Günümüzde politikacılara laf söylemek ne haddimize, adamları biz seçmiyoruz ki, partinin başına çöreklenen neden tek adamlar seçiyor. Bu nedenle onların denizli horozu gibi ötmeleri…
Her gün görüyorsunuz, dinliyorsunuz, seyrediyorsunuz, bu yetmedi sosyal medyadan sakıntı verecek kadar mesaj alıyorsunuz.
Alimallah, utanmasalar “Ayakyoluna gidiyorum!” diye, onu bile size mesajlayacaklar!
Eee, reklamın kötüsü olmaz derler. Yıllar hiç anlamadan geçiverir ve tekrar seçim geliverir. Hazır bir koltuk bulmuşken, devlet hazinesinden geçimli hale gelmişken her türlü şaklabanlığı yapmayacak da ne yapacak? Zaten yazanlar yazıyor, çizenler çiziyor, seyrettirenler yeteri kadar seyrettiriyor, söyletenler yettiğinden fazla söyletiyor.
Bize laf mı kaldı ki, onlar hakkında ahkam keseceğiz…
Politika bu!
Ne demiş Kazak Abdal:
Ormanda büyüyen adam azgını
Çarşıda pazarda insan beğenmez
Medrese kaçkını softa bozgunu
Selam vermeye devrişan beğenmez.
Alemi taneder yanına varsan,
Seni yanıltır bir mesele sorsan
Bir cim çıkmaz eğer karnını yarsan
Camiye gelir de erken beğenmez.
Anladınız mı şimdi niçin politikacılara ve politikadan uzak durmaya çalıştığımızı…
Hele hele bu seçilmişler iktidarda ise, onlardan uzak durmak babayiğitliktir. İşin şakası yok, dilin kemiği yok, kaçırıverirsin ağzından bir şeyler, Alimallah kök söktürürler adama…
İyisi mi biz bakalım hikayatımıza…
Adam yol yıllarca Arabistan’da kalmış. Orada bir fabrikanın müdürüymüş. Her akşam fabrikanın önünden bir arap geçermiş, önce kendisi arkada dört karısı.
Fabrika müdürünün başka ülkeye tayini çıkmış. Arabadan uzun yıllar geçmiş, İsrail-Arap Savaşı patlamış. Adam yine aynı fabrikaya tayin edilmiş. Geldiğinin ertesi günü bakmış, yine aynı arap dört karıyla fabrikanın önünden geçiyor. Bu sefer kadınlar önde, arap arkada. Arabı yakalamış:
“Yahu tebrik ederim. Sen de büyük ilerleme var!”
Arap şaşkın, sormuş:
“Hayrola, ne olmuş?”
Daha ne olsun! Artık kadınların önde yürütüyorsun
Arap gülmüş:
“Yok yahu, yanlış anlama, Yahudiler bizim yola mayın döşediler de…”
Esen kalın.