BÜYÜYÜNCE NE OLACAKSIN?

Öğretmen bir gün sınıfa girer ve ders başlamadan önce ilkokul öğretmenlerinin ilk günlerde, “okula ısındırma hareketi” dedikleri eylemi uygulamaya başlar.

Önce şu soruyu sorar:

“Çocuklar söyleyin bakalım büyünce ve de okulu bitirince ne olacaksın?”

Çocuklar cevap vermeye başlarlar. Öğrencilerin verdiği cevaplar farklı farklıdır. Hepsinin farklı hayalleri vardır. Kimisi öğretmen, kimisi doktor, bazısı avukat, bazıları mühendis olmak ister.

Sıra sınıfın en sessiz, en tembel öğrencisine gelmiştir. Elini kaldırır ve, “öğretmenim, ben büyüyünce Türkiye’yi yöneten kişi olacağım” der.

Sınıfta herkes dalga geçer tabi. Kimse inanmaz onun hayallerine ulaşacağına. Belki sizlerde bu yazımı okuduğunuzda, “Hadi canım sen de” diyecek, belki de bazılarınız o cevabı veren sessiz çocuğun adını merak edeceksiniz.

O sessiz ve sınıfın tembel çocuğunun adı Mesut Yılmaz’dır. Evet evet, Mesut Yılmaz’dır. Sonuçta hayallerine ulaşan bildiğimiz bir zamanlar başbakanlık yapmış, eski başbakanlardan Mesut Yılmaz. Evet, bu vesileyle rahmetli Mesut Yılmaz’ı saygıyla anıyor, Allah’ın rahmeti üzerine olsun diyerek, sohbetimize devam ediyorum.

Gerçek bir başarı öyküsünden yaptığım alıntıdan da görüldüğü gibi, insanın başarıya ulaşması, ona inanmakta gizlidir. Çevrenizdekiler size inanmayabilir veya hedefinizden şaşmamıza neden olacak olaylarla karşılaşabilir, bir sürü engel çıkabilir, siz yılmadan kendinize güvenip, hedefinize varmanın inancını taşımalısınız.

Paulo COELHO’nun da dediği gibi “Gideceğin yoldan eminsen, engeller; dinlenme noktan olmaktan öteye gidemez.”

Evet, bugün sizleri Serkan Şengül’ün “Küçük düşünmek Eşşekliktir” adlı kitabından “Büyüyünce ne olacaksın?” öyküsü ile buluşturdum. İşi uzatmak için ufak tefek ilaveler yaptım ama, bu kadar kusur herhalde af olunur diyerek, şimdilik

ESEN KALIN.