güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

DİNLER TARİHİNDE ŞEYTAN KÜLTÜ VE ŞEYTANLAŞAN İNSANLAR

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:46

Bu süre içerisinde simyagerler büyücüler kendinden korkulan yanlış tanınan din adamları şeytana tapmakla suçlanıp yakılmışlardı.

Daha sonra bu devam edip gitmiştir şeytana tapmakla suçlanan toplulukların bulunduğu geçerli olan dini kaideleri ortadan kaldırmayı isteyen gurupların varlığı iddiası, Milattan önceye ait yıllarda dahi rastlanan bir iddiadır tabi ki bu iddialar Milattan sonraya ait yıllarda da görülmüştür. Bunun neticesinde ilk Hıristiyanlardan sonra bu suçlamalar İtalya ve Fransa bölgesinde yaşayan (Katharlar ve Woldensyanlar)Hetendoks Hıristiyanlara yönelmiştir bunların yamyamlıkla yasak ilişkilerle suçlandığı görmekteyiz.Tabi bunun neticesi baskı ve cezalandırmalara uğrattıklarını görmekteyiz.

Yine ortaçağ ağırlıklı olmak üzere Hıristiyan dünyasında bil hassa Batı Hıristiyan dünyasında doğası gereği tuhaflıkları ve davranışları nedeniyle şeytana tapmakla büyücülük ve cadılıkla suçlanarak cezalandırılmış çoğunlukla yakılar öldürülmüştür.

Ateş sürekli olarak şeytanı ve ruhlardaki şeytani duyguları temizlemekle kullanılmıyor 15.yüzyıl ve 17. yüzyıl sonları arasında büyük çapta şeytana tapan ve cadı olanların avlanıp cezalandırmasıyla geçmiştir.

Ancak bugünkü şeytana tapma akımının ilk örnekleri 17.yüzyılın sonlarında Fransa’da ortaya çıkmıştır.

Mesela 14.Lui'nin ekranından bazılarının da katıldığı şeytana kurban ayinleri tarihte tespit edilmiştir. Bu törenlerde sunakta çıplak bir kadın yatırılarak bir çocuk kurban edilerek şeytan çağrılırdı.

Tabi ki bunlarla da mücadele edilmişti.

Bu mücadeleden sonra uzun bir dönem şeytana tapanların izine rastlanmamıştır. Şüphesiz bu dönemde şeytan boş durmamış kendisine taraftarlar oluşturmuştur. Ancak bu faaliyetler yeraltına inmiştir. Doğru Hıristiyan dünyasında da şeytana tapmakla suçlanan kimseler olmuştur. Ancak Doğu Hıristiyan din yasında daha çok yeni din olarak ortaya çıkan İslam Dini mensupları şeytana tapmakla suçlanma ve bunlarla mücadele edilmiştir.

Batıda şeytana tapma şeklinde görülen faaliyetler 1839 yılında tekrar aleniyet kazanmıştır.

Carmel Kilisesi bu tarihte kurulmuştur. Bu kilise Papa tarafından 1848’de lanetlenmiştir.

Fakat taraftarlar Kuzey Fransa’da yılmıştır. Gerçek bu kilisenin münülleri kendilerini iyi bir Hıristiyan olarak görüyorsa da, Liderleri ve kurucuları Eupene Vintras ve çok yakınları şeytana taparlar.

Buna delil olarak bu keşişin yandaşlarından olan, J.K Huysmans’ın yazdığı romandaki şeytana tapma sahnelerini ayrıntılı olarak vermesini göstermektedirler. Daha yakın zamanlarda şeytana tapma faaliyetlerini tavsiye etmiş ve etkilemiş bir isim olarak Alister Crowley vardır. Bu şahıs şeytana tapma dan ziyade kendini tanrı ilan etmesi ile dikkat çeker. Şeytana verdiği değer ise köpeğine verdiği Satan ismi kadardır.

Ortaya çıkışında putperestler ve Hıristiyanlar hatta Yahudiler tarafından şeytana tapma olarak değerlendirilen İslamiyet aslında şeytanı ve şeytani faaliyetleri hedef alan ve son ve tekâmül etmiş bir din bir inanç sistemidir.

İlk çıktığında putperestler Peygamberi şeytanın aldattığı kişi olarak değerlendirmişlerdir. Dolayısıyla onun ortaya koyduğu sistemi de şeytani olarak değerlendirmişlerdir. Hâlbuki şeytani olan putperestlikti bu nedenle Hazreti Muhammed’in ömrü bu şeytana tapanlarla şeytani faaliyetlerle mücadele ile geçmiştir. Bu mücadele daha ziyade batıyla inançları nedeniyle şeytanın kandırdığı taraftarlarıyla mücadele şeklinde cereyan etmiştir. Ancak Hüneyn savaşın da karbin en şiddetli anında şeytanın müdahale edip Muhammed öldü diye bağırmasının askerin bir ara bozulması olayının cereyan ettiği rivayetleri gözü önünde tutulursa fiili olarak ta Peygamber şeytan mücadelesi cereyan etmiştir diye biliniz.

Ancak Hazreti Muhammed ve getirdiği sisteme getirdiği kitap o kadar kuvvetlidir ki şeytanın bu sistemi alt etmesi yahut, bu sistemde şeytani faaliyetlerin ortaya çıkması çok sonraları gerçekleşmiştir.

Gerçi Peygamber öldükten sonra bir takım yalancı Peygamberler türemişse de bu şeytanın aldatmaları etrafına belli etmeden, sistem tarafından yok edilmişlerdir.

Ancak şeytani faaliyetlerin İslami kaide içerisinde ilk tezahürleri Hazreti Ali’nin hilafeti ve Emevilerin Hilafetinde görülecektir. Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.