Köylünün biri kırlarda otlamaya saldığı eşeğini almaya gidince eşeğini bulamamış…
Akşama kadar dağ tepe, ova bayır aramış durmuş eşeğini…Yok, yok, yok eşek.
Derken gece olmuş. Dolaşmaktan ayaklarına kara sualr inen köylü rastladığı bir hana girmiş.
Hancı bir oda açmış köylüye. Odada bir karyola, bir masa, bir sürahi, iki iskemle varmış…
Hep yerde yattığı için hiç karyola görmemiş olan köylü karyolanın altına yatılacağını sanmış ve girip uzanmış çevresi örtülü karyolanın altına.
Bir süre sonra yeni evli bir çift gelmiş hana…
Hancının yardımcısı köylünün yattığı odanın kapısını açmış içeriyi boş görünce çiftleri buyur etmiş odaya…
Çiftler soyunup dökünüp girmişler yatağa…
Genç koca karısına, “Senin gözlerinde bütün dünyayı görüyorum” diyormuş. Yatağın altındaki köylü kulak vermeye başlamış söylenenlere. Genç koca tekrar edip duruyormuş:
Köylü dayanamayıp bağırmış karyolanın altından:
Kıssadan hisse.
Şayet köylünün yerinde bizim iktidar siyasetçilerinden biri olsa herhalde şöyle bağıracaktı:
Benim kıssadan hissem böyle olur. Sizler istediğiniz gibi kıssadan hisse çıkarabilirsiniz.
Şimdilik bana eyvallah.