güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

YAKIN TARİHİMİZDE ROL OYNAMIŞ, İZLER BIRAKMIŞ ÜNLÜ ASKERİ VE SİVİL GEMİLERİMİZ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Ereğli’nin 10 mil açığında güvertede bizim gemiciler kavgaya tutuştular, fakat hiçbir Fransız bu kavgayı ayırmaya gelmez. Bunun üzerine çarkçıbaşı kavgayı ayırır ve kavga edenleri güya barıştırıp zaman geçirmeden ikinci planı uygulayarak horon oynamaya başladılar. Bu hareketleri Fransızları şaşırtmıştı. Biraz önce dövüşüyorlardı şimdi ise oynuyorlar bu işten zevk aldıkları da yüzlerinden belliydi, kemençenin kıvrak nağmeleri hoşlarına gitmişti. Daveti kabul ederek horona dahil olurlar. Aradan birkaç saniye geçmemişti ki süvarinin çaldığı düdükle hareket başladı. 4 Fransız asker anında etkisiz hale getirilmiş, silahları alınmış elleri bağlanarak subay salonuna kapatılmıştı. Aynı anda Hasan CANVER ile Çarkçıbaşı Beykozlu Adil Bey Fransız yüzbaşıyı hareketsiz hale getirip, harita odasına kilitlediler. Ve ani bir manevra ile ALEMDAR Ereğli’ye dümen kırar ve tüm hızıyla ilerlemeye başlar. Bu harekete önce bir anlam veremeyen C-27’nin kaptanı kısa bir tereddütten sonra ALEMDAR’ın peşine düşerek ikaz mahiyetinde top ateşi açtı. Fakat ALEMDAR yoluna devam edince iki gemi arasında çatışma başlar.

ALEMDAR’da Fransızlardan alınan iki tüfek üç tabanca vardır, iki adette kaptanla çarkçının saklamaya muvaffak olduğu tabanca daha vardı. Fransızlardan alınan tüfekle çarkçıbaşı Adil Bey topun ve makinelinin başına kimseyi çıkartmıyor, bunların başına geçenlerden daha şimdiden üç kişi vurularak devrilmiş. Koruganı olmayan topun başına kimse çıkmaya cesaret edemiyordu. C-27 ALEMDAR’a aborda olarak gemiyi ele geçirmeye çalışsa da ALEMDAR’dan açılan ateşle buna muvaffak olamıyordu. Geminin önünden ardından dolanıp bir sancaktan bir iskeleden yanaşıp ateş açıyor, buna karşılık da ALEMDAR’daki iki tüfek de elden ele geçirilerek bir sancaktan bir iskeleden C-27’ye ateş açarak karşı koyuyordu. Fransızlara zayiat verdiriyordu. Bu sırada dümen başında ve açıkta olan serdümen Recep Kahya kalbinden vurularak şehit oluyordu. Yere düşerken dümeni bırakmadığı için gemi yön değiştiriyor, çarkçıbaşı Adil Bey duruma derhal müdahale ederek gemiyi tekrar düzeltiyor, bu istem dışı manevralar C-27’de bir anlık panik ve korku yaratıyordu.

Bu arada çatışmanın sesleri Ereğli’den duyulmuş ve gemilerin çatışması gözle görülür hale gelmişti, bir milis müfrezesi derhal hareket ederek hastane altı siperlerinde mevzi ye girmişti. ALEMDAR Bababurnu’ndan içeri girince C-27’de peşinden seyrederek kara ile ALEMDAR arasına girdiği an karadan açılan müthiş bir yaylım ateş altıda kaldı. Bu arada Bozhane’den çıkan 5-6 sandal (C-27’ye sandallarla hücum edenlerden isimler tespit edilebilenler: Sandalcı Hüda ve kardeşi Hüseyin, liman sandalcısı Orhanlar mahallesinden bahriyeli Ahmet, liman sandalcısı Orhanlar mahallesinden Mahir Fındık, sandalcı Hasan, ölüsünün Muharrem ve Mülazım zade Cevat) çala kürek C-27’nin üzerine gidiyor ve ellerindeki silahlarla yaylım ateş açıyorlar. C-27 iki ateş arasında kalmıştır ve karaya çok yaklaşmıştır. Tornistan ederek geri kaçmaya başladı. Sahilden epey uzaklaşıp ateş menzilinden çıkınca top ateşi açtı, bunlardan bir tanesi ALEMDAR’ın bacasına iki tanesi Devlet Hastanesi’ne isabet ederek hasar verdi. Fakat C-27 mağlup olmuştu, bir müddet açıkta bekledikten ve gözetleme yaptıktan sonra Zonguldak istikametine dümen kırıp gözden kayboldu.

Bu arada ALEMDAR Çoban Çeşmesi önlerinde hafiften baştankara yapıyor. Geminin kaçırılmasını önlemek amacıyla her ihtimale karşı geminin sintine valfları (deniz muslukları) açılıp geminin su alması sağlanarak küpeşteye kadar batırılıp kumluk olan bölgede emniyete alınıyordu. 27 Ocak 1921.(9 Şubat 1921)

Bu çatışma anında serdümen Recep Kahya kalbinden vurularak şehit oluyor. Ketenciler köyünden Tahir göğsünden, İstanbullu Ömer omuz bölgesinin üç yerinden, Orta köyden Şaban da başından ağır yaralanmışlardı derhal hastaneye kaldırılarak tedaviye alındılar. Şehit olan, İstiklal Savaşımızın ilk ve tek deniz şehidi Recep Kahya’nın naşı da Devlet Hastanesi’ne getirildi. Gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra aziz naşının konulduğu tabut büyük bir Türk Bayrağı’na sarılarak gereken dini işlemler yerine getirildi. Ertesi gün 28 Ocak 1921 (Miladi 10 Şubat 1921) de defnedilmek üzere hastaneden alınarak askeri birliklerin, kaymakam ve devlet memurları ile şehit olduğu deniz savaşına katılan ALEMDAR‘daki silah arkadaşları ve Ereğli halkının neredeyse tamamının katıldığı büyük bir kortejle Bozhane yoluyla Yalı Caddesi’nden geçilerek hükümet meydanına getirildi. Buradaki İskele Camii’nde kılınan ikindi namazından sonra Şehir Mezarlığına defnedildi. Ereğli, Ereğli olalı böyle kalabalık görmemişti. Ruhu şad olsun.

Bu çatışmada esir alınan 1’i subay 5 Fransız Ereğli’den 30 kilometre uzakta olan Çaylıoğlu Jandarma Karakolu’na getirilerek emniyete alındı. Halkın her hangi infialine karşı önlem alınmış olundu. Hadise Ereğli Kaymakamlığı, Liman Reisliği ve bahriye Müfreze komutanlığınca derhal üst makamlara bildirildi. Böylece Türk ve Fransız makamları arasında yazışmalarla anlaşmaya varma çabaları başlamış oldu.

Fransızlar esirlerini, silahlarını, ALEMDAR’ı ve ALEMDAR tayfasını geri istiyorlardı. Bizim karşı talebimiz ise ALEMDAR ve onun kahraman mürettebatı geri verilemez, Fransız esirlerin ve silahların geri verilebilmesi ise ancak Fransızların Karadeniz’de dolaşan Türk Bayraklı gemilere dokunmayacağı, arama tarama ve kontrol yapmayacağı garantisini verirlerse mümkün olabileceği şeklindedir. Bu görüşmeler Şubat ayına kadar Kastamonu ve Bolu havalisi kumandanı Mirliva Muhittin, Milli Müdafaa vekâleti, Erkânı Harbiye, Zonguldak Mutasarrıf lığı ile Fransızlar arasında devam eder. Bu arada Fransızlar çok ağır yaptırımlar uygulayacakları yönünde Zonguldak Mutasarrıflığı’na ültimatomda vermişlerdir. Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.