Adı: Namus
Soyada: Ahlak
Babasının Adı: Doğruluk
Anasının Adı: Erdem
Velhasıl tüm kimlik bilgilerini doldurup, iş için geldiğini koltuktaki adama söyler. ,
Koltuk sahibi olan muhterem gözlüklerinin üzerinden bakarak:
“Çok ilginç bir kişiliğiniz var. Ne yazıkki size göre işimiz yok…”
Namus boynunu bükerek, niye işe alınmadığını öğrenmek ister:
“Neden?”
“Bizim namusa ihtiyacımız yok“
“Nasıl olur?”
“Çünkü bizim namus servisimiz var”
Namus, olamaz falan deyince gözlüklü koltuk sahibi birilerine işaret ederek,Namusuofisin 8. katına götürülmesini söyler.
Asansöre binip görevli ile birlikte 8. kattaki namus servisine varırlar. Maroken koltukta yine birileri oturmaktadır. Namus niçin geldiğini söyleyince, şirketin namusu şöyle der:
“Ben bu şirketin namusluyum. Ay başında paramı alırım, otururum. Yalnız şirketin attığı kazıklardan canı burnuna gelen bir yurttaş “yahu sizde hiç namus yok mu?”diye bağırınca ona görünürüm. Şirkete ilişkin yolsuzluk ve kaçakçılık iddiaları ile ilgilenip gereğini yaparım. Bu çalışma düzeni şirketin de işine geliyor.Çünkü maliyet ve rantabilite hesapları yapılmıştır. Şirkette namuslu çalışacağına, bir namus servisi kurmak daha ucuza geliyor.”
Namus şaşırmıştı;İzin istedi, vurdu kendini sokaklara… O gün bugün işsiz dolaşıyor. Belki belediyede çalışan emeklilerin işten çıkarılmasını beklemektedir. Kim bilir belki de açlıktan ölmüştür!
İlhan Selçuk’un “Namusa Ne Oldu?”yazısından bir bölümü biraz değiştirerek ve de kısaltarak sizlere aktarmaya çalıştım. Sizlerde, “Kıssadan hisse” diyerek yazımızın kıssasını kendinize göre çıkarabilirsiniz.
Esen kalın.