Asrın lideri mehter takımı benzeri bir düşünce sistemi ile , hür düşündü ,pir düşündü ,”gideceğim ,daha karar vermedim…” falan filan derken , “davete gitmek bizlerde adettir !” diyerek Trump’u ziyarete gitti.
Trump , sayın Cumhurbaşkanımızı merasimle karşıladı . Hepimiz , Türk milleti adına gurur duyduk ! O kadar gururlandık ki, Turmp ‘un ; “Cumhurbaşkanı ile dostuz. Uzun zamandandır dostuz . ilk günden beri dostuz . Birbirimizi çok iyi anlıyoruz …”demesi bir Türk vatandaşı olarak gözlerimizi yaşarttı !
Bir saat on beş dakika süren görüşmelerden sonra 20 milyarlık ticaret hacmimizi yüz milyar dolara çıkarmamız gerekir demesini duyan ,ABD temsilciler meclisi üyeleri hasetliklerinden çatladılar !
Ben şu Rahmi Turan ‘ı da bir türlü anlayamıyorum ! Trump 5400 konusunda endişelenmiş ! Adam , bizden korkmaya başlamış ,bu nedenle de memleketimizde beslemeye çektiğimiz işidliler nedeniyle teşekkür etmişken ; “Kendi kendimizi aldatmayalım. Bu kahramanlık havalarını bırakıp , artık acı gerçeklerle yüzleşmemiz gerekiyor ” diyor. Vallahi seni kınamak gerekiyor!
Yok, kardeşim bu kadarda muhalefetlik olmaz ki bak; sayın Bahçeli’ye bir taraftan “ABD gururmuzla oynadı “ derken , diğer taraftan mektup olayında Cumhurbaşkanızı eleştiren sayın Kılıçdaroğlu’na “ABD’nin sesi, terör örgütlerinin nefesi …”diye eleştirerek kimi ne zaman eleştireceğini bilememenin çaresizliği içerisinde olması kamu oyunda gülmelere, ABD temsilciler meclisinde alkışlara neden oldu !
Şu Akşener’e de çok kızıyorum !
Ne diyor?
“O mektupları Trupm’un yüzüne çarpmazsan…” vallahi ayıp yahu böyle mehalefetlik olmaz ! İnsan misafir gittiği hane sahibine bu şekilde davranabilir mi? Olmaz, olmaaz ! Bu işin kibarcası , hazırlanan görüşme dosyasını içerisine mektupları koyarak takdim etmek !
Ve günlerden beri gidecek gitmeyecek şeklinde , papatya falına benzeyen gündem aynen şöyle kapandı :
Görüşüldü ,görüşüldü , görüşüldü …