— OHRİLİ - HÜSEYİN PAŞA (? - 1622) : Birinci sadrazamlığını 9/Mart/1621 -17/Eylül/1621 tarihieri arasındadır. Aslen Arna:vud'tur. Bostancı Ocağında yetişerek Bostancı - Başı olmuş, Nasuh
Paşanın idamına memur edilerek onu, kendi odasında boğdurmuştur.
1516 da Yeniçeri Ağalığına tayin edilmiş, Kısa bir süre Rumeli Beylerbeyliğinden sonra Kubbe Veziri olmuştur. Sultan Osman'ın Lehistan Seferi sırasında,Hotin Önünde Vukua gelen savaşlar sırasında Budin
Beylerbeyi Karakaş - Mehmed Paşayı, kıskançlığı yüzünden yardım etmeyerek, onun şehadetine ve Ordunun başarısızlığa uğramasına sebep olduğu için, Bu hiyaneti yüzünden azledilmiş ise de, daha fazla
tecziye edilmeyerek yine İkinci vezirlikte bırakılmıştır.
— DİLÂVER PAŞA ( ? - 1622): 17/Eylül/1621 de Başbakanlığa tayin edilmiş, 19/Mayıs/1622 de âsiler tarafından parçalanmıştır. Ehliyetsizliği, beceriksizliği ünlü olan Dilâver Paşa Hırvat asıllıdır. Enderunda Çeşnigir - Başılıkta bulunmuş, daha sonra Diyarbakır Beylerbeyi olmuştur.
İkinci Osman vak'asında ehliyetsizliği yüzünden olayın böyle feci şekilde sonuçlanmasında hisesi olanlardandır. Olay sırasında Üsküdar'da Aziz Hüdaî Efendinin yanma sığınmış ise de, Pâdişâh tara-
fından geri çağrılarak âsilere teslim edilmiş ve parçalanmıştır.
— KARA-DAVUT PAŞA (? - 1622 İDAM: 20/Mayıs/1622 de Sadrazamlığa tayin edilmiş ve bu görevi 13/Haziran/1622 ye kadar devam etmiştir. Birinci Mustafa'nın İkinci cülûsunda Vezir-i Âzam
olmuştur. Osmanlı Tarihinin en iğrenç ve menhus bir şahsiyetidir.
SULTAN OSMAN’I BİZZAT ÖLDÜRMEKLE tarihe en kara bir leke ile geçmiştir. Boşnaktır.
Davut, azlinden kısa bir süre sonra İlâhî adalet yerini bulmuş, Sultan Osman II.'yi boğduğu Yedikule Zindanında müleves hayatına son verilmiştir.
— MERE - HÜSEYİN PAŞA ( ? - 1622-: Sadrazamlığa 13/ Haziran/1622 de tayin edilmiş, görevden 8/Temmuz/1622 de azledilmiştir. Arnavud'tur. Cahil, mağrur, zalim bir adamdır.
Saturcu - Mehmed Paşanın aşçıbaşılığından sonra Sipahî olmuş, Mısır Valiliğine tayin edilerek orada zulüm ve irtikâplariyle halkı bizar etmiştir. Pek az Türkçe öğrenebilmiştir. Ekseriya huzurundan callâ-
ad veya zindana gönderecekleri adamlar için «AL» kelimesi yerine Arnavudça «MERE» dediği için bu lâkap ile anılmıştır.
— LEFKELİ - MUSTAFA PAŞA (? - 1648): Gürcüdür. 8/Temmuz/1622 de Sadrazamlığa tayin edilmiş, 21 /Eylül/1622 de azledilmiştir. Defke'de doğmuş, çocukluğunda Enderunda alınmış, orada
yetişerek Silâhtar olmuştu. 1617 de Mısır Valiliği yapmıştır. II. Osman Tahta çıkınca azledilerek bir süre Yedikulede hapsedilmiştir. 1622 ihtilâli sonucunda Vezir-i Âzam olmuştur. Sipahilerin kendisini irtişa ile
itham etmeleri ve saraya «Biz bu veziri istemeyiz, gayetle mülâyımdır» şeklinde müracaatları üzerine azledilmiştir. Son görevi Kastamonu Valiliğidir.
— HADIM - MEHMET PAŞA [GÜRCÜ - MEHMET PAŞA] (? - 1625: 21 /Eylül/1622 de Sadrazamlığa tayin olunmuş, 5/Şubat/1623 te istifa etmiştir. Sultan Osman'ın şehit edilmesi üzerine memleketin her tarafında vukua gelen derin teessüre tercüman olarak, onun katillerinden intikam almakla şöhret kazanmıştır. De-
ğerli, tecrübeli bir vezirdir.
Birinci Ahmed devrinde Kapı Ağası, 1604 te Hâs - Odabaşılıktan Üçüncü Vezirliğe getirilmiştir. Bir ay sonrada Meser Valiliğine gönderilmiştir. 1605 te valilikten azledilerek İstanbul'a gelmiştir. Bosna
Beylerbeyliğine tayin edilmiştir. Üç defa Sadâret Kaymakamı olmuştur. Sultan Osman'ın Hotin Seferinde Otağ-ı Hümâyun ve Hazine Muhafızı idi. Dördüncü Murad devrinde de Sadrazamlık yapmıştır. Yine
bir ihtilâl esnasında âsi yeniçerilerin ısrarı ile sarayında boğduruldu. Eyübe gömüldü.
— MERE - HÜSEYİN PAŞA: İkinci defa sadrazamlığa 5/Şubat/1623 de tayin edilmiş. 30/Ağustos/1623 te de azledilmiştir.
— KEMANKEŞ-ALİ PAŞA (? - 1624 İdam): 30/Ağutos/ 1623 te Sadrâzam olmuştur. 3/Nisan/1624 te Dördüncü Murad zamanında idam edilmiştir. ,
Ispartalı bir Türktür. Sarayda yetişmiş, Diyarbakır, Bağdat ve Mısır Valiliklerinde bulunmuş ve Kubbe Vezirliği yapmıştır. Sadrâzam olur olmaz, Deli Mustafa'yı Pâdişahlıktan halletmekle memlekete en büyük iyiliği yapmıştır. Değerli, işgüzâr bir devlet adamı idi.
Yeni Pâdişâhın pek genç olması yüzünden salâhiyetli iş görmesi gururunu artırmış, rivâyete göre lüzumsuz zulümlere başlamış, rüşvet almış ve bu yüzden idam edilmiştir. Bilhassa İran Şahının hareketlerini Padişahtan saklayarak hükümdarı aldatmış olması bahanesi de idamını hazırlayan sebeplerdendir.
— ÇERKEŞ MEHMET PAŞA ( ? - 1624): 3/Nisan/1624 te Vezir-i Âzam olmuş, 23/Ocak/1625 te Tokat'da vefat etmiştir. Enderundan yetişerek silâhtarlıkla çıkmış, Şam Valisi olmuştur.
Sadrâzam olur olmaz, Bağdad'ı İranlIlardan istirdada da ve ünlü Abaza Paşayı tenkile memur oldu. Kayseri yakınında Abaza ordusunu mağlup ederek takip etmiş, Abaza'nın aman dilemesi üzerine onu
Erzrum Valiliğinde bırakmıştır. Bu isyanı bastırmakla önemli bir hizmet yapmıştır. Tokat'da ölmüş, cenazesi İstanbul'a getirilmiştir.
— HAFIZ-AHMET PAŞA (? - 1632): Birinci defa, 8/Şubat/1625 tarihinde Vezir-i Âzam olmuştur. 1/Aralık/1626 tarihinde azledilmiştir. Filibe'lidir. Babası müezzin olduğu için de «Müezzin-zâde» diye de anılır. Sesi güzeldir ve güzel şiirleri vardır. Birinci Ahmed'in kızlarından Ayşe Sultanla evlenmiştir.
H.A. Paşa, Enderundan yetişmiş, Has - Odada bulunmuş, Doğancı - Başılıktan sonra Kaptanı Deryalığa, sonra Şam Valiliği ile Van.Erzurum, Bağdat, Anadolu ve Rumeli Beylerbeyliğine tayin olunmuş-
tur.Vezir-i Âzam olduğu sırada Bağdad'ın kurtarılması için serdâr bulunuyordu. Bağdad’ı teslim alacağı sırada askerin isyanı üzerine ricate mecbur olmuş ve Sadrâzamlıktan azledilmiştir (1/12/1626).
Savaşlarda başarısı olmadığı halde dürüstlüğü ve kahramanlığı ile tanınmıştır.
— HALİL PAŞA ( ? - 1630): İkinci defa Sadrâzamlığa 1/Aralık/1626 da tayin olunmuştur. 6/Nisan/1628 de azledilmiştir. Ermeni asıllıdır.
— HÜSREV PAŞA ( ? - 1630 idam): 6/Nisan/1628 tarihinde Sadrâzam olmuştur. Enderunda yetişmiştir. Sarayda silâhtarlık Ağası sıfatiyle Abaza ve Bağdad savaşlarına katılmıştır.
Kubbe Veziri olmuş, Abaza isyanının bastırılması üzerine 6/Nisan/1628 de Sadrâzamlığa tayin edilmiştir. Pek çok cana kıymış, İnsafsızlığı, zulmü ile nefreti mucip olmuş, Bağdad muhasarasında başarılı olamadığı içi nsadâretten azledilmiştir. Kibirli, haris bir adam olan Hüsrev Paşa, bu azle tahammül edememiş, Anadolu'da ve İstanbul'da askerin isyanını teşvik ederek devletin başına mühim bir
gaile açtığı için 25/Ekim/1631 de azil ve kısa bir süre sonra idam edilmiştir.