BU KADAR LAYLAYLOMLUK, ANLAYAMADIM GİTTİ!

Meşhur hikayedir. Ve bu hikaye ülkelerin ekonomik durumları ne zaman çıkmaza girse, bizim yazar takımı hemen bu hikayeye sarılır.

Efendim, israf yüzünden hazine tamtakır kalır. İşte hazinesi tamtakır kalan o ülkenin padişahı, saray veznedara “Vergileri arttırın” emri verir.

Vergiler, emir gereği arttırılır. Padişah bir hafta sonra vezirlerine, “Tebdili kıyafetle halkın arasında dolaşın bakın bakayım vergilere alışmışlar mı?” der.

Vezirler, çarşıyı pazarı dolaşıp gelirler. Padişaha, “Halkımızın suratı asık Hünkarım, canları çok sıkkın ama işlerine güçlerine devam ediyorlar.” demişler.

Padişah, “Ala” demiş. Alışırlar, vergileri biraz daha arttırın.”

Vergileri yine arttırmışlar.

Bir hafta sonra yine tebdili kıyafet yaparak halkın nabzını tutmuşlar. Sonuçta, padişaha rapor vermişler.

“Çarşıda pazarda yangın var hünkarım” demişler, “Alışveriş bıçak gibi kesilmiş, halk barut fıçısı gibi, söyleniyor, suratlarından düşen bin parça, galiba çok yüklendik.”

Padişah, “Alışırlar, endişe etmeyin, vergileri biraz daha arttırın.”

Yine arttırmışlar.

Bir hafta sonra yine halkın arasında dolaşıp, bu defa saraya büyük bir hayretle gelmişler, “Gözlerimize inanamadık hünkarım” demişler. “Herkes gayet neşeli, gülüyorlar, hatta sokaklarda dans ediyorlar, birbirlerine alkışla tempo tutuyorlar, şarkılar türküler gırla gidiyor.”

Padişah ayağa fırlamış tahtından, “Aman orda durun” demiş… “Umursamaz hale geldilerse hayra alamet değildir, derhal vergileri indirin!”

Bu hikayeyi niye anlattım?

35 yıldır köşe yazarlığı yapıyorum, ülkedeki ekonomik gidişatın bu kadar bozuk olduğu ve insanlarımızın geçinebilme endeksinin açlık sınırının altına düştüğü bu zaman diliminde, paramızın pul olduğu bu dönemde, bayram sonu gelecek zam yağmurunu bile bile, halkımızın yaşantısına bakıyorsun, sanki ülkede her şey tıkırında, onlar kredi kartları ile hikayemizde olduğu gibi neredeyse “dum dum kurşunu” türküsü ile bile halay çekip, horon tepecekler…

Şimdi yukarıdaki hikayeyi neden anlattığımı anlamışsınızdır. Hikayenin vezirleri gibi hayretler içindeyim… bu kadar laylaylomluk, anlayamadım gitti…