SERZENİŞ

İnsanın yapmaya elinin varmadığı işler, ya da insanın yazmaya elinin varmadığı yazılar vardır. İşte bu yazı da onlardan biridir.

Devekuşu politikası, işe yarayan bir politika değildir. Politikada yaşanan olayları, başını kuma sokup, bir süre görmemek mümkün gözükse de, sonuna kadar görmemek mümkün değildir. Bugüne kadar yazmadık ama gerek görmediğimizden değil, belki bazı değişimler olur, belki “demokrasi” denilen şeyin uygulamaya konulur beklentisi içinde olduğumuzdandır.

Hele giden “demokrasi” ise, bunun üzerine tartışma yapmak, konuyu gündemde tutmak artık bizler için de mubahtır.

Kimse kırılmasın, kimse yanlış anlamasın, eğer CHP gibi bir partinin kendi içinde demokratik yapılanmayı uygulamamasını hiç kimse hazmedemez.

Demokrasiyi getiren, demokrasi sözcüğünü diline pelesenk eden, demokrasi havarisi geçinen Sayın Kılıçdaroğlu’nun önümüzdeki seçimlerde milletvekili adaylarına merkez yoklaması ile yapılacağı söylemlerine, “artık dur” deme zamanı gelmedi mi?

Merkez yoklaması ile, veya kontenjan ucubesi dediğimiz bir yolla belirlenen adayların, sonradan partinin başına bela olmalarından da mı ders alınamadı?

Bu konuda örnek vermek istemiyorum. Gelinen nokta, girilen çıkmaz ortada. Ne o yadırgadınız mı ?

Kusura bakmayın dedik ya. Artık, bazı şeylerin âmâsı maması yok. Demokrasiyi kendi partisinde uygulamayanların, demokrasiden bahsetmeye hakkı yoktur.

Sosyal Demokrasinin evrensel ilkelerini hayata geçirmeyenlerin, “Ben sosyal Demokratım” demeye de hakları yoktur. Yenilen takımın mızıkçılık yapması gibi her seçim mağlubiyetinde bahaneler uydurma zamanı bitmiştir.

CHP’nin ana ilkelerinden taviz vere vere ensesi kalın şamar oğlanına döndük! Artık şapkayı önümüze koyup düşünmeliyiz. Zira CHP bir tabah partisi değildir. CHP’nin diğer partilerden farklı olması gerekir. Bu nedenle, söylemek istediğimiz tek bir şey var. O da, önümüzdeki seçimlerde “ÖN SEÇİM” uygulamasının hayata geçirilmesidir.

Ben bireyim arkadaş. Ben parti başkanının değil, kendi milletvekilimi kendim seçmeliyim. Seçmenine, parti üyesine güvenme zamanı gelmedi mi?

Eğer güvenilmiyorsa, demokrasiden bahsetmek lafgüzarlılıktır. Kusura bakmayın ama ben kapı kulu değilim.

Esen Kalın.