Bektaşiye sormuşlar:
Şaşırmışlar:
Kıssadan hisse…
Tıpkı bizim Maliye Bakanının enflasyonu küçülttüğünü gibi…
***
Mahallenin camisine cahil bir imam vermişler, hem cahil, hem de softaymış, okuyup yazması olduğu bile şüpheliymiş…
Cemaat, Bektaşi’yi kadıya göndermiş, “Git şunun cehaletini anlat!” diye.
Bektaşi, kadının makamına varmış, içeri girmiş:
Kadı başını kaldırıp, bön bön Bektaşi’ye bakmış, cebinden bir kağıt çıkarıp, heceleye heceleye okumuş:
Bektaşi, kadının imamdan beter olduğunu, aleykümselamı bile ancak okuyup söyleyebildiğini anlayınca vazgeçmiş:
Kıssadan hisse…
Lütfen boşu boşuna zahmet edip bazılarına bazı şeyleri anlatmaya kalkışmayınız…
Mesela, Belediye Başkanının başarılı olduğu alanları anlatmak gibi…
***
Neyse bu kadar kıssadan hisse yeter deyip Orhan Veli’nin bir dörtlüğü ile kapatalım bugünkü sohbeti.
“Karışık bir iş vesselam
Deli dolu yazar kalem.
Yazdığı da ne? Bir sürü
İpe sapa gelmez kelam.”
İşte olduu!
Hepinize EFHARİSTO
(Bu da teşekkürün Yunancası… Yanlış anlaşılmasın, yazımı okuduğunuz için beya…)