17 NİSAN…

    Köy Enstitüleri, Türkiye Cumhuriyeti’ nin kurulmasından sonra başlatılan AYDINLANMA DEVRİMİNİN ilim ışığı ocaklarıdır.
    Köylerden gelen yoksul aile çocuklarının kendi yaptıkları okullarda üreten insana giden yolda birçok bilim adamı, sanatçı, yazar, öğretmen yetişiyordu…
    Köy Enstitüleri, Cumhuriyet tarihimizin eğitim alanında parlayan bir güneşi, fakat ne yazık ki sonu itibariyle tam bir hüsrandır!..
    Sonuç hüsrandı derken gerici ve tutucu çevrelerin Köy Enstitülerini “KOMİNİZM YUVASI” ilan etmesi ve yaygın bir propagandayla okulların kapanmasına neden oldu.
    Oy avcısı, entrikacı politikacıların eliyle bu irfan yuvaları kapatıldı.
    Bu okulların kapatılmasıyla ülkemiz aydınlanma ve çağdaşlaşma yönünden tekrar karanlık bir döneme terkedilmiştir. Bu okulların kapatılması batı ülkelerini bile hayrete düşürürken ne yazık ki o zamanın politikacıları bunun vicdan muhasebesini ble yapmadılar.
    Köy Enstitüleri rahmetli İsmet İnönü’nün cumhurbaşkanlığı döneminde kuruldu yine onun zamanında kapatıldı.
    Kapatılma nedenlerini gündeme getirmek bugün için havanda su dövmek gibi bir şeydir. Benim bugün için söyleyeceğim tek şey; Türkiye’nin çağdaşlaşmasında önemli rol oynayan bu okulların kapatılmasından sonra girdiğimiz eğitim çıkmazıdır. Eğitimdeki karanlık tablonun başlamasının başlangıcı bu okulların kapatılmasıyla başlamış olduğunun kısa bir hatırlatmasıdır.
    17 NİSAN.
    Evet 17 Nisan bu okulların kuruluş günüdür.
    Bu okulların kurulmasında, kısa bir devre de olsa, yaşamasında emeği geçen, kendi yaptığı okulda kendi eğitim çalışmalarını yapan fedakar, aydınlıkçı camiaya minnet ve şükür sunarken, onların kendi marşlarıyla 17 Nisanları unutmadığımızı bir kez daha haykırıyoum.
"Aynı yolda aynı emek
Gönüllerde tek bir dilek
Türk köyünü önde görmek
Engelleri aşıyoruz
Ülkümüze koşuyoruz
Mehmetçiğin oğlu kızı
Atatürk'ten aldık hızı
Başarırız kavgamızı
Engelleri aşıyoruz
Ülkümüze koşuyoruz!..."

Esen kalın.