SÖZÜMÜZ TESTİNİN ÇATLADIĞINI GÖREMEYENLERİNDİR(2)

AKP’nin ve MHP’nin oylarıyla apar topar meclisten geçirilen sözde sivil Anayasa” taslağına göre, halk oylaması ile seçilecek Cumhurbaşkanı’nın  “YARGILAMA” konusu ortadan kalkıyor “Yüce Divan böylece tarih oluyor. birinci bölümde açıkladığım gibi bütün yetkilerin elinde bulunduran Cumhurbaşkanı’nın hiçbir konuda denetlenememesi ne kadar doğrudur. Bu durum, padişahlık veya bir başka anlamda tek adamlık değil de nedir? Böyle bir idari mekanizma da, bunun adına Cumhuriyet denilebilir mi ?

Seçilecek olan Cumhurbaşkanı’na tüm bakanları içeriden veya dışarıdan atama yetkisi veriliyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi bu duruma yine yetkisiz bir meclis durumuna düşüyor.  Amerika Birleşik Devletlerinde başkanlık sistemi olmasına rağmen, başkanın kongreye karşı sorumluluğu var. başkan çoğu konuda kongre tarafından denetlenebiliyor.

Şimdi bizde ki durum ile Amerika Birleşik Devletlerinde ki  durumu kısaca değerlendirin. Sonra da, bizde ki sistemin adını koyun. Ben kolaylık olsun diye, “ bu sistem tek adamlık değil de nedir?  Diye sormak istiyorum. Bu anayasa’ya “Evet” diyebileceklere birkaç sözüm daha var.

14 yıldan beri ülkeyi tek başına yöneten bir iktidar neden korkuyor ki böyle bir Anayasa değişikliğine gidiyor? Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olan bu zaman şeridine, 1850’lerin iktidarı Demokrat Partinin kurduğu “ vatan cephesi” gibi, ülke insanını cepheleşmeye itmenin ne âlemi var. ? evet beyler. Biraz aklı- selim düşünelim. Eğer bir ülkede hiç yokken getirilmek istenen böyle anti demokratik bir anayasa’nın getirimleri T.C ‘yi  bile hazmedemeyenlerin, yasama, yürütme organlarını tek kişide toplanmasını istemelerinin sonucunu hale düşünün…

Sözümüz birinci bölümde olduğu gibi testinin çatladığını göremeyenlere, testinin kırılacağını anlayıp da, sesini çıkarmayanlaradır.

                               Esen kalın.