KISSADAN HİSSE

             Hikaye bu ya bir zamanlar belirli yerlere gelmiş siyasilerin bazıları koltuk sevdasından vazgeçmiyorlar. Zaman zaman bu siyasi hırsın, hastalığın ne olduğunu merak ede duralım, işte bu tip siyasilerden biri hakkın rahmetine kavuşmuş.

            Bizim bu siyasinin ölümünün üstünden bir ay falan geçmiş ki Azrail bu siyasi ile birlikte dünyaya dönmüş, “Hayrola Sayın Azrail? Bir durum mu var? Diye sormuşlar. Azrail bizim siyasiyi öne doğru ittikten sonra, “Yaa ben bunun canını aldığıma bin pişman oldum! Bu geldikten sonra ahrette herkes seçim, sandık, parti, muhalefet, başkan, milletvekili gibi laflar etmeye başladı. Hani bıraksam seçimle Allah’ı bırakmaya kadar götürecek, iyisi mi alın sizin olsun!”

            Kıssadan hisse.

            Siyasetin en yüksek makamlarına kadar yükselmiş, sonrasında şöyle veya böyle kazandıkları koltukları kaybetmiş olsalar da bir türlü sade vatandaşlığa dönemeyip kendilerini hala o makamlarda kabul ederek ortalıkta dolaşan siyasilere ithaf olunur.

***

            Cumhurbaşkanımız bir gün televizyon kanallarında, “Benim güzel vatandaşlarım, yarın yine bu saatte mutlaka televizyonlarınızın başında olun. Çünkü çok önemli bir açıklama yapacağım” demiş. Vatandaşlar, “Acaba ne söyleyecek” diye meraklanırken bazıları başlamış yorum yapmaya:

• Libya’ya asker gönderecek!
• Suriyelileri geri gönderecek!
• Asgari ücreti arttıracak!

Böyle konuşmalar sürüp gitmiş ve nihayet ertesi günün haber saati gelmiş. Bütün

vatandaşlar ekranda Cumhurbaşkanının ne diyeceğini beklemeye başlamış. Az sonra ekranlarda Cumhurbaşkanı görülmüş: “Sayın vatandaşlarım. Artık hiçbir şeye zam yapmayacağım. Çünkü zam yapa yapa ne yazık ki elimizde zam kalmadı. Bu nedenle artık zam mam yok!”

            Herkes bu habere sevinmiş. Aradan 5- 10 dakika geçmiş ki ekranın alt köşesinden bir yazı geçmiş, “Bundan sonra emeklilerin alacağı gözlüklerde devlet katkı payı kaldırılmıştır.”

            ***

Benim uydurmadan kıssadan hissem de bu kadar olur.