KISSADAN HİSSE (BEN KIZARIM EFENDİM!)

Gemi demir almış, üç tayfa kaptanla kavga edip ayrılmışlar. Kaptana tayfa lazım. Rıhtımın kenarında oturup, ayaklarını denize sallandıran üç kişi görmüş, haber göndermiş:

• Eğer işleri yoksa gelip tayfa olsunlar!

Üçü de işsiz güçsüz takımından, davet alınca hemen kabul etmişler.

Gemi açılmış, karadan epey uzaklaşınca kaptan yeni tayfaları çağırmış:

• Gelin bakalım buraya, siz ne iş yaparsınız?

Biri öne çıkmış:

• Ben çok iyi görürüm!
• Neyi görürsün?

Adam elini kaşlarının üstüne koyarak, başı sonu görünmeyen denizde bakmış ve anlatmış:

• Karşıda Hint padişahının sarayı var. Sarayın üçüncü katında soldan ikinci pencere açık. Padişahın kızı elindeki altın iğne ve atlas yorgana ipek ibrişimle nakış işliyor…

Kaptan “La havle” deyip öbürüne dönmüş

• Sen ne iş yaparsın?
• Ben çok iyi duyarım!
• Neyi duyarsın?
• Hani biraz önce arkadaşım hint padişahının sarayında altın iğne ile atlas yorgana nakış işleyen padişahın kızını gördü ya…

Adam elini kulağına götürmüş:

• Tamam duydum!
• Neyi duydun?
• Padişahın kızı var ya! Hani altın iğne ile nakış işleyen…
• Evet ne olmuş ona? Yoksa şarkı mı söylüyor?
• Yok efendim, elindeki o altın iğne atlas üzerine düştü ve tınn diye bir ses çıkardı. İşte onu duydum.

Kaptan hırsından herifleri denize atacak da bir de üçüncüye sorayım demiş:

• Sen ne iş yaparsın?
• Ben kızarım efendim!
• Neye kızarsın yahu?
• Bunlar gibi yalan söyleyenlere efendim.

Kıssadan hisse işte.

Herkes anketçi. Herkes anket sonuçlarında kendi sevdiği aday adayını birinci ilan edince siz olsanız kızmaz mısınız?

            Ben kızarım efendim! Kıssadan hisse canım hemen alınmayın!