güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Sadrazam Mahmud Paşa Fatih’in Büyük Oğlu Mustafa Çelebi’yi Neden Öldürttü?

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Ancak Paşa, bu sefer sırasında buna katılan Şehzade Mustafa Çelebi ile karşılaşmış ve aralarında geçen sert bir tartışma sırasında bir Pâdişahzadeye söylenmeyecek sözleri söylemiş, bu da Fatih’in kulağına gelerek ona büsbütün içerlemişti. Ancak, mesele bununla da bitmedi .Boşandığı karısının ağabeyisi ve bu sırada Defterdar bulunan Fenârizade Ahmet Çelebi, sarayın adamıydı. Kızkardeşini boşadığı için de Mahmut Paşa’nın baş düşmanlan arasına girmiş bulunuyordu. Çünkü bu olay, kız kardeşi hakkında çirkin dedikoduların çıkmasına sebep olmuş ve bu da Fenarîzade ailesinin şerefine ağır bir leke sürmüştü. İşte bunun için Fatih İstanbul’a gelince mesele canlandırıldı. Gülşah Sultan Hünkâra, Mahmud Paşanın karısını, sadece Defterdar Fenârizâde Ahmet Çelcbi’ye olan düşmanlığı yüzünden ve onun haysiyetini kırıp aile şerefini lekelemek için büyük bir rezaletle boşadığını, genç kadının bu işte tamamen masum olduğunu ve bütün dedikoduların Mahmud Paşa’nın adamları tarafından ve onun emri ile çıkarıldığını söyledikten sonra: Hatun bende misafirdi, böyle bir iftira hem de banadır. Ben bu işe aracı olmuşum diye cümle âlemin dilinde gezer.Bu cariyeniz ise sizin kadınınızım. İşte paşa, bütün bunları gözetmedi, dedi. Fatih, bu işten çok incinmişti. Hemen Defterdar Ahmed Çelebi’yi çağırtıp onunlada konuştu. Gülşah Hatun’la ağız birliği etmiş olan Ahmet Çelebi de aynı şeyleri tekrarladı ve Paşa kulunuz kız karındaşımı tekrar nikâhına almadıkça bu zille silinmez, diye ilâve etti.İşte Hünkâr, bunun üzerine Mahmut Paşa’ya Filibe civarındaki

Uzuncaova Hasköyüne çekilmesinin uygun olacağı haberini göndermiş, ancak bununla da yetinmeyip boşamış olduğu eski karisiyle tekrar evlenmesini emretmişti. Mahmut Paşa, çaresiz buna da baş eğdi. Ancak nikâhtan sonra bu kadını yanına uğratmayıp Edirne’ye yolladı. İslâm hukuk kurallarına göre, nikâhtan sonra en çok dört ay içinde karı-koca arasında tabii yakınlık meydana gelmezse nikah ortadan kalkıyordu. Mahmut Paşa’nın istediği de aslında bunu saklamaktı. Ancak uğradığı bu darbe, kendisine çok ağır gelmiş ve bunu bir türlü içine sindirememişti. Sonunda, kendisine çok sadık ve uğrunda canını vermeye hazır adamlarından birisini çağırtarak kendisine şunları söyledi: Şehzade Mustafa Çelebi, ırzımızı tamamen yıktf. Bundan sonra ölüm yaşamaktan yeğdir. Ancak, ahım yerde kaldı.Sen Karaman’a usulca var, kendini belli etme. Orada Çelebi’nin hizmetinde bulunan birisini sana târif edeceğim. Onunla birlik olup Şehzadeye bir şey içirip ben imâhımı al, her birerlerinizi ihya ederim.Böylece, Uzuncaova Hasköyü’nden yola çıkan Paşanın sadık adamı Karaman’a vardı Söylenen kimseyi buldu ve ikisi bir olarak uğursuz görevlerini yerine getirip Şehzade Mustafa Çelebi’yi zehirlemek suretiyle öldürdüler. Üstelik onların kimler oldukları da hiç bir zaman  bilinmedi. Eski Osmanlı kaynakları Paşa ile Şehzade arasında düşmanlık bulunduğunu, buna ise bazı çirkin dedikoduların sebep olduğunu ve Mahmut Paşa’nın bu yüzden itham ve idam edildiğini kaydederler. Mesela Gelibolu’lu Âlî Künhülahbar adlı namlı tarihinde bu düşmanlığa Paşanın karısına ait bir töhmetin sebep olduğunu ve Şehzade birdenbire ölünce MahmutPaşa’nın“zerafetle zehir” içirdiğinin rivâyet edildiğini kaydeder. Câmiül Mekmunat adlı manzum eserde ise şu mısraları okuyoruz Var idi Sultanın oğlu bir dilîr Adı Sultan Mustafa mânend-i fır Hüsnü Yusuf den yukarı bir çerak Fevt olup andan

düşer Hân ’a firak Zanneder Mahnıud Paşadan bu işi Kim var idi avretiyle bir işi Zehr içmiştir dediler âna ol Hân’ın etti ânı hem aklı kabul Dâvet edip ânı ettirdi helâk Böyledir çarhm işi ey zât-ı pâk Sultanın adı Mustafa olan Arslan gibi yiğit bir oğlu vardı. Güzelliği Hz. Yusufden üstün bir ışıktı, ölünce babasına ayrılık düştü. Kansı ile bir mâcerası olduğundan bu işi Mahmut Paşa yaptı sandı. Onun ona zehir içirdiğini söylediler. Bunu Padişahın aklı kabul etti. Onu çağırttı ve öldürttü. Ey temiz kişi, bil ki dünyanın işi böyledir.) Meâli’nin Hünername adlı t'arsça manzum eserinde ise daha geniş ve ayrıntılı bilgiler vardır. Biz aşağıya, bu pasajın tercümesini koyuyoruz. Şehzade Sultan Mustafa hasta düştü. Büyük, küçük herkes kederlendi. Hekimler tedavisine koştular ve gereken ilâçları verdilerse de Şehzadenin ıstırabı dinmedi. Ne anası ve ne de babası yanında değillerdi. Anasının ayrılık acısından beyni sulıyor, baba hasreti ise çok acı geliyor, Artık takatim tükendi benim lalam, demekteydi. Beni dinle, bu son sözlerim kulağında kalsın. Ben öleceğim Mahmut (Paşa) ise yaşayacak ve Hünkârın hizmetinde kalacak. (Dilerim) o da benim gibi dünya nimetlerinden mahrum kalsın. Babam Padişah olduğu müddetçe nimetlerini andan geri alsın. Benim uğradığım bu felâketin hesabını ondan sorsun. Bunu bilin ki o bana düşmanlığı yüzünden bu kötülüğü yaptı. ”Bu çok sevgili oğlunun ölüm haberi, Fatih’i pek derinden sarsmış ve yaralamıştı. Gelen haberlere göre, Sadrıâzam Gedik Ahmet Paşanın Karaman’da giriştiği harekât sırasında Develikarahisar’ın zaptına Niğde Sancakbeyi memur edilmiş bulunuyordu. Kalenin Karamanlı muhafızı Atmaca Bey, evvelâ şiddetle karşı koymuş, sonra da ancak Şehzade Mustafa Çelebi’ye teslim olacağını bildirmişti. Şehzade ise, tam bu sırada hastalanmış bulunuyordu. Buna rağmen gidip kaleyi teslim almış, hastalığı ise büsbütün artmıştı. Bunun üzerine evvelâ Niğde’ye oradan da Borpazan’na gitmiş, burada yıkanmak için hamama girmişse de çıkarken birdenbire ölmüştü. Naaşı kimseye haber verilmeden Konya’ya götürülmüş, o sırada İçel’de bulunan Gedik Ahmet Paşa, durumu İstanbul’a bildirmekle beraber, Şehzade’nin Bursa’ya götürülüp orada gömülmesini adamlarına söylemişti.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.