BU KADAR KUSUR “KADI KIZINDA DA OLUR” DERLER!

            Yerel seçime yaklaşıldıkça, partilerde aday adayları da netleşmeye başladı. Artık, köşe başlarında olsun kahvehanelerde olsun, çoğu sohbetlerin konusu yerel seçimlerdir.

            Geçen gün birkaç dost oturmuş laflıyorduk. Her ne kadar buna sohbet denilse de aslında dedikodudur. Dedikoduyu kadınlara yakıştıran erkekler dedikodunun alasını yaparlar.

            Hangi başkan aday adayını ortaya atsak, o kendi adayının dışında olanı asla kabullenmez. Büyükşehir olmasının zorluğu karşısında bazı yatırımların yapılamadığından dem vursak, o yine dediğim dedik çaldığım düdük anlayışından vazgeçmez.

            Parti üyeliğini menfaat kazanma olarak düşündüğü için  iş verilme konusunda yardımcı olmadıklarından şimdiki başkana ateş püskürüyor, hatta “oy kullanmayacağım” diyerek parti üyesi olmanın negatif görüntüsünü sergiliyor…

            Ona, parti üyeliğinin böyle olmadığını, akılcı düşünmesi gerektiğini, herkesin hataları olabileceğini, düşmansı hislerden uzaklaşarak bardağın dolu tarafına bakmanın erdemlilik olduğunu anlatmaya çalıştık.

            Sonuçta işi tatlıya bağlamak için, “kadı kızında bile kusur bulunur” diyerek dedikodu kokan sohbetimize bir hikaye ile devam edelim:

            Adam çirkin bir kızla evlenmiş. Arkadaşları, “Bu çirkin kızı da nereden buldun?” demişler. O da, “Huyu güzel olsun!” demiş…

            Başlamışlar sıralamaya:

            “Bir gözü de iyi görmüyor!”

            “Daha iyi her şeyi görmez!”

            “Ayağı da biraz aksak!”

            “Daha iyi ya, sokak sokak dolaşmaz!”

            “Peki kamburuna ne diyeceksin?”

            Adam, insaf diye ellerini açmış:

            “ O kadar kusur kadı kızında da olur beya!”

            Böyle bir ironi yaparak son noktayı koydum. Keşke, birilerini eleştirirken  kendimiz için de öz eleştiri yapabilsek…

            Esen kalın.