güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Trabzon Havalisinde Yaşayanlar Öz Ve Öz Türktür – 6

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Rumlar arasındaki genel fikre göre Türkler daha önceden kurgulanmış bir plan dâhilinde bu katliamları gerçekleştirmişti. Bu emir onlara Ermenilere yardım edenleri de ağır bir şekilde eziyet eden hükümetleri tarafından verilmişti ve onlar da sorgu sual etmeden bu fikri uygulamıştı. Denize atılan çocukların sayısının 300 civarında olduğu tahmin ediliyordu ve Türk jandarmasının ulaşması üzerine birçok Ermeni intihara teşebbüs etmişti. Aynı amaca yönelik çıkan bir başka haberde ise Trabzon’dan yaklaşık 30 km uzaklıkta bulunan Dzivitzlik/Maçka’da yaşayan Rum ve Ermenilerin buradan zorla tahliye edildikleri, başıbozuklar tarafından katliama uğradıkları, olaylardan kurtulan Rum ve Ermeni çocuklarının köle olarak tutuldukları, Rum ve Ermeni, köylerinin yağmalandığı ve bir kiliseye sığınan Rum rahibin yanarak öldüğü ifade ediliyordu.

Burada verilen haberlerin propaganda amaçlı olduğunu gösteren en önemli bulgu yine İngiliz gazetelerinde 15 Temmuz 1915 tarihinde çıkan bir haberdir. Bu habere göre, Trabzon’da bulunan Ermeniler tüm uyarılara rağmen kendilerini İç Kale’ye kapatarak, bomba ve tüfeklerle Türklere ateş açmışlardı. Ermenilerin bu hareketinden dolayı 150 Türk vatandaşı ve asker hayatını kaybetmişti. Son bir uyarı da faydasız olunca yetkililer mühimmat kullanmak zorunda kalmış ve bunun sayesinde ayaklanma durdurabilmişti. İç Kale’yi tekrar ele geçirmekse ayın 20’sine kadar sürmüştü. Farklı yerlerde çıkan ayaklanmalardan sonra devlet, daha sert tedbir almak zorunda kalmış ve bu tedbirler sadece ayaklanmaları önlemek için değil, aynı zamanda masum Ermenileri de korumak için alınmıştı. Alınan en önemli tedbir, Ermenileri devlete en çok zarar verebilecekleri yerlerden başka yerlere sürmek olmuştu. Zira asıl amaç devletin güvenliğini sağlamaktı.

Sonuç

Birinci Dünya Savaşı’nda Rusların Kafkas Cephesi’ndeki faaliyetleri, İngilizler tarafından yakından izleniyordu. İngiliz basını, müttefiki Rusya’nın Osmanlı İmparatorluğu’nu doğudan köşeye sıkıştırarak, Anadolu içlerine doğru ilerlemesini büyük bir dikkat ve memnuniyetle takip ediyordu. Özel muhabirleri aracılığıyla cepheden aldıkları raporları günü gününe neşreden İngiliz basınında, Erzurum’un işgalinin ardından Trabzon’un da Rusların denetimine gireceği belirtiliyordu. Neticede bu tahminler doğru çıkmış ve Erzurum’un işgalinden 2 ay sonra Ruslar, Trabzon’u da ele geçirmiştir.

Stratejik konumu nedeniyle Trabzon’un işgali, Birinci Dünya Savaşı’nda yaşanan en kritik gelişmelerden birini teşkil etmektedir. Bu bağlamda İngiliz basınında, Trabzon’un işgal edilmesine özel önem gösterilmiş ve bu konuda birçok haber ve yorum yayınlamıştır. Söz konusu haberlerde üç ana temanın göze çarptığını görüyoruz bunlar:

1.Karadeniz’in en önemli limanının bundan sonra Rusların eline geçtiği ve dolayısıyla Doğu Anadolu ve Mezopotamya’da artık Rus egemenliğinin kurulduğu.

2.Rusların Anadolu’daki ilerleyişi göz önüne alınırsa, yakın bir zamanda İstanbul’a ulaşacakları.

3.Trabzon işgal edilmeden önce şehirde Rum ve Ermenilere yönelik büyük bir katliam yapıldığı yönündeydi.

Genel itibarıyla bu üç konu üzerine yoğunlaşan haberler arasında özellikle Rusların Anadolu’da ilerleyişiyle ilgili zamanla farklı değerlendirmelere rastlanmaktadır. Başka bir ifadeyle, işgalden sonra ilk anda gelişmelerden memnun görünen İngilizlerin, bir süre sonra tavır değiştirerek Rusların bölgede ulaştıkları güçten rahatsız oldukları anlaşılmaktadır. Bu durum, aynı saflarda yer alan iki devletin savaş sonrasında birbirlerinin olası konum ve durumlarından şüphe duyabileceği gerçeğini ortaya koymaktadır.

Dönemin İngiliz basınında yer alan haberlerin birçoğunda Türklerin, işgalden hemen önce bölgede bulunan Ermeni ve Rumları katlettiği ifade edilmektedir. Burada şu gerçeği de belirtmek gerekir ki yirminci yüzyılın başlarında yeryüzündeki en etkili kitle iletişim aracı gazetelerdi. Bunların birey ve toplum üzerinde bıraktığı etki, dolayısıyla kamuoyu oluşturmada oynadıkları rol, hem ticari hem de siyasi sahada hemen herkesin kabul ettiği ortak bir olguydu. Basının toplumu şekillendirmede yarattığı etkiye, özellikle savaş dönemlerinde daha çok ihtiyaç duyulmuştur. Zira savaş sırasında toplumu bir arada tutmak, karşı tarafı güçsüz ve haksız göstermek için yazılı basın, başlıca propaganda aracı olarak kullanılmıştır. Bu noktadan bakıldığında Trabzon’da büyük katliamların yapıldığı yönünde çıkan haberlerin çoğunun propagandaya yönelik, işgali meşru gösterme amacı taşıdığı belirtilmelidir.” 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.