YALAN OLUR DA BU KADAR BÜYÜK YALAN OLMAZ Kİ…

            Başkan adaylığı Sayın Cemal Öztaylan’ın akrabalığına endeksli Sayın Şekerci konuşuyor:

            “Bandırma Belediyesi Türkiye’ nin en pahalı suyunu vatandaşa veriyor.5 yılda %300 zamla vatandaştan yaklaşık 100 trilyon su parası aldınız. Şimdi soruyorum size, bu 100 trilyon ile Bandırma’ ya ne yaptınız? Ey Mirza!!.”

            Sevgili kardeşim, yalancılık olur da bu kadarı olmaz. Sen paralardan 6 sıfırın atıldığını herhalde bilmiyorsun. Böyle afaki konuşmalarınla Bandırma halkını enayi mi zannediyorsun? Bak, ben sana işin doğrusunu söyleyeyim de belki biraz utanır, “gerçekten çok fazla atmışım” dersin.

            Bandırma Belediyesinin yıllara göre su parası tahakkuku şöyle:

            1999-11 milyon 620 bin TL

            2010-11 milyon 895 bin TL

            2011-14 milyon 109 bin TL

            2012-18 milyon 963 bin TL

            2013-18 milyon 963 bin TL

            5yıllık toplam tahsilat ise, 63 milyon 330 TL’ dir. Halbuki bu işin gerçeğini CHP’ den transfer olanlardan öğrenebilirdin.

            Gelelim bir başka sallama demecine. Hani, “bu paralarla ne yaptınız” diyorsun ya, ona cevap verelim.

            Bandırma’nın yolları yapıldı. Her yağmurda sel baskınlarından gına gelen kentimizin altyapı çalışmaları yapıldı. Herhalde ne demek olduğunu bilirsin. Yenice barajından gelen su izole hattının bir bölümü çelik borularla değiştirildi. Sahil bandı projesi tamamlama çalışmaları ve çevre giriş yolu çalışmaları yapıldı.23 adet çocuk parkı yapıldı. Sadece temeli atılan LİMAN AVM ve hiç başlanmamış Belediye Sarayı, oteli, araba galerisi, otobüs terminali inşaatları tamamlanıp halkın hizmetine sunuldu. Tekel binaları satın alındı, bir tanesi butik otel olarak kiraya verildi. En önemlisi de geçen dönemden kalan 30 milyon TL’lik borç ödendi.Su borcu olarak ne kadar ödendiğini yazmayayım, zira yazarsam dudakların uçuklar.

            Bir başka konuşmanda da, “Levent Mahallesi’nden hastaneye gitmek için iki kez ücret ödeme devri bitmeli. Bandırma’nın birçok yerinden RİNG seferlerle hastaneye ulaşma yolundaki engelleri kaldıracağız” diyorsun.

            Benim güzel kardeşim, sen herhalde Bandırma’da yaşamıyorsun. Zira Bandırma’da yaşasan, böyle bir söylemde bulunmazsın. Ben Levent Mahallesi’nde ikamet ediyorum. Yıllardan beri hastaneye gitmek için, mahallemin durağından Ulaşım A.Ş. hastane arabasına biniyorum ve hastanede iniyorum. Yani demek istiyorum ki, RİNG  seferi zaten yıllardır var.

            Çevre ile ilgili söylemlerinle çevre kirliliğinden dem vururken, sana bir şeyleri hatırlatmam gerekir. Senin müdürlüğünü yaptığın Eti Maden kurumu şehrimizin her tarafını ŞLAM deposu yaptı be kardeşim. Çevre kirletme konusunda en son konuşacak kişi sensin.

            Bazen büyükşehir olmanın avantajlarından bahsediyorsun. Balıkesir’in büyükşehir olmasıyla, Bandırma’nın il olma olasılığını ortadan kaldırdık, vergi ve harçlarda % 600’ e kadar artışlar yaparak vatandaşımızın cebine balıklama daldık diye niye minnacık doğru bir laf etmiyorsun?

            Sen müdür yardımcılığı yapmış bir kişisin. İdare-i maslahatta Belediye Başkan Yardımcıları da aşağı yukarı aynı görevi üstlenir. Yani kurumun başı ne derse o yapılır. Bu nedenle Sayın Mirza’ yı eleştirirken eleştirilerinde tutarlı olmalısın. Herhalde ne demek istediğimi anlamışsındır.

Bir konuşmanda da, “Satmadık, aldık diyorsunuz. Halbuki 1.9 milyonluk satış yaptınız…” gibi laf güzarlık yapıyorsun. Burada da hata yapıyorsun. Zira satılan birkaç küçük yer şuulu yerlerdir. Herhalde şuulu yerin ne olduğunu, satış amacının da ne olduğunu bilirsin. Sonuçta geçmiş dönem iktidarımız gibi 17 milyon TL’ lik satış yapılmadı.

            Sohbetimize burada ara verirken, yalancılığın günahların en büyüklerinden biri olduğunu hatırlatmak istiyorum.

            Esen kalın.