ATATÜRK TEK ADAMLIĞA KARŞIYDI

            Atatürk, kendisinin “BAŞKAN” olmasını isteyenlere 2 Ekim 1930 tarihli konuşmasına şöyle hitap etmiştir:

            “Amerikan sistemini (başkanlık) memleketimizde uygulamayı hiç hatırıma getirmedim. Sistemsiz ve kanunsuz biçimde Cumhurbaşkanlığıyla başbakanlığı birleştirmeyi asla düşünmedim ve düşünecek adam olmadığım bütün milletçe malumdur zannederim.”

            Kendisine yapılan “Halifelik” ve partisinin “sürekli reisliği” tekliflerini de aynı gerekçelerle reddetmiştir.

            “Tek adamlık” tekliflerini “gülünç” bulmuş ve şöyle konuşmuştur:

            “Şaşarım o efendilerin perişan akıllarına! Hep biliyoruz ki memleketimizin başına gelen felaketlerin çoğu şahsi idareden gelmiştir. Bu kadar  geri kalmamızın başlıca nedenlerinden biri de odur. Biz öteden beri böyle bir idareyi bertaraf etmek için mücadele ettik. Şimdi nasıl olur da benim ayrı yoldan gitmekliğim, yeniden devlet hayatında, tarafımdan böyle bir çığır açılması istenebilir.”

            Kısacası, Atatürk “tek adamlığa” karşı çıkmış, “tek adamlığın” diktatörlüğe yol açacak bir girişim olabileceğini vurgulamıştır.

            24 Haziran seçimlerini bu yönüyle irdelemek gerekir. Sonuçta, 24 Haziran seçimleri “tek adamlılığa, tüm yetkilerin bir kişide toplanmasının” seçimi olacaktır.

            Ya parlamenter sistem ya da diktatörlük tercih sizlerindir.

Kaynakça: Hasan Rıza Soyak (Atatürk’ten Hatıralar