İstanbul’un fethi papaların gücünü kıran bir olgu olarak Avrupa’da cehaleti de ortadan kaldırmış din adamları karşısında siyasal yöneticilerinin güçlenmesini de getirmiştir. Bu nedenle İstanbul’un fethi olayı laiklik dediğimiz icraatın Avrupa’da başlamasının önünü açan olayda olmuştur.
Coğrafi keşifleri başlatması nedeniyle bu fetih Avrupa’da sömürgeci büyük devletler oluşumunun önünü açmış daha sonra kendisine kurban olarak İslam dünyası başta olmak üzere doğu topluluklarının sömürülmesini gerçekleştirecek kapitalist büyük sömürgen devletlerinde oluşmasını tetikleyen doğuran bir olay olmuştur.
Bütün bu özellikleriyle İstanbul’un fethi bizim için başarılı bir icraat olsa da aslında Avrupa Hristiyan dünyası için başarılı neticelerin ortaya çıkacağı olayları tetikleyen başlatan bir olay olarak Avrupalılar için daha hayırlı bir icraat olmuştur. Bugün biz Türkler bu olayla övünürken aslında bu yönleri hiç aklımıza getirmeyiz. Biz işin hamaset yönüyle ilgilenir Fatih’i Türk yönetici olarak değerlendirip yaptığı işi Türk dünyasının başarısı olarak övgüyle yad ederiz ama bir an için durup baktığımızda kafamızda şu soruların uyanması da söz konusudur.
Orhan Gazi’nin eşi Rum Kökenli Nilüfer Hatun’un torunu olan ve kendisine gelene kadar neslinin yaptığı yabancı evlilikler nedeniyle biyolojik olarak başka kanlarda almış olan Fatih Sultan Mehmet ne derece Tüktür? Onun etrafındaki devşirme kökenli komutanları ve ordusundaki yeniçeriler Avrupa Hristiyan kökenli yapılarıyla ne derece Türk’tür?
Yine kuşatma ordusunda yer alan ücretli Hristiyan askerlerde hesaba katılırsa İstanbul’un fethini öz be öz Türk zaferi olarak değerlendirmek ne derece mümkündür? Aynı şekilde Hristiyan’ıyla Müslüman’ıyla dışarıdan Osmanlı ordusu şehri kuşatırken içerden Müslüman’ıyla Hristiyan’ıyla Bizans ordusu buna karşı koyarken bu zaferi ne derece İslam’ın Hristiyan’a zaferi olarak değerlendirmek mümkündür? Zaten Fatih Sultan Mehmet bile bu zaferi bir Türk zaferi bir İslam zaferi olarak değerlendirmemiştir ona göre bu zafer Allah’ın yardımıyla kendisinin ve devletinin zaferidir.
Gel gör ki bu zafer nedeniyle bugün birileri Fatih Sulan Mehmet’i evliya yaparken İstanbul’un fethinin gerçekleşmesinde Eyüp sultanın kabrini bulan Ak Şemsettin’i bu fethin gerçekleştirilmesinin dinsel sebebi görüp göstermeye çalışırken acaba neyi amaçlamaktadırlar?
Şurası bir gerçektir ki Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u İslam olduğu için evliyalar kendisini desteklediği için değil teknik açıdan ve asker sayısı açısından üstün olduğu için bütün şartlar kendisinden yana olduğu için fetih edebilmiştir.
Zaten ona mal edilen bir fıkra bir anlatımda bunu şöyle dile getirir: Fatih Sultan Mehmet şehrin düşmesinden sonra ordusuyla şehre girerken ona kıyıdan alkış yapan İslam dervişlerinden birisi şöyle seslenir “sultanım şehri bizim duamızın hikmeti ile aldığını unutma” Fatih Sultan Mehmet’te ona doğru dönüp gülümseyerek elini belindeki kılıcına atıp “sende bunun payını unutma” demiştir. Fatih’in bu sözü Fatih’e mal edilen bu hikaye İstanbul’un fethinin hangi şartlarda gerçekleştirildiğini çok iyi ortaya koymaktadır.
Bugün 571. yıl dönümünü kutlarken İstanbul’un fethini Fatih’in bundaki rolünü fethin bizim açımızdan İslam dünyası ve Hristiyan dünyası açısından doğurduğu sonuçları çok iyi değerlendirmeliyiz diye düşünmekteyim. Bunun içinde farklı tarihlerden bu fethi ve Fatih’i okumalı hamasete değil gerçeklere bakarak değerlendirmeliyiz kanaatini taşımaktayım. Bu fetihten sonra patrikhanenin durumunu İstanbul’un Mustafa Kemal tarafından ikinci defa Türklüğe kazandırılmasının oluşumunu da bu oluşumda patrikhanenin durumunun ne olduğunu da mutlaka irdelemeliyiz kanaatindeyim.
Fatih’in bir evliya olmadığını gerçekçi bir yönetici bilimsel verilere dayanan çalışmalar yapan bizler için bugüne geçerli olabilecek uzak hedefler koyan birisi olduğunu da gözden kaçırmamalıyız düşündeşindeyim. Umarım modern tarih ölçüleri ile fethi değerlendirir gerekli dersi almayı gerçekleştiririz. Osmanlıcıların, yeni Osmanlıcıların, şeriatçıların, Hamasetçilerin ümmetçilerin oyuncağı olmamak için ölçümüz modern ve gerçekçi tarih olmalıdır. 571. fetih günü İstanbul’umuza ve tüm ulusumuza kutlu olsun. İstanbul’umuz Fatih’inin istediği şekilde daima bizde kalabilsin. Devam edecek…