Kıymetli okurlarım, ülkemiz hızla Cumhurbaşkanı seçimine yaklaşırken siyasi partilerimiz yavaş hareket ediyor. Seçmenlerine ulaşmada ağır davranıyor düşüncesindeyim. Bil hassa muhalefet partileri bu konu iktidar partisinden daha geride bir seyir izlemektedir. Üstelik onların iktidara oranla dezantajlı olduğu da düşünülürse seçim yarışı daha başından muhalefet için kaybedilmeye adaydır demek yanlış olmasa gerek kanaatindeyim. Bütün bunlara rağmen muhalefet partilerinde başarı ihtimali mevcuttur. Ancak bu ihtimalin gerçekleşmesi için tüm muhalefet partilerinin bir aday etrafında birleşmesi, onu aday gösterip desteklemeleri şarttır düşüncesindeyim. Zaten medya ağzıyla ve siyaset ağzıyla söylemek gerekirse ana muhalefet partisi CHP’de bunu anlamış ve bu konu da icraata yönelmiştir. Aynı anlayışı arkasından gelen en fazla milletvekili sahibi MHP’de kabul etmiş olduğundan bu iki parti arasında kendiliğinden bir ortak hareket hasıl olmuştur. Bunun sonucunda bu iki ana muhalefet partisinin ortak çabaları tüm muhalefet partilerinin ve tüm toplum programlarının kabul edip destekleye bileceği, oy vereceği bir cumhurbaşkanı adayı teklifine yönelmiş yönelmiş ve bunu da başarmış görünmektedir. Nitekim CHP ve MHP ayrı ayrı yaptıkları basın açıklamalarıyla tabir ettikleri ortak aday olarak Ekmeleddin İhsanoğlu’nun adını ortaya koymuşlardır. Gel gör ki CHP bu açıklamayı müteakip bu aday hakkında hiçte bütünlükle destekleyeceğini aksettiren görüntüler vermemektedir. Diğer kanat MHP cephesinden olumsuz tepkiler gelmezken CHP’den çıkan bazı çatlak sesler bu adayın kendi adayları olamayacağını talep ettirmeye başlamışlar. Medya bunu dillendirmeye başlamışlardır. Eğer bu sesler ciddiye alınırsa CHP kendi tabir ettiği adayı desteklemeyeceklerdir. Öyleyse onlara sorulacak şöyle bir sorum vardır. siz ortak aday tabiri yapılırken CHP bünyesinde değimliydiniz? Neden tercih işlemi sırasında Ekmeleddin İhsanoğlu’nu devre dışı bıraktırmadınız? Partinizin ilke ve sistemine ters düşüyorsa neden yetkili organizasyonlarınızda bu talebi önlemediniz? Diyelim ki etkili olamadınız partiniz sizi dinlemedi böyle bir tespiti yaptı demokrasi çoğunluğunun dediğinin olması demek olduğuna göre şimdi neden partinizde ki çoğunluğun veya onu temsil eden yetkilinin kararlarına uymak istemiyor uymayacağınızı belirtiyorsunuz?hepsinden önemlisi fikrinize uymayan CHP’de kalamaya neden devam ediyorsunuz, neden ayrılmıyorsunuz da partinizin birlik ve beraberliğini bölmeye çalışıyorsunuz? Ortak adayı kabul etmeyip reddeden desteklemeyeceklerini söyleyen CHP’li çevreler bu sorulara ne cevap verir bilemem ama bu haliyle CHP bu Cumhurbaşkanlığı seçiminde hedefine bence zor ulaşır. Haliyle iktidar onun bu durumu nedeniyle bu rejiminde galibi olma imkanı elde edebilir. Çünkü Ekmeleddin İhsanoğlu’nu kendi adayı kabul etmeyen CHP’liler ona oy vermemekle aslında iktidar partisi adayının seçilme şansını arttıracaklardır. Bu hakikat karşısında insan sormadan edemiyor. Neden CHP’liler AKP’lilerin gösterdiği birlik ve beraberliği gösteremiyor? Neden CHP’de bireycilik, bireysel menfaatçilik, benim dediğimcilik ön plana çıkıyor? Belki de derli toplu otoriter zihniyetle yöneltilen partilerde çıkıp tutturamayanlar barınamayanlar CHP’de toplandığından bu parti bu hale gelmiştir. Tabi ki en çok lider değiştiren parti görümünde olan CHP’de değişen liderleri yerlerini kaybetse de izlerini partide, yalakalarını bıraktıklarından CHP bir türlü herhangi bir konuda tek vücut olan aynı kararlara sahip çıkan bir parti olamamaktadır. Nitekim bu özellikler nedeniylebirlik ve beraberliğini bir türlü sağlayamayan CHP çok partili döneme geçiştikten itibaren bir türlü tek başına iktidar olamamıştır. Hep karşısında ki yeni partiler onu geçmiş iktidar olmuşlardır. CHP bu çok partililiğinden partinin aldığı kararlara topyekun sahip çıkamamaktan bir arar meclisten bile silinmiştir. Şimdi CHP’nin son şansı olarak Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendini gösterme imkanı doğmuştur. Ama öyle görünüyor ki CHP’de ki bu çok partililik ,benim dediğimcilik, hatta çıkarcılık, ben olayımcılık CHP’nin bu son şansını da harcayacak bir icrat hasıl edecektir. Bir başka deyişle bu medyada görülen CHP içinden Ekmeleddin İhsanoğlu bizim adayımız olamaz diyenlerCHP’nin cumhurbaşkanlığı seçiminde hedefine varmasını engelleyecek , partinin hedefe ulaşmasını zorlayacaktır. Çünkü bu dağınıklılık CHP’nin hedefi olan iktidar başının cumhurbaşkanı olmasını engelleme imkanını ortadan kaldıracaktır. Bu dağınıklılık ortak aday karşısında iktidar adayının kazanmasını getirecek bir anlayış ve davranış söz konusu demektir. Bu nedenle bence CHP önce birlik ve beraberliğini sağlamalı kendi açıkladığı adayına sahip çıkıp desteklemelidir. Böyle yapmalıdır ki binbir emekle oluşturulan ortak hareket ve bunun getirisini ortak çatı başarıya ulaşabilir. Belirlenen ada cumhurbaşkanı olup mevcut rejimi değiştirebilecek belki CHP ve diğerleri muhalifler bir daha seçim ve iktidar rüyası bile göremeyeceklerdir. Tabi ki bu benim düşüncelerimdir. Anca yine de gelin görün ki eğer değişmezse bu kafa ile CHP’nin hedefine veya muhaliflerin ortak hedeflerine ulaşmaları zordur.