güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Ulusal Yapımızı Değiştirecek, Bozacak Oluşumlar ve Telakkiler

Yazının Giriş Tarihi: 28.07.2023 00:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.07.2023 16:00

Benim düşünceme göre Mustafa Kemal önderliğinde Türk milletinin kurtuluş savaşını kazanıp önceden teşekkül ettiği Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ilan ettirdiği Türkiye Cumhuriyeti Devleti ulusal bir devlettir. Bu ulusallığını söylememizi dayandırdığı en önemli dayanak bu devleti kuran kitlenin tamamına yakın kısmının Türk milleti mensubu olması ve ülkenin tamamına yakın bölümünün de Türk kültürünün hakim olup ülkenin tamamında kullanılan dilin Türkçe olup devletin resmi dilinin devlet tarafından Türkçe olarak kabul edilmesidir.

Ulusallık konusuna baktığımızda bir devlete ulusal devlet diyebilmek için aranan özelliğinde aşağı yukarı bu ölçütler olduğunu görürüz. Bu özelliklerin dışında aynı devlet içerisin de farklı milletlerin farklı ebatlarda veya farklı nüfus miktarı veya hakimiyet sahası büyüklüklerin de yan yana yaşadığı farklı kültürlerin yaşanıp farklı dillerin konuşulduğu devlet resmi dilinin birden fazla olduğu devletlere ulusal devlet denmediği bilinmektedir ki bu yüzden imparatorluklara, halifeliklere ve benzeri dinsel devletlere konfederasyonlara birlik devletlere yani birleşik devletlere çok uluslu devlet dendiği bilinmektedir. Devletimiz parlamenter rejimi ile laik, üniter, medeni hukuka dayalı ay yıldızlı al bayrağıyla temsil edilen özelliği ile resmi tek dili Türkçesiyle tam manasıyla tipik ulusal bir devlettir.

Bütün alt kültür gruplarının oluşturduğu üst Türk kimliği ile tipik bir ulusal Türk devletidir demekte bence yanlış değildir. Zaten bu nedenle olsa gerektir ki devletimizin kurucusu Mustafa Kemal de devletimizin bu temel yapısına dikkat çekmek için “Ne Mutlu Türküm diyene” sloganını kullanmıştır. Uzun yıllar Türk eğitiminin ilk basamağını oluşturan ilk okul öğrencilerinin “Türküm Doğruyum” diye başlayıp “Varlığım Türk Varlığına armağan olsun” sözüyle biten andımızı okunması, hep devletin bu özelliğini vurgulamak ve diri tutmak amacı ile yapılmıştır. Ama ne yazık ki bugün “Ne Mutlu Türküm” sloganını ve sözünü ettiğim andın uygulama dışı bırakılması hatası gerçekleştirilmiştir.

Bu hata bilinçli de yapılsa bilinçsiz de yapılsa bence devletimizin ulusal yapısına zarar vererek ortadan kaldırmaya yönelik bir icraat olmuştur. Ulusallık özelliğimize zarar vermeye yönelik bir düşünce tarzı, bir fikir akımı olarak Türk üst kimliğinin karşısına Türk alt kimliği olan Türk halk kültür gruplarının çıkarılması onlara milliyet kimliği verilme çabalarının ortaya çıkarılmasıdır.

Bir başka değişle Türk Çerkez gibi alt kültür gruplarının kendilerini Türk ırkından ayrı görüp, kendi milliyetçiliklerini ortaya atıp savunmaları ve diğer kültür gruplarının aynı tür davranışları ulusal yapımızı bozacak davranışlar olacaktır düşüncesindeyim.

Ulusal yapımızı bozacak bir telakki olarak şunu da söyleyebiliriz ki yakın zamana kadar toplumumuza birleştirici yapı harcı olarak Türk kimliğini kullanırdık oysa yeni telakki olarak toplumumuza birleştirici yapı harcı olarak İslam dini mensubu olmayı kullanmaya yöneldiğimizi görmekteyiz. Türk kabul etmek yani kendimizi Türk görmek topluluğumuzu ne kadar ulusallaştırırsa İslam görmek bizi o kadar ümmetleştireceğinden ulusallıktan o kadar uzaklaştıracak bir telakkidir düşüncesindeyim.

Ne yazık ki toplumlumuz bir yandan siyasi çevrelerin bir yandan dini çevrelerin etkisiyle hızla 2. telakkiye yani İslam olma telakkisini benimsemeye yöneltildiğinden bence hızla ulusallık özelliğinden uzaklaşmaktadır. Bu tehlike de ulusal yapımızı ortadan kaldıracak önemli tehlikelerin başında gelmektedir Düşüncesindeyim. Ulusal yapımızı en az ümmetçilik telakisi kadar zorlayacak bir telakki olarak toplumumuzu bağlayıcı olarak yurttaşlık bağını kabul etme zihniyetini de görebiliriz kanaatindeyim.

Toplumumuzun bağı olarak aynı yurt üzerin de yaşama tezini kabul edersek yani Türk olmayı yurttaş olmak vatandaş olmak olarak görürsek ve kabul edersek yine ulusal özelliğimizi kaybederiz düşüncesindeyim. İşte toplumumuzun bugün bir kısmının bu tezi benimsemesi de kabul etmesi de ulusal özelliğimizi ulusal yapımızı bozmaya yönelik bir icraat oluşturmaktadır görüşündeyim. Son olarak şunu da vurgulamak isterim ki devletimizin komşularımızdan veya diğer ülkelerden kaçan ve bize sığınan göçmenleri ülkemize kabul edilmesi hatta onlara vatandaşlık vermesi bu yolla ülkemiz toplumumuzun Türk kimliğinin yitirilmesi en azından bozulmasına sebep olacak bir icraat olacaktır görüşündeyim.

Çünkü milletimizin arasına alacağı bu gelenlerle kültürel ırksal yani gensel özellikleri de mutlaka değişecektir. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Bulgaristan, Yunanistan, Azerbaycan, Kafkasya kökenli göçmenleri aramıza yıllardır Alarak onlara vatandaşlık vererek zaten biyolojik ve kültürel bir takım özellik değişiklilerine uğradığımız muhakkaktır. Her ne kadar onlar çoğunlukla olarak Türk kökenli olsa da yaşadıkları yerlerden aldıkları kültürel katkıları ırksal genetik katkıları da bize getirip bize de bulaştırmışlar bizde de bu yönlerden mutlaka katkılar sağlamışlardır Düşüncesindeyim. Bunların yanın da ülkemiz Türk nüfusundan Avrupa’ya diğer sahalara gönderdiğimiz çalışma amaçlı nüfusların da Ulusal yapımıza etkileri olacağı muhakkaktır.

Çünkü çalışma amaçlı gönderdiğimiz bu nüfuslar çalıştıkları sahalarda yaptıkları evlilikler dolayısıyla kazandıkları kültür kimlikleri dolayısıyla geri döndüklerinde kazandıkları biyolojik ve kültürel özellikleri toplumumuza da aktaracaklar bu yönlerde getirecekleri değişikliklerle halkımızın ulusal kimliğini ister istetemez bozacakladır.

İşte bütün uygulamalar icraatlar ve telakkiler ulusal yapımızın bozulmasını getirecek uygulama icraat ve telakkilerdir Diyor milletimizi bu tür olgulara karşı uyanık olmaya çağırıyorum. Bu gibi icraatlar ve uygulamaları telakkileri daha dikkatle değerlendirmeli onların yaratacağı tehlikeleri göz önünde tutarak daha az tehlikeli hale getirebilecek çare ve uygulamaları devreye sokmaya çalışmanın milli yapımızı korumanın ulusal açıdan bir görev olduğunu bilmemiz gerektiğini hatırlatırım.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.