güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Peygamberden Sonra Hilafet Yolunda Hayatını Kaybedenler

Yazının Giriş Tarihi: 16.04.2022 00:08
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.04.2022 04:44

Hakikaten de Hz. Ali kan yakınlığı itibariyle aynı soya sahip olması nedeniyle peygamberimizin ehlibeytim dediği ailesinin reisi olması itibariyle Hz. Muhammed’e en yakın kişidir. Üstelikte çocukluğundan itibaren Hz. Muhammedin yanında yetişmiş olması itibariyle İslamiyet öncesi Arap toplumunun ve Mekke halkının dahil olduğu batıl dinlere hiçbir zaman dahil olmamış. Hz. Muhammed gibi Kâbe’deki putlara hiçbir zaman tapmamış ibadet etmemiş hatta rivayetlere göre Kâbe içinde doğmuş bir şahsiyettir.

İslamiyet dinini doğuşundan itibaren safha safha yaşayarak kabul etmiş öğrenmiş. Kuranı kerimi inişi itibariyle peygamberin ağzından bizzat tahsil edip manasıyla birlikte ezberlemiş tam bir hafız özelliğini kazanmış bir şahsiyettir. Bu nedenledir ki kendisine yaşayan kuran lakabı da kullanılmıştır.

Hz. Muhammedin bütün savaşlarında fiili olarak yer almış önünde ona siper olarak savaşmış bir yakını bir sahabesidir. Hz. Muhammed’den aldığı emir ve görevleri hiç düşünmeden harfiyen canının tehlikeye girmesini düşünmeden göze alıp yerine getiren ölümden korkmayan hatta zırhlı cengaverlerle sırtında bir gömlekle kılıç elde dövüşüp galip gelen iyi ve ciddi bir savaşçıdır.

Bu yüzdendir ki İslam toplumlarında özellikle Türk toplumunda beğeni ve taktir kazanmış sevilen bir kahraman olmuştur. Hatta sadece kendisi değil bindiği at düldül adıyla kullandığı ucu çatallı kılıç Zülfikar adıyla akıllara nakş edilmiş İslam toplumunda Zülfikar pek çok erkek çocuklarına ad olarak verilmiştir.

Hatta atının ismi de unutulmamış pek çok Türk kahramanlarının atlarına isim olarak verilmiştir. Şunu da vurgulamak isterim ki peygamberin verdiği emirlere tartışmasız o kadar itaat eder ki peygamberin emriyle kuşatılan bir kaleye mancınığın sandığına oturup kendisini kalenin içerisine attıran kalenin içine indikten sonra kapısını açıp kalenin fethini gerçekleştirten bir şahsiyettir.

Onun bu macerası İslam kaynakları arasında yer alan siyer-i nebi isimli eserde tafsilatlı olarak dile getirilmektedir. Bu özelliği nedeniyle Hz. Ali’yi havadan indirme yoluyla fetih yapan kale feth eden ilk kişi olarak da düşünmek mümkündür. Bu yüksek kabiliyetli özellikleri yanında uysal yumuşak huylu, merhametli, alçak gönüllü bir şahsiyettir. Onun bu özelliği nedeniyle Hz. Muhammed onu toprağa benzetmiş Ebu Türab lakabını vermiştir.

Bu nedenledir ki alçakgönüllülüğü nedeniyledir ki Hz. Ömer’in hilafet oyunlarına silahla karşılık vermemiş unun Ebu Bekir’i kullanarak önce Ebu Bekir’i sonra kendisini sonra Osmanlı halife seçtirerek Emevi ailesini ön plana çıkarma oyununu İslam’da kan dökülmesin diye silahla bozmaya yönelmemiştir. Hz. Alinin halife makamına gelmesi Ömer başta olmak üzere Emevi ailesinin hile ve oyunlarıyla gecikmiştir düşüncesindeyim. Hz. Aliyi yakından tanımak için yazılı kaynaklara baktığımızda yazılı kaynaklarda ve ansiklopedik bilgilerde şu yazılımlarla karşılaşırız:

Hazreti Ali’nin; Künyesi: Ebul Hasan ve Ebu Turab

Lakabı: Emir ul Muminin

Baba adı: Ebu Talib

Anne adı: Fatıma Bint Esed

Doğum yeri: Mekke (Kâbe)

Doğum tarihi: Amul filden 30 yıl sonra

Peygambere (sav) olan yakınlığı: Amcasının oğlu, Damadı, Kardeşi, Halifesi

Şahadet yılı: Hicretin 40.yılı Ramazan ayının 19.günü

Şahadet yeri: Kufe (cami mihrabında)

Şahadet sebebi: İbn Mülcemin secde esnasında zehirli kılıçla darbesi

Ali bin Ebu Talib (d. 599 – ö. 661), İslam devletini 656–661 yılları arasında yöneten dördüncü İslam halifesidir. İslam peygamberi Muhammed aleyhisselamın amcasının oğlu, onun elinde büyüyen ilk çocuk, damadı ve ev halkındandır. Devam edecek…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.