güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

YAVUZ DEVRİNE KADAR OSMANLI DEVLETİ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:46

Osmanlı devleti kurulduğu dönemde devletten ziyade devletçik olan siyasi bir kuruluştur.

Hepimizin bildiği gibi bu dönem pek çok efsanelere layık anlatım bulmakta. Bunların pek çoğu gerçekliği imkansız anlatımlar durumunda bulunmaktadır.

Süleyman Şah efsanesi Osman Bey'in rüyası hep bu türden efsaneler sayılabilecek durumundadır.

Bu efsaneler Osmanlıyı sonuna kadar bırakmamış onu hep efsanelere, dini menkıbelere bulaştıran anlatımlar devam etmiştir.

Ancak Osmanlının tarihi gerçeği bu beyliğin kayı boyu tarafından kurulmuş olmasıdır.

Sadece bu boy değil Kayıkardeşleri denilen bazı boylarda bu kuruluşta yer almıştır.

Ertuğrul Beyle başlayan oluşum Osman ve Orhan Beyler ile gelişmiş beylik tarih sahnesine çıkmıştır.

Anadolu beylik ve boylardan aldığı kuvvetle Bizans karşısında tutunan beylik ondan aldığı topraklarla büyürken Anadolu cihatçı Türk bireyleri desteği ile kuvvetlenmiştir. Bizans'tan aldığı topraklardaki halkın Türk kesimle karışıp kaynaşmasından kuvvetlenerek yeni bir toplum oluşmasının oluşturduğu bu ortak yaşam bu boyları Osmanlı toplumuyla özdeşleştirmiş ve bu topluluklarda kayılar gibi toplumun temeli olmalarını sağlamıştır.

Zaten Osmanlı toplumunun temeli olan Kayı boyunun bir başka oymağı olan kara keçililerde Osmanlıların ilk temas kurup özdeşleştiği topluluklardan biridir.

Daha sonra dostluk ve iyilikle kendilerine kazandıkları, devamlı gerilemekte olan Bizans vatandaşlarıdır.

Osmanlı devletinin temelinin atıldığı bu sırada Bizans imparatorluğu Latin istilası ve 4 haçlı seferinden beri süren bir bozukluk içerisindedir.

Şimdi bozuk moral ve çöküntü içinde bulunan Bizans iyice dağılmış durumdadır. Çöküntü henüz sürmektedir.

Osmanlılar her türlü görenek ve dinlere karşı toleranslı idiler. Bununla beraber temasa geçtikleri Hıristiyanlığın etkisine kapılmamışlardır.

İslamlık Osmanlıları güçlendirmiştir. Hatta yavaş yavaş kendi sistemleri içerisine Bizans vatandaşlarından bazılarını bile sokmayı başarmışlardır.

Diyebiliriz ki uzun sürecek bir birlikte harekette bir birleşme başlamıştır.

Madden ve manen sağlam yapılı Türkler kültürel yönden tecrübeli ve deneyimli Bizanslılarla birleşmişlerdir. Türkler çok köklü maddi bir güç ve gerçekçi bir icraat sağlamışlardı. Bu birleşim ve temas sayesinde Osmanlılar eski dünyanın kültür ve sanat faaliyetleriyle ilişki kurmuştur.

Bunun en bariz ve açık örneği Bursa’da görülen ilk Osmanlı mimari eserlerinin Bizans etkisi taşımasıdır.

İlk Osmanlı camileri Bizans kiliselerinin sitillerinin benzerliğinin örneğidir. Bu camilerde tek orijinal yön tek orijinal Türk ve Osmanlı unsuru minareleridir.

1290-1326 tarihleri arasında Osmanlı Beyliğinin Doğu komşuları Anadolu Beylikleriyle bilhassa Karamanlı Beyliği ile temasları hemen hemen hiç yoktur.

Osmanlıların bütün faaliyetleri Sakarya ve Karasu vadilerindeki Bizans topraklarındadır. Temaslar Bizanslı topluluklarladır.

Osman Bey bütün dikkatlerini Bursa’ya çevirmiştir.

Bazı rivayetlere göre Bursa kumandanı olan Evrenoz (Evrenes) Bizans’tan takviye alamadığı için şehri Osmanlılara teslim edecektir. Aynı şahıs daha sonra Osmanlı hanedanına yakınlaşacak ve Müslüman olacaktır. Osmanlı ordusunda kumandanlık yapmıştır. Daha sonra bu örneğe bakarak aynı yolu izleyen pek çok kişi olacaktır. Bizans Ortodoks kilisesi, Latin işgali döneminden beri oldukça güç durumda kalacaktır. Kilisede reform muhafazakârlık nedeniyle hemen hemen imkânsızlaşmıştır. Bu nedenle Bizans Ortodoks kilisesinden memnun kalmayanlar için tek çare kalmıştır. Bu kilise ve akidelerini terk etmek İslamiyet kaidelerine bağlanmaktır.

İşte Osmanlı devletinin başarı sırrı buradadır. Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.