güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

BEKLENTİYE GİRMEK

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

         Akşam vakti sobada pişen kestaneler önümüzde, çay bardaklarının duyulan sesi ile koyu bir sohbet etmenin hazzı bana sunulan en güzel ikramdı. Kendime, sohbet etmenin keyfini yaşamayı hissettiğimi itiraf etmiş, muhabbete olan özlemimi orada daha iyi anlamış ve ortamın vermiş olduğu huzuru bütün hücrelerimde hissetmiştim. Bu bana yaşadığım bir anımı anımsatmıştı.  O zamanlar çok toy, asi, bir o kadar da mücadeleci kişiliğe sahip ruhum; ulaşmak istediği her ne varsa bütün zorluk ve engellere rağmen, korkusuzca, üzerine giderek aşardı.  Ağabeyime her defasında o soruyu yöneltmekten kendimi alıkoyamıyor, her defasında aynı cevabı alıyor ve buna bir mana veremiyordum.

Ağabeyim sadece bir cümle kuruyordu. “Hiçbir şey için beklentiye girme!” Ne kadar doğru söylemiş! Bu cümle içinde birçok anlam yüklü olduğu düşüncesi zihnimde geziniyor, dilime dolanıyordu. Ne anlatmak istediği konusundaki düşünceler her yanımı sarıyor, algılamıyor ve anlayamıyordum. O gün hayatıma çok anlamlar yüklemişti.

Gerçeği söylemek gerekirse; ona çok kızıyordum. Yıllar önce sadece bir cümle ile birçok şey anlatmaya çalışmasına anlam veremiyordum. Fakat yıllar sonra o bir cümle ile ne kadar derin şeyler anlatmış şimdi anlıyorum. Mücadele içinde hayata devam eden ruhum; asla pes etmeyen, çaba sarf eden bir kişiliğe doğru yol alıyordu. Lakin bunu sadece ağabeyim görüyor ve tek bir cümle ile anlatmaya çalışıyordu. O gün ettiğimiz muhabbet deminde demlenmiş ve bazı kararlar almıştım. Fırtınadan kopmuş kasırgalarla hayatıma devam etmemem ve bir yön vermem gerekli olduğu kanısına varmıştım. Belki de asi ruhum beni ele geçiriyordu.

  O gün babam bize bazı nasihatler ederken sessizce ona odaklanmıştık.  “Evlatlarım!” diye hitap ediyor ve diyordu ki: “Siz dilerseniz, hayatınızda ne olursa olsun önünüze serilir. Yeter ki umudunuzu kaybetmeyin. Zannetmeyin ki, hayatınız her daim yolunda olacak. Siz mücadele ederek yaşam tarzınızı belirlerseniz, birçok yolda ilerleyebilirsiniz. Olmayan herhangi bir şey de pes etmek asla doğru değil! Bunun yerine savaşmalısınız. Mesela, her şeyden bir ders çıkarmalı, ona göre ilerlemelisiniz. Hayat kısa yavrularım, fani dünyada kırmak, kırılmak, üzmek, üzülmek için mi varız? Bir karışım dozunda olmalı her şey. Kıvamında yani, fazlası zarar. Elbette günün birinde hepimiz göçüp gideceğiz.  Anlattıklarım kulağınıza küpe olsun.” Babam beni ilk defa şaşırtmıştı. Kendimi sorgulamama sebep olmuştu. Ne garip! Hayatın engebeli yollarında ilerlemeyi bilmeden, yaşamıma devam etmemeliyim demiştim.

             Bazen hayatımız bir harabe gibi olabilir ve bir anda hüzün yaprakları eteklerimizden tek tek dökülebilir. Gözlerinizden damla damla yaşlar akar gider. Bir çare ararsınız ama bulamayabilirsiniz.

            Beklemeyi bilmeliyiz. Hayatın bize neler sunacağını bilemeyiz, bunu yaşayarak göreceğiz öyle değil mi?  Biz elimizden geleni yapar, başarmak için çabalarız. Önümüze hedef koyar, ona göre hareket ederiz. Peki, düşünce kalkmayı başarabildik mi? Sabredene, azimle çalışana tüm yollar açıktır. Ama bunu bilen, anlayan az bulunur. Kimseden bir şey beklemeyin, önünüze örülen duvarları tırmanarak aşmalısınız. Daha doğrusu yolunuz ne kadar uzun olursa olsun o yolda yürümelisiniz. Bazen tökezlersiniz ama bu sizi korkutmasın! Aksine daha çok iradeli olmalısınız. Boğulmayı değil yüzmeyi, yürümeyi değil koşmayı tercih etmelisiniz. Başkalarının sizi keşfetmesini beklemeyin, sizi yarı yolda bırakana asla güvenmeyin. Yaşadığınız olaylardan ders çıkarmalısınız ki, hayata daha sıkı asılasınız. Bunu beklentiye girmeden tek başınıza gerçekleştirmelisiniz. Önünüzdeki yolda attığınız her adıma dikkat ederek ilerlemeli, sakin ve sabırlı olmalısınız.  

                                                 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.