SON DAKİKA
Hava Durumu

DİN ADAMLARI ŞEHİTLER HAKKINDA SÖYLEDİKLERİNİ KUR'AN AYETLERİYLE İSPATLAYABİLECEK SÖZLERLE İFADE ETMELİDİRLER

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:49

Değerli Okurlarım,

Türk milleti tarih boyunca konar göçer bir yaşamı atlı step medeniyetinin temsilciliğini üstlendiği günden itibaren sürekli hareket halinde yaşayan bir millet olmuştur. Bu nedenledir ki yeryüzünde yaşamına başladığı anavatanında sabit kalmamış, kalamamış anavatanından taşıp dünyanın çeşitli coğrafyalarında yurtlar elde etmiş, bu yeni yurtlarında yeni devletler kurup yaşam gerçekleştirmiştir. Ancak Türk milleti anayurtları dışındaki yeni yurtlarında da sabit kalamamış bu yurtları müdafaa etmek için ölüm kalım savaşları vermek zorunda kalmıştır. Bazen bu savaşlarda yurtlarını kaybedip, yurt dedikleri bu sahaları terk edip yeni başka yurtları elde etme savaşlarına atılmışlar, savaşları başarıp yepyeni yurtlar elde edebilmişlerdir. İşte Türklüğün yurt edinme, yurt savunma nedeniyle yaptığı bütün bu savaşlarda pek çok can ve kan kaybettiği muhakkaktır. Bu yüzden Türk milletinin hemen hemen yeryüzünün her sahasında ama göçler sırasında eceliyle ölmüş, ama savaşlarda ölmüş pek çok bireyi mutlaka gömülü bulunmaktadır. Diyebilirim ki yeryüzünde hiçbir millet Türkler kadar vatan elde etmek için, vatanlarını müdafaa etmek için savaşmamış, savaşlarda can kaybına uğramamıştır. Buna dayanarak Türk milletinin yeryüzünde en fazla şehit veren millet olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz düşüncesindeyim. Gerçi şehit tabiri Müslümanlara has yani İslam dinine has bir tabirdir. Ve çoğunlukla vatan müdafaası uğruna canını veren bireylere verilen bir addır.  İşte buna dayanarak İslamiyet öncesi dönemde de vatanlarının uğruna ölen Türk savaş ölülerine de bir oranda şehit olarak bakmak mümkün olabilir diye düşünmek söz konusu olabilir kanaatindeyim. Ama biz Türklerin din ve vatan müdafaası yolunda savaşlarımız şüphesiz islamiyeti kabulden sonra da devam etmiş ve şehitler vermemiz süre gelmiştir ve hala da sürmektedir. İslam dini inançlarına göre din müdafaası, vatan müdafaası yolunda ölmek yani şehit olmak dünya ve ahiret açısından en büyük mertebelerden birisidir. Bunu kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'in ayetlerinden kesin olarak çıkarmamız mümkündür. Buna ilaveten peygamberimizin sözleri olan hadislerde de şehitlik mertebesini öven, yücelten ifadeler yer almaktadır.  Bu Allah kelamları ve peygamber sözleri İslam bireyleri özellikle Türk İslam olan milletimiz bireylerini derinden etkilemiş, Türklüğün hilkatından gelen vatanperverliği ile birleşen bu duygular milletimiz bireylerini vatan için ölmeye gönüllü hale getirmiştir. Bunun sonucu olarak dün olduğu gibi bugünde vatanımız tehlikeye girdiğinde milletimiz bireyleri vatan müdafaası uğruna can vermekten çekinmemekte, ülkemizi tehdit eden her unsurla mücadeleye atılıp şehit olmayı vazife saymaktadır. Nitekim ülkemizi tehdit eden terör örgütleriyle mücadelede de şehitler vermemiz milletimizin bu özelliğinin bariz örneğini oluşturmaktadır. Ne var ki milletimizin bu özelliğini daha da arttırmak isteyen sade vatan ve din müdafaası uğruna değil kişilerin, yöneticilerin, hırs ve isteklerini gerçekleştirme yolunda kullanılabilecek hale getirmeye zemin hazırlamak isteyenlerin olduğunu da düşünmekteyim. Devletimizin terör şehitlerinin arkada bıraktığı yetimlerine bakmak zorunda olduğu aile bireylerine sahip çıkması hem görevi hem de uyguladığı güzel bir uygulamadır. Ama öyle görünüyor ki bu uygulamada sadece bakmak zorunda olduğu kimseler değil bazen ifrata varılıp bakmak zorunda olmadığı kimselerde devlet yardımı ve kayırmalarından istifade ettirilmeye gidiliyor. Nitekim terör şehitlerinin aile bireylerine tazminat verilmesi evlatlarına ve eşlerine hatta anne babalarına maaş veya tazminat verilmesi yanında bazen kardeşlerine de şehidin kardeşi olması dolayısıyla iş verilmesi gibi uygulamaların da görülmesi mümkün olabiliyor. Eğer böyle bir uygulama veya benzeri uygulamalar söz konusu olabiliyorsa bence bu uygun olmayan bir icraat durumuna düşen bir durumdur. Çünkü kardeşler veya anne baba dışındaki diğer şehit yakınları şehidin şehitliği nedeniyle devletin tanıyacağı hiçbir imtiyazdan yararlandırılmamalıdır. Eğer bu uygulama yapılırsa bence bunun altında farklı niyetler aramak söz konusudur.

Yine bazı din adamlarının televizyon ekranlarında, gazete sayfalarında yahut topluluklar karşısında bir şehidin ölümüyle yetmiş yakınını cennete sokma hakkına haiz olduğu yolundaki sözleri bence sanki milletimiz bireylerini şehit olmaya yönlendirmek amaçlı, teşvik amaçlı özendirici dini kullanan tavsiyeler özelliğini taşıyan beyanlar olarak görmek mümkündür. Bir an için düşünelim. Bir yandan şehitlerin ailelerine geniş kapsamlı tanınan ekonomik haklar sadece şehidin çekirdek ailesini ve anne babasını değil de bazı bunların dışındaki yakınlarını da ekonomik açıdan destekler mahiyette verilir ve kullandırılırken bir yandan da din adamlarının bu sözünü ettiğim türde beyanları toplumumuzdaki aileleri ve bireyleri şehit olmaya özendirmeye, yönlendirmeye yönelik çalışmalar olarak görmek pekala mümkündür düşüncesindeyim. Milletimizin kafasında umumi efkârında gerçek şehitlik makamının tartışılır hale geldiği bir ortamda vatan müdafaası, din müdafaası yolunda ölümler dışındaki birilerinin müdafaasını yapmak, birilerinin çıkarlarını korumak uğruna ölmek bir görev yaptığı sırada yahut herhangi bir yerden geçerken rastgele bir kurşunun tesadüfü neticesinde ölmenin bile şehit sayıldığı bir ortamda insanımız İslam dininin gerçek şehit saydığı, şehit tabirine uygun, şehidin kim olduğu, kimler olduğu konusunda tereddütler içerisinde bulunmaktadır. Bu yüzdendir ki din adamlarımızın safsatayı bırakıp kendi yorumlarını bir kenara bırakıp Kur’an ayetlerine göre kaynak göstererek şehit rütbesinin kimlere verilebileceğini, hangi ölümlerle ölen kişilerin Kur’an’a göre şehit sayılacağını medya yolu ile veya kendi sözlü beyanlarıyla bizlere açıklamasına ihtiyaç vardır. Bunu özellikle diyanet işleri başkanlığının Kur’an’daki ayetlere dayanarak Türk toplumuna açıklaması şarttır. Hele hele yukarıda da belirttiğim gibi doğru dürüst kaynak belirtilmeden ayetlere dayandırılmadan bir şehidin 70 yakınını cennete sokacağı şeklindeki beyanları eğer doğru ise hangi ayetlere dayandığını belirtecek şekilde açıklaması, eğer ayetlerde yoksa böyle bir açıklamanın yersiz ve yanlış bir beyan olduğunu diyanet işleri başkanlığının medya yoluyla halkımıza duyurmasına özellikle ihtiyaç vardır. Bir an için mantık yoluyla düşünelim. Türk toplumunda yer alan ailelerin en azından %80 inin ama 1. Dünya harbinde ama Kurtuluş harbinde ama Kore harbinde ama Kıbrıs harbinde veya 70 li yıllardan bu yana hızlana gelen terör olaylarında vermiş olduğu bir şehit bireyi mevcuttur. Eğer yukarıda sözünü ettiğim bir şehidin 70 yakınını cennete sokacağı yolundaki beyan doğru olursa ülkemizde bireyleri cennete girmeyecek aile neredeyse kalmayacaktır. Hal böyle olunca toplumumuzda ibadete islamın şartlarını yerine getirmeye özen göstermeye bile neredeyse gerek kalmayacak denecek bir durum ortaya çıkabilecektir. Bence bu tarz değerlendirmeler hatalıdır, yanlıştır milletimizi ve İslam bireyleri yanlış inanç ve itikada götürecek beyanlardır. Bu yüzden bu tür beyanlardan kaçınılmalıdır düşüncesindeyim. Şurasını da hatırlatmak isterim ki eğer şehitler 70 yakınını cennete götürüyorsa onları şehit edenler belki şehitlerin canlarını yakmakla onları öldürmekle direkt olarak şehitlere kötülük yapıyorlarsa da şehidin ölümünü sağlamakla, şehit olanın şehitliği nedeniyle cennete gidecek olan yakınlarının cennete gitmesine sebep olma gibi bir iyilik yapma durumundan söz etmek mümkün olabilecektir. Oysa bu hain ve melun ellerin iyilik yapması mümkün olmayacağından onların iyilik yapması ne kadar imkansızsa bence bir şehidin 70 yakınını şefaatıyla cennete götürmesi de o derece imkansız görünmektedir.

Bu yüzden diyorum ki din adamlarımız yapacakları beyanlarında özellikle son zamanlarda ülkemizde artan şahadet olayları ve şehit sayıları ortada iken şehitler hakkında söyleyecekleri sözlerine dikkat etmeli , yaptıkları beyanlarını mutlaka ayetlerin şehadeti ile ispatlayacak şekilde ortaya koymalıdırlar. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.