BOKSÖR

Boks maçında dayak yiyen boksöre ilk raunt bittiğinde antrenörü:

“Aferin evladım çok iyi gidiyorsun. Rakibini iyi dövdün, devam et” der.

İkinci raunt başlamış, değişen bir şey yok. Bizim boksör dayak yemeye devam ediyor.

Bir gözü morarmış, neredeyse nakavt olacak, neyse raunt bitişçanı bizimkini kurtarıyor.

Köşesine zor bela gelebilen boksörümüze antrenörü:

“Çok iyi dövdüm, bravo. Rakibini öyle dövdün ki neredeyse nakavt edecektin.” demiş.

Üçüncü, dördüncü raunt derken bizim boksör ile antrenörü arasında ayrı diyalog devam eder.

Beşinci raunttabizim boksör yerde, kesik kesik soluk almaya çalışıyor. Bu kez imdadına gongyetişiyor. Antrenörü:

“Aferin evlat çok iyi iyiydin. Perişan ettin adamı, bravo…”

“Hocam adamı iyi dövdüm değil mi?”

“Evet, evet adamı iyi dövdü…”

Hocam, madem ben bu adamı perişan ettin, peki ama biri beni dövüyor, o kim?”

***

Öykü, bilinen bir öykü. Evet, her gün fiyatlar artarken, her ay enflasyon artarken, öykümüzü göre açıklama yapmak isterseniz, şu soruyu sormaz mısınız?

“Enflasyona emeklimizi ezdirmedik!”diyorsunuz, pekii; emeklimizi, asgari ücretliyi döven kim? Ezdiren kim?

Esen kalın.