldüğünde bu sistemin sakıncaları olarak görülmektedir. Ayrıca, seçmen sayısının azlığı nedeniyle bölgeler arasında seçmen nakli bir başka sorun olarak görülmektedir.

            Dar bölge sisteminde geçen seçimlerde partilerin aldığı oy oranına göre yapılan açıklamalara baktığımızda AKP, CHP ve HDP’de milletvekili sayısı artıyor, MHP ise kaybeden taraf oluyor. Yeni kurulan “İYİ PARTİ” yi de bu sisteme dahil ettiğimizde, MHP’nin milletvekili çıkaramama tehlikesi ile karşılaşacağı düşünülmektedir.

            Bugünlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin AKP Lideri gibi davranması, belki de 2019 seçimlerinde ister şimdiki sistemin ister dar bölge sisteminin uygulanması halinde, yok olacağının işaretlerini taşımaktadır.

            Dar bölge sisteminin başka bir özelliği de yerel dinamiklerin ortaya çıkması yani partiden çok adayların ön plana çıkma özelliğini taşımasıdır.

            Bir başka konu da bu sistemin uygulanması için Anayasa değişikliği olması göz önüne alındığında, böyle bir sistemin uygulanma ihtimalinin zayıf olmasıdır.

            Yalnız KHK yetkisinin halen Cumhurbaşkanı’nda olması nedeniyle KHK ile seçim sistemlerinin hangisinin uygulanacağının kararının alınıp alınamayacağı da kafalarda soru işaretidir.

            Günlük değişimlerin yaşandığı bir ülke olduğumuza göre diğer konularda olduğu gibi seçim sistemleri konusunda  da nasıl değişikliklere gidileceği konusunda sağlıklı yorum yapma olasılığımızın olmadığının bilinmesinde fayda var diye düşünüyorum.