güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Tarih Akışı İçerisinde Türk- Alman İlişkileri ve Kamen-Bandırma Dostluğu

Yazının Giriş Tarihi: 24.01.2022 00:08
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.01.2022 00:08

Bandırma'da daha fazla kalamayacaklarını anlayan ve Anadolu'dan gelen Türk Ordusunun zafer haberleriyle telaşa kapılan Yunanlılar, önceden Mamun bahçeleri diye bilinen bölgede topladıkları erkekleri ve çocukları 16 Eylül günü eski Haydarçavuş Camiine kapatmışlardır.

Camiye koydukları bombalarla masum insanları acımasızca katletmeyi planlayan işgalciler, şehri yakarak Erdek'te bekleyen gemilerle kaçmak üzere yola çıkmışlardır. Düşmanı kovalayan ordumuz bugün Ayyıldız Tepe Mahallesinin bulunduğu bölgede düşmanla savaşa başlamıştır. Burada yaşanan şiddetli çarpışmalarda, Kocaeli Grubu Kumandanlığına bağlı 61. Alay Komutanı Yarbay Vecihi Bey ve Binbaşı Süleyman Bey başta olmak üzere toplam 80’in üzerinde askerimiz şehit olmuştur.

Vatanımızın her karış toprağı gibi Bandırma'da şehit kanlarıyla sulanarak 17 Eylül 1922 tarihinde işgalden kurtarılmış, düşman yenilmiş ve zafer kazanılmıştır. Zafere müteakip yeni Türk devleti Türkiye Cumhuriyetinin vilayetlerinden birisi olan Balıkesir vilayetine bağlı bir kaza merkezi olarak hayatına devam eden Bandırma TC.’nin genel olarak yaşadığı bütün siyasi olayları yaşayarak günümüze gelmiştir.

Söz konusu kitapçıkta kısaca verilen bu genel bilgiye muhalefet ettiğimiz noktalar mevcuttur. Daha önce bu köşemizde Bandırma tarihçesini kendi fikirlerimiz ışığında yayınladığımız için detaya girmekten sarfı nazar ediyorum.

Bu iki kentin tarihçilerini karşılaştırdığımızda görürüz ki her iki kentinde kuruluş tarihi ve kurucuları hakkında kesin malumat yoktur. Bu iki kardeş kenti bulundukları yerlerde ne zaman kimler kurmuşlardır sorularına cevap vermek imkânsızdır. Çünkü ne Bandırma’yı ne Kamen’i arkeolojik buluntulara göre veya yazılı kaynaklara göre kuruluş tarihi ve kurucular açısından tespit etmek imkânsızdır. Her iki kardeş kentte de yerleşim sahasında kazı yapılmak imkânı olmadığı gibi bina hafriyatları sorucunda elde edilmiş arkeolojik veya tarihi buluntu materyal elde edilmiş değildir. Her iki kentinde ilk çağı açısından ortada isimlerinden başka her hangi bir verileri yoktur.

Bandırma’nın ilk çağdaki adı Panarmos’tan başlayıp Panderma’ya giden değişik kullanım ve telaffuzlar gösterir. Genelde tarihi çevreler Panarmas kelimesini, aka lisanıyla liman demek olduğunu söylerler. Ve bunu yaparak akılları sıra Bandırma’nın kuruluşunu İonlara, Eollere kısaca ilk çağa Yunanistan tarihinde yer alan milletlere mal etmeye çalışırlar. Oysa ben hiç de aynı görüşte değilim. Panarmos liman demek ise neden Bandırma’dan daha uygun liman şehirlerin hiç birine Panarmos adı verilmemiştir. Hemen yakınındaki limanları olan Çizikos, Arteke ( Erdek) şehirlere Panarmos denmemiş de sadece Bandırma’ya ve onunla aynı özellik taşıyan bazı sahil şehirlerine Panarmos adı verilmiştir.

Bandırma ilk çağda liman ise hangi kentin limanıdır? Ne Arteke ve Gizikoz gemilerini fırtınalardan korumak amacıyla buraya göndermişler nede buradan herhangi bir yükleme boşaltma yapmışlardır. Hatta bazı rivayetlere göre Bandırma’nın ilk kuruluş yeri denizden 10-15 kilometre içerde bir köy statüsü durumundadır. Tarihi boyunca hiçbir zaman Bandırma’da kule, kale gibi takibatlar yapılmamıştır. Haliyle tarihin hiçbir evresinde böyle teşekkürler görülememiştir. Böyle takibatların olmadığı bir limanın liman olarak kullanılması da mümkün değildir. Öyleyse Panasmos Bandırma’ya liman anlamına verilmiş bir ad değildir. Ve Yunancayla da bir ilgisi yoktur. Bence bu ad Bandırma’ya yerleşim yerinin bulunduğu sahada birçok akarsuyun denize kavuşması neticesiyle verilmiştir. Daha açık söylemek gerekirse Pınar Türkçe akarsu demektir. Ma kelimesi çoğunlukla deniz, derya, su karşılığı olarak kullanılan bir kelimedir.

Haliyle Pınarma kelimesi ise akarsuyun denize ulaştığı yer anlamına belki akarsu ağzı, akarsuyu ağzında oluşan haliç anlamına kullanılan bir kelimedir. Bandırma’nın Malta Deresi, Çamaşır Deresi, Cin Çukuru Deresi, Ağıl Dere gibi değişik akarsuların ağızlar yaparak denizlere ulaştığı nokta olduğu düşünülürse Panarmos kelimesinin çoğullaştırılmış Pınar ağızları yeri anlamına Bandırma bölgesine verilmiş Türkçe kökenli bir isim olduğu şüphesizdir. Zaten ilk çağ tarihinde Panarmos ismi verilen yerlerdeki yerleşimlerin hemen hemen tamamı akarsu ağızları, akarsu haliçleri üzerindedir. Bu nedenle ismine dayanarak Bandırma mutlaka Orta Asya kökenli, Tuğran kökenli bir başka deyişle Türk kökenli kişilerce kurulmuş bir yerleşim yeridir demek pek ayla mümkündür.

Aynı şekilde Bandırma’nın kardeş kenti Kamen’in de kurucuları kesin olarak belli değildir. Tabii ki kuruluş tarihi belli değildir. Bu kente de yerleşim yeri içerisinde kazılar yapılıp elle tutulur somut arkeolojik ve tarihsel belgeler elde edilmiş olmadığından bu kentinde ilk çağı hakkında aydınlatıcı bir durumu yoktur. Şayet bu kentinde isminden başka ilk çağına ulaştırabilecek bir kanıt olmadığını düşünürsek onun ismini de irdelediğimiz de Türkçe kökenli, Tuğran kökenli bir isim taşıdığını pek ayla söyleyebiliriz. Devam edecek…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.