güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Belki de tükenmediniz?

Yazının Giriş Tarihi: 07.03.2024 11:32
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.03.2024 11:32

Hayat bizi neden tüketir ya da neden tükenmiş hissederiz?

Dönem dönem, zaman zaman neden tükenmiş hissederiz? Yorgunlukla tükenmişliği nasıl ayırıyorsunuz? Yorgunluk daha lokal, daha belli bir dönemin sonunda ya da belli uzun bir sürecin sonunda ortaya çıkan ama tükenmişlik sanki daha uzun vadede daha yorucu, daha yıpratıcı sanki daha genele yaydığımız hayatımızın birçok alanında sanki negatif etkileri süren, süregelen negatif bir duygu durumu.

Peki bizler bu tükenmişlikten kurtulmak için ne yapmalıyız? Önce bir tükenmişlik ne diye tanımlayalım mı? Tükenmişlik, tek zihnimizin sürekli olarak başarıya ulaşma çabasından kaynaklanan zihinsel, psikolojik ve ruhsal bir bitiş hali. Aslında tanımı bu. Şimdi bu tanıma bakın, önce böyle olmamak için ne yaptığına da bakmak lazım. Negatif olayları istemesek de kabullenmek iyi bir başlangıç olabilir. Kabul ve kararlılık olumsuz durumların genel çerçevelerini anlamamızı ve bu durumu kabul etmemizi ifade eder. Yani eğer kabullenmekle ilgili probleminiz yoksa tükenmişleri daha geç, belki daha az belki de daha düşük bir ihtimalle düşmeniz mümkün olabilir.

Sonra sabır. Sabır da yine bizi tüketme yolculuğunda yavaşlatan, koruyan, aslında tükenmemizi engellemek belki iddialı olur ama olayları daha sağ duyulu, daha empati, daha geniş çerçeveden bakmamızı, belki biraz daha gözlemleme fırsatı bulursak olayı, şiddetinin hafiflemesini sağlar sabır şöyle tanımlanabilir; "ortamdaki durumu kabullenerek hedefe ulaşana kadar akıllıca yöntemler kullanarak çalışmaya gayret göstermek ve ilerlemeye devam etmek" demek.

Aslında ne kadar şairane ve şiirsel bir tanımı var dikkatli bakarsak. O yüzden sabır bizi çok geliştiren, büyüten, donanımımız da arttıran bir şey aynı zamanda. Sonra motivasyon. Motivasyon da bizi yanlışlık konusunda aslında tükenmişlik yaşamayalım diye yine onaran, yine koruyan, yine çepeçevre saran bir şey. Etkisi olacaktır muhakkak. Başardığımız herhangi bir şeyin zihinsel ödülünü doya doya hissetmek de aslında motivasyonun bir tanımı, bu içsel motivasyon daha çok. Sosyalleşmek de bizi yine tükenmişlik sendromu ya da tükenmişlik yolculuğuna çıkarken yavaşlatan, keyifli manzaralar izlememize sebep olan, belki ruhumuzda çiçek açtıran yine önemli donelerden.

Birisiyle sosyalleşmek; hayat görüşümüzü, hayata bakışımızı, insanları olan sevgimizi, yaşama olan bağlılığımızı, yaşamın iplerini elimizde tutma şeklimizi, daha birçok şeyi yine olumlu yönde şekillendirecektir. Çünkü yalnız kaldıkça, kendi içimizde kaldıkça, içinde bulunduğumuz negatif durumu daha negatif, içinde bulunduğumuz olumsuz durumu daha olumsuz, daha kötü, daha çaresiz hissedeceğiz. Ama sosyalleşme bize diğer insanlardan ötekileştirme çukurundan çıkaracaktır.

Aslında şunu samimiyetimle itiraf etmem gerekir ki; çoğu danışanım tükendiğini sanır ama seanslara başladıktan sonra bunun genelde yorgunluktan, moralsizlikten, motivasyonsuzluktan, hedefsizlikten, belki aşk acısından, belki sıkı bir diyetten kaynaklandığını, vücudundaki bazı mineral ve değerlerin eksikliğinden kaynaklandığını tahmin etmeden kendini bu tanıyı koyup gelir ama yaptığımız birkaç seans sonunda tükenmişlikle ilgisi olmadığını, hayatta zaman zaman hepimizin çok özleyebileceğini, durabileceğini, düşünebileceğini, yorulabileceğini, ama bunun tükenmişlikle alakası olmadığın, sadece durup dinlendikten sonra devam edince geçecek bir yorgunluk olduğunu anlarlar.

O yüzden kendinize bu tür tanılar koymadan önce -ki parantez içinde söylüyorum bunlar bir uzman tarafından mutlaka belirlenmeli ve netleşmeli, tanıları bir uzman tarafından konulmalı- kendi kendinize bu tanıları koyup da lütfen bu ruh haline gelip yaşam kalitenize düşürmeyin. Bu maddeleri önce dikkat edin, bir bakın bakalım gerçekten tükendiniz mi?

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.