Evet, kömür yakan insanlar oduna talepten vazgeçtiği için odun amacıyla ormana zarar vermekten uzaklaştırılmış olabilirlerdi. Ama biz devlet millet olarak zarar görmekten kurtulmuş oluyor muyduk? Belki ormanlarımız baltalık ormanlarımızın bir kısmı zarar görmekten kurtuluyordu. Ama millet ve devlete daha yararlı başka sahalarda fabrikalarda, ulaşımda, elektrik üretiminde kullanılması mümkün olan kömür rezervlerimiz yok olmuyor muydu? Üstelik kaçak kesimlerle zarar gören ormanlarımız dikkatle korunursa kendini yenileyebilirlerdi. Ama fakir fukaraya dağıtılmak üzere çıkarılıp sebil suyu gibi her yere serpilen ve bir daha geri dönmesi imkânsız olan kömür rezervlerimizin geri gelmesi hiçbir zaman mümkün değildi.
Halka dağıtılan hatta Türkiye Kömür İşletmelerine medyaya göre bedellerinin ödenmediği iddiaları bile söz konusu olan bu kömürlerin dağıtılmasının ormanları kırımdan koruması bence yukarıda anlattığım hikâyenin benzerinden başka bir şey değildir. Yani özrü kabahatinden büyük bir olay ortada idi. Üstelik nasıl yukarıdaki hikâyede suça mazhar olan suçu işleyeni takdir etmişse bu olayda da kanaatimce milletimizin bu suçu işleyenleri ve özür beyan edenleri aynı şekilde takdirleri söz konusu olmaktaydı. Çünkü nasıl İncili Çavuş 100 altını almışsa onlarda yaptıkları bu icraatla milletin çoğunun oylarını almaktadırlar.
Bütün bunlardan sonra şunu vurgulamak isterim ki milletçe Yıldırım Beyazıt’ın yaptığını yapmaktan vazgeçip bizi yönetenlerin, bize hizmet edenlerin yaptıkları icraatları daha iyi değerlendirmeli, yaptıkları icraatlarda suç var ise gösterdikleri bu suça ait özürlerin suçtan daha büyük olup olmadığını daha iyi değerlendirmeliyiz. Yani icraatların getirisinin götürüsünden fazla olmasına dikkat etmemiz ona göre değerlendirmemiz gerektiğini vurgulamak isterim.
Bu arada şunu da vurgulamak isterim ki bu anlatımda dile getirdiğim konuyu derinlemesine irdelediğimizde söz konusu icraatın yapılmasında gerçek amacın ormanları korumak olduğunu düşünmek herhalde yanlış olacaktır. Geçmişte yapılan bu davranışın amacı ormanlarımızı korumak olsaydı son dönemlerde görülen maden aramak amacıyla veyahut turistik saha açmak amacıyla kesilen ormanlarımızın kesilmemesi, bu sahaların orman vasfından çıkarılmaması gerekirdi düşüncesindeyim. Üstelik her fırsatta yol açmak, yerleşim yerleri oluşturmak üzere orman sahalarının seçilip gözden çıkarılmaması gerekirdi kanaatindeyim. Bu da gösterir ki yukarıda zikrettiğim uzun zamandır devam eden fakir fukaraya kömür dağıtılması şeklindeki uygulamaların amacının iktidar olmak amacıyla seçime katılacak iktidar sahiplerinin oy almak, yerlerini garantilemek için tercih ettikleri uygulamalar olduğunu gösterdiği kanaatindeyim.
Öyle ki seçimlere katılacak iktidarların bugünkü uygulamalarında doğalgaz kullanımı imkanı olmayan yerlerde kullandıkları kömür dağıtarak oy toplama işlemlerinin benzerlerini bugün daha da genişleterek bugün doğalgaz kullanmakta olan ailelere sağladıkları doğalgaz ücreti konusunda bazı muafiyetlerle devam ettirdiklerini görmekteyiz diyebilirim kanaatindeyim.
Bu konuda da şunu söylemek isterim ki bu yeni uygulamayla iktidardaki yöneticilerimizin halka sosyal yardım yaptıklarını söylemelerinin doğru olması üzerinde de tereddütler yaratacak durum arz ettiğini söyleyebiliriz kanaatimdeyim. Sözün kısası seçim amaçlı ihtiyacı olanlara hatta ihtiyacı olmayanlara bile yakıt olarak kömür dağıtılmasının yahut doğalgaz kullananlara ücret yönünde tanınan bazı muafiyetlerin bazı insanların özellikle iktidar yanlısı kişilerin bu uygulamaların ormanlarımızı imha edilmekten kurtardıkları yolundaki sözleri ve iddiaları hiçte doğru değildir görüşündeyim.
Çünkü yukarıda da belirttiğim gibi bu uygulamaları yapanlar zaten ormanlarımızın belirli sahalarda ortadan kalkmasını getiren uygulamaları gerçekleştirmeleri de onların ormanları imhadan kurtarmak amacıyla herhangi bir icraat ortaya koymaya niyetleri ve ihtiyaçları olmadığı da diyebiliriz ki açıkça görülmektedir.
Sözün kısası olarak başlangıçta naklettiğim hikâyede olduğu gibi başlayıp devam edegelen sözün ona ihtiyaçlı kimselere yakıt olarak kömür dağıtılması veya doğalgaz kullanımında tanınan muafiyetler özürü kabahatinden büyük bir icraat sayılamayacak hikayedeki incilinin aksine bir amacı, bir dileği gerçekleştirmek uğruna yapılmış davranıştan öteye geçecek bir durum arz etmeyecek bir icraattır.
Umarız yöneticilerimiz veya bu gibi icraatlarla bizi aldatıp seçimlerde kazanarak yönetici olacak siyasi kişilerin bu tür davranışları bu tür icraatları sona erecektir. Gerçekten seçim kazanmak amacıyla değil vatandaşa fayda sağlarken devlete kamuya millete zarar verecek uygulamalardan vazgeçilecektir.