ÖNCE KÂR DEĞİL, ÖNCE İNSAN

Kapitalizm denilen sistemin çarkları dönüyor. Çarkı döndüren insanoğlunun, daha doğrusu üç-beş insanın kafasının içerisinde; “Daha çok iste!” diyen, “Kazan! Kazan!” diye bağırıp duran, “Diğer insanları ezip geç, sömür…” diye bağıran nedir acaba?

Sorunun yanıtı basittir.

SİSTEM…

***

Sizler hiç KENSARO WİWA diye bir ismi duydunuz mu? Nijeryalı bir şairdir kendisi. Enteresan bir adamdır. 1990’lı yılların çevreye verdiği zararları kirlilikleri önlemek amacıyla halkı harekete geçiriyor. Eylem üzerine, eylem…

Peki, sonra?

Sonra, memleketteki sisteme karşı çıkan sermaye sınıfının işini bozmaya yeltenen Bay WİWA’nın ipi çekilir…

Evet, wiwa 1995 yılında, sistemin çevre kirliliği uygulamalarına karşı çıktığı için cezalandırılıyor.

Ve olay, her zaman olduğu gibi, devletin bilmem ne arşivlerinde karşı çıktığı, falan şirket ile “bağlantılı” gibi, yuvarlak bir kaç sözcükle dosya kapatılır…

***

“Sistem” diye verilen bu olayın içinde insan vardır. Bu insanlar, ensesi kalın, göbeği şiş, kesesi dolu olanlardır. Daha çok kazanmak, daha çok sömürmek için göstermelik olarak kendi kurdukları “Sistemi” suçlu gibi gösterirken, kazanmanın verdiği hırsla, diğer insanların sağlığıyla oynamaktadırlar. Maalesef, bir taraftan insanlarımıza aş-iş aldatmacılığı altında, kendimize rant sağlama hesapları ile çevremizi yaşanmaz hale getiriyoruz.

Bölgemizdeki Kaz Dağları’nın durumu ortada. Bölgemizde Bağfaş ve Etibor AŞ’nin çevreye verdiği zararları herkes biliyor ve görüyor ama ne yazık ki bir avuç çevrecinin verdiği mücadele mevcut sistem karşısında yetersiz kalıyor.

İşin garip yönü, ülkemizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı var, çevre kirliliği ile ilgili yaptırımlara göz mü yumuyor?

Beyler, bu kent hepimizin. Sağlığımız açısından, çocuklarımızın geleceği açısından, çevre kirliliği yaratacak tüm oluşumlara duyarlı olmak hepimizin görevi olmalıdır.

Dünya çevre örgütlerinin sloganı bizim de sloganımız olsun.

ÖNCE KÂR DEĞİL, ÖNCE İNSAN…