güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

"Mutluluğun Sırrı Beklentisizlik"

Yazının Giriş Tarihi: 14.12.2023 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.12.2023 18:10

Mutluluğun sırrı beklentisizlik. Neden? Çünkü beklemezsen mutsuz olmazsın. Evet size bunun çok düz mantık geldiğine eminim. Ama gerçekten mutluluğun çok düz mantık bir formülü var. Mutlu olmak sandığınız kadar ulaşılması zor, karmaşık yollardan gidilen bir yolculuk değil. Ayrıca  mutluluğun ne olduğu, mutluluğun çok gerekli olup olmadığı, hep mutlu olmak zorunda mıyız ya da nasıl mutlu oluruz ya da biz mutluluğu birilerine, şartlara, olaylara, kişilere bağlı mı yaşamalıyız, yoksa kendimiz bu kaynağı kullanarak kendimizi mi mutlu etmeliyiz, sürekli mi mutlu olmalıyız belli zamanlarda mı mutlu olabiliriz, yaşımız ilerledikçe mutluluğumuz artar mı azalır mı, ya da bilincimiz, farkındalığımız arttıkça mutluluğumuz da artar mı yoksa bilincimiz arttıkça mutluluğumuz azalır mı? sorularının cevapları, kişiden kişiye değişkenlik gösterir.

Mutluluk çok kişiye özel, çok farazi bir kavram. Mutluluk bizim aslında hayata yüklediğimiz anlamla, hayattan beklentilerimiz, hayattan alacaklı mıyız, hayata borçlu muyuz, kendimizi nasıl gördüğümüzle de çok ilintili. Mutlu olmanın bir sırrı var mı? Ya da mutsuz olmak çok kötü bir şey mi, mutsuz olmak bizi hasta mı yapar, depresif mi yapar, doyumsuz mu yapar, nankör mü yapar, ne yapar, mutsuzluk bize zarar verir mi, mutsuzluk bizi hasta eder mi, peki mutsuzluğun kötü bir şey olduğunu bize kim söyledi, kim öğretti bize bunu? Hepimiz şu soruların cevaplarını tek tek bir kağıda yazsak, hepimize özel mutsuzluk tanımı çıkar. Demek ki mutluluk ve mutsuzluk yetiştirme tarzı ve bakış açısı ile de ilgili.

Peki eğer bu mantıktan gidersek mutlu olmamız bizim elimizde diyebilir miyiz? Ya da mutlu olmamız, bakış açımıza bağlı diyebilir miyiz? Evet tabii ki diyebiliriz. Dış etkenlerden bizi spesifik olarak travmaya itecek çok büyük afaki olaylar olmadığı sürece mutluluk ve mutluluk kavramları tamamen algımıza, duygularımıza, bakış açımıza, öğretilerimize bağlı olarak değişir ve gelişir. Sadece bu bilgiyi bilmek, hayatımıza sindirerek yerleştirmek bile bizim yaşam kalitemizi oldukça yükseltir. Buradaki yaşam kalitesini yükseltmekten kastım asla ve asla polyannacılık değil. Bu yazıdan sakın bu çıkmasın, çünkü mutsuz da olacağız. Çünkü hayat bize hep mutluluk vadetmiyor, bu bizim hayattan beklentimiz. Bunu sakın unutmayalım.

Buradaki kastım şu; olabilecek her fırsatta mutlu olmayı tercih edebileceğimizden bahsediyorum sadece. İşte burada bizi mutluluğa ulaştıracak şeyin sadece olaylar ve kişiler üzerinden bir şey yaşadığımızda, beklentimiz dışında bir şey yaşadığımızda, hayal kırıklığına uğrayıp ekstra yıpranmamak, ekstra depresif hissetmemek, üzülmemek için tek yapmamız gereken beklentimizi düşürmek. Ama bunu söylerken de şu endişeye kapılmıyor değilim, beklentiyi düşürün dediğimde insanlar genelde negatif olmayı, kötü şeyler beklemeyi anlıyor. Hayır tabii ki böyle değil.

Beklentiyi düşürmek şu demektir; gelebilecek her şey başımın üzerine. Çok mucizevi bir mutluluk beklemiyorum, mucizevi güzel bir mutluluk gelirse de ne mutlu işte. Bu bakış açısı "eyvah iyi bir şey beklemeyeceğim, kötü bir şey bekleyeyim" yanılgısından çok daha sağlıklı bir bakış açısı. Beklentiyi düşük tutmayı kafanızda çok iyi oturtmanızı isterim. Beklentiyi düşük tutmak, negatif olmak değildir. Sadece hayattan uç isteklerinizin olmaması, insanlardan, olaylardan sizin için hep güzel şeyler getirmesini, getirmesi gerektiğini beklememeniz demek. Bu kadar salt bir ifadesi var bunun. Öyleyse yazımızı şöyle toparlayalım; hayattan neyi bekleyeceğimizi çok iyi bilmek... Hayat bize hiçbir şey borçlu değil, bunu sakın unutmayın. Sevgilerimle...

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.