güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

YAKIN TARİHİMİZDE ROL OYNAMIŞ, İZLER BIRAKMIŞ ÜNLÜ ASKERİ VE SİVİL GEMİLERİMİZ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Bu hatıraları ebedileştirmek üzere Kdz.Ereğli’de kurulan Gazi Alemdar’ı Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin çalışmaları başladı. 2004 yılı 10 Kasım’ında kurulan dernek ALEMDAR’ın orijinaline uygun imalat projelerini Donanma Komutanlığı İstanbul tersanelerinde yaptırdı. Kdz.Ereğli Belediyesi geminin konulacağı sahil şeridinin yerini tespit edip, çevre düzenlemeleri ve dolgu çalışmalarını üstlendi ve yerleşim projeleri yapıldı. İmalata başlanması için Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları imalat için gereken saçları vermeyi taahhüt etti. Geminin ambar bölümü deniz müzesi haline olarak planlandı.  Gazi Gemi Alemdar, bugün Kdz.Ereğli liman içinde genç kuşaklara ebediyen yaşayacak bir abide eser olarak Türk denizciliğinin ve Deniz Kuvvetlerinin medarı iftiharıdır. Ziyaret günlerinde, yurt içi ve yurt dışından çok sayıda ziyaretçilerini ağırlıyor.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI WEB SİTESİ’NDE “ALEMDAR GEMİSİ”

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın resmi web sitesinde Gazi Gemi Alemdar’ın İstiklal Savaşı’na katkıları ve bu katkıların Türk Milleti’ne sağladığı siyasal sonuçlar özetle şöyle anlatılmaktadır:

“1921 18 Haziran Karadeniz Ereğli halkı tarafından esir alınan bazı Fransız komutan ve askerler, henüz kurulmamış olan Türkiye Cumhuriyeti ile anlaşma imzalamak zorunda kalmışlardır. Bu anlaşma, Türkiye'nin Kurtuluş Savaşı'ndaki ilk uluslararası anlaşması olmuştur ve Milli Kurtuluş Hükümeti'nin kabul edildiğinin bir göstergesidir. Kurtuluş Savaşı sırasında Karadeniz Ereğli halkının mücadelesi sonucu elde edilen bu başarı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kazandığı zaferlerin temelini oluşturmuştur. Bu şekilde, Kurtuluş Savaşı'nın ilk ve tek deniz savaşı Karadeniz Ereğli'de gerçekleşmiştir. Alemdar gemisi aslına uygun olarak yeniden yapılmış ve halen bir müze olarak hizmet vermektedir."

Bu gemimiz hakkındaki bilgilerden sonra şunu vurgulamak isterim ki farklı türlerde gemilerimiz denizlerimizde seferlerini sürdürmüşler bulundukları ve görev yaptıkları sahalarda şöhret sahibi olup isim yapmışlarsa da şu ana kadar anlattığımız gemilerimiz derecede ün sahibi olamamışlardır. Bu sahada bazı isimler zikretmek istediğimizde şüphesiz bazı gemi isimlerini dile getirmemiz yerinde olacaktır.

Bu gemi isimlerini zikretmeden önce şunu hatırlatmak isterim ki cumhuriyet dönemi gemilerinin isimlendirilmesinde mevcut akım ve modaya uygun isimlendirmeler söz konusu olmuştur. Mesela Atatürk devrinin ilk gemileri cumhuriyet devrinin ilk yolcu gemilerinin isimlendirilmesinde Mustafa Kemal’in etkisi büyük olmuş alınıp yolcu filosuna dahil edilen ilk gemilerimiz ilk çağ dünyasının Türk gruplarının Türk’e akraba grupların isimleri verilerek gemilerimiz isimlendirilmiştir. Bu gemilerimizin çoğu özellikle bandırma ve İstanbul arasında yolcu taşımışlardır. Bu gemilerimizin isimleri şu şekilde verebiliriz; Pireen, Petrüst, Marakal, Kadeş, Sus, Trak, bu tür isimlendirilen gemiler dışında bazı şehirlerimizin bazı limanlarımızın adını taşıyan yolcu gemilerimizde olmuştur. Bunları sıralamak istersek; Ordu, Giresun, Samsun, Trabzon, İstanbul, İzmir gemileri gibi bütün bu yolcu gemilerimiz devlet deniz yolları bünyesinde çalışmışlar limanlarımız arasında yolcu taşımışlardır. Zamanla Gemlik, Mudanya, Uludağ gibi isimlerle Ayvalık gibi isimlerle seferler gerçekleştirerek tanınan gemilerimizde olmuştur. Deniz yollarının feribotlaştırılan bazı gemilerinin de Tekirdağ, Bandırma, Yeşilada gibi isimlerle limanlarımız arasında seferler gerçekleştirdiğini de söyleyebiliriz. Bu arada İstanbul belediyesi tarafından İDO adıyla kurulan feribot ve deniz otobüsü işletmesi oluşturulduktan sonra bu zamana kadar İstanbul ilçeleri arasında ada vapurları ve araba vapurları ile ilgilenen İstanbul belediyesi deniz otobüsü ve feribot işletmeciliğine de yönelince İstanbul dışındaki bazı limanlara da feribot seferleri düzenlemeye başlamıştır. Tekirdağ- Bandırma-Mudanya gibi limanlara yolcu taşıyan bu feribotların devlet deniz yollarının gemi seferlerinde ortadan kaldırmaya sebep olduklarını görmekteyiz. İDO deniz otobüslerinin ve feribotlarının isimlendirilmesinde ise Osmanlı deniz adamlarının ve Osmanlı devlet adamlarının hatta cumhuriyet tarihinin bazı devlet adamlarının isimlerini taşıdığını görmekteyiz. Nitekim Turgut reis, Salih reis, Turgut Özal, Adnan menderes gibi feribotların Bandırma-İstanbul arasında gövde gösterdiğini söyleyebiliriz. Bu arada Türklerin icadı olduğu söylenen araba vapurlarında da isimlendirmeler aynı türden isimlendirmelerle yapılmıştır ne var ki artık ne askeri gemilerimizde ne sivil gemilerimizde yazı dizimizin başında saydığımız gemiler gibi tanınmış isim sahibi gemilerimiz artık söz konusu olamamaktadır. Gerçi deniz diplerinde doğalgaz ve petrol aramada görevlendirilen sismik araştırma gemilerimiz tüm toplumda isimlerini duyursalar da bunlar Fora, Oruç Reis, Fatih gibi bir avuç gemilerden ibaret kalmaktadırlar. Bütün bunlardan sonra şunu vurgulamak isterim ki artık ülkemiz limanlarımız arasında bil hassa uzak limanlar arasında iller ve yöreler arasında yolcu taşımada gemilerin ve deniz yollarının önemi kalmadığını görmekteyiz. Ülkemize ait uluslararası mahiyette yolcu taşıyan gemilerimizde yok denecek seviyededir umarız ülkemiz eskiden olduğu gibi deniz yolcu filolarına tekrar yönelir denizlerimizde halkımızın tanıdığı şanlı şöhretli isim sahibi gemilerimiz tekrar boy gösterir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.