KISSADAN HİSSE…

KISSADAN HİSSE…

            Her gece uykusunda yatağına işemekten yakınan genç bir adam bir dostuyla karşılaşmış. Dostu:

            - Nasıl oldun bari biraz iyileşebildin mi yoksa yine her gece uykunda kaçırıyor musun yatağa?

            Genç adam:

-Çok çok daha iyiyim şimdi uzun süreden beri denemediğim çare başvurmadığım kapı kalmamıştı. Nihayet bir psikiyatra gittim. Allah razı olsun ondan sorunumu hemen halletti.

Dostu:

-Demek geceleri yatağa işemen bitti öyle mi?

-Yok hayır bitmedi ama şimdi artık bunula iftihar ediyor, övünüyor ve gurur duyuyorum!

Kıssadan hisse…

Hükümet kurma çalışmaları aşamasında koalisyona hayır diyenlerle oyları düştüğü halde koalisyon çalışmalarında horoz kesilen parti liderlerine yakıştırılabilecek bir fıkra işte.

*** ***

İhsan Sabri Çağlayangil Milliyetçi Çin’i ziyaret eder. Çinliler bizimkine muhalefet liderini tanıtmak istemişler. Yalnız, Çin Muhalefet Lideri hasta olduğu için Çağlayangil ziyareti hastanede yapacaktır.

Çağlayangil yatmakta olan liderin odasına alınır. “Geçmiş olsun. ”der. Hasta lider İngilizce “Teşekkür ederim.” der.  Çağlayangil hastanın sesini daha iyi duyabilmek için yaklaşınca adam başlar bağırmaya:

            -Çan nidi çau çun, yan çiçi guan şan, çi gui sui!

            Çağlayangil bir şey anlamamış ama adam bağırmakta devam:

            -Çan nidi çau çun, yan çiçi guan şan, çi gui sui!

            Çağlayangil bir mana verememiş!

            Adamın sesi giderek yavaşlamakta ve anlaşılmaz hale gelmekte:

            -Çan nidi cau cun yan ç içi…

            Çan nidi cau çun…

Çan nidi cau…

Çan nidi…

Çan…

Ve adamın başı yana düşmüş!

Çağlayangil odadan çıkmış çok üzgün:

-Maalesef muhalefet liderinizi kaybettiniz son nefesini verdi.

Çinliler hayret etmemişler:

-Biliyorduk zaten!

Çağlayangil başsağlığı dilemiş:

-Ölmeden önce son sözünü bana söyledi, onu size aktarayım:

-Çan nidi cau çun, yan çiçi guan şan, çi gui sui!

Çinliler sapsarı kesilmişler.

-Eyvah!

Çağlayangil şaşırmış:

-Ne oldu?

Adamın son sözünü Türkçeye çevirmişler:

-Oksijen hortumuna basıyorsun, ayağını kaldır, boğuluyorum.

*** ***

-Biz Hasan Pulur hocamın köşesinden eski bir anıyı size aktardık. Sizler istediğiniz gibi yorumlayıp kıssadan hisse çıkarabilirsiniz. Bu bir fıkralaşmış anıdır. Doğrudur, yanlıştır tartışması bizim dışımızda…

Dedik ya biz sadece yazımızla birilerine gönderme yaptık yorum sizlere kalmış…

Esen kalın.