güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

YAKIN TARİHİMİZDE ROL OYNAMIŞ İZLER BIRAKMIŞ ÜNLÜ ASKERİ VE SİVİL GEMİLERİMİZ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Rauf Bey, Siros Adası’na gerçekleştirdiği harekat sonrasında İzmir Körfezi yaklaşma sularında Yunan Donanmasının üstün kuvvetlerle kendisini karşılayacağını değerlendirerek Akdeniz’e çıkmaya karar vermiş; ancak önce doğuya seyrederek Anadolu’ya müteveccihen hareket ediyor izlenimini verdikten sonra, havanın kararması ile birlikte derhal güneye dönerek, düşman kuvvetleri tarafından tespit edilmeden Akdeniz’e çıkmıştır.

Korsanlık ihtiva eden 7 ayı aşan seferine çıkarken hileli bir telsiz beyanı yayarak başlamıştır.  Bu olay şöyle gerçekleşmiştir: 1913 yılının ilk günü sabah saatlerinde İstanbul Harbiye nezaretindeki telsiz odasında Çanakkale mahveçli şu mesaj geçmektedir: “ Gemimizin makine dairesinde çıkan yangın kendi imkânlarımızla söndürülememiş olup emniyet maksadıyla gemi yedeklenerek Erenköy koyuna çekilmiştir. Söndürme çalışmaları devam etmektedir. Kıdemli Yüzbaşı Rauf Hamidiye Krovözörü Komutanı” şifresiz olarak çekilen bu mesajın yalnız İstanbul da değil diğer istasyonlardan da dinlenebileceği hiç hesaba katılmamış yangın telaşı içinde gizliliğe riayet prensibi unutulmuş, unutuluvermiştir.

Oysa ki 31 Ocak 1912 Pazartesi günü sabahı aldığı harekât emri gereğince o saatlerde Hamidiye Gemisi Çanakkale Boğazı sularından süzülerek çıkan ve ilk modern korsan harekatını başlatan gemi durumundaydı. Bu çapraşık gerçeğe uymayan davranış Hamidiye krovazörümüzün genç fakat kurt denizcisi komutanı Rauf Orbay’ın oyunundan başka bir şey değildi. Gemide yangın olmadığı gibi böyle bir şeye de hiçbir zaman uğranılmamıştı.

 Onun bu mesajı yayarak yapmak istediği şey gemisinin boğazdan çıkarken boğaz ağzında bulunabilecek, adalar civarında pusuya yatabilecek Yunan Gemilerini aldatmaktı. Gece bastırır bastırmaz rotasını Ege’ye çeviren Hamidiye Erenköy koyundan çıkarak tüm dünyanın ilgisini üzerine eken tarihi seyrine başlamıştır.

 Ambarlar silme kömür dolu, personelin morali ve kendine güveni tamdı. Rauf Bey köprü üstünde sakin duruyor, sancak ve iskele gözcüleri karanlığı tarayarak ışık veya baca kıvılcımlarını görmeye çalışıyordu. Ertesi gün Hamidiye’nin 3 bacalı zarif selüyeti Şira Adası civarında gözüktüğünde vakit öğle saatlerine yaklaşıyordu. Geminin ilk hedefi bu adadaki Yunan üstleri oldu. Açılan top ateşiyle limanda bulunan barut fabrikası, depolar, tamir için bekleyen Makedonya tipi bir Yunan kruvazörü isabetli bakışlardan kendilerini kurtaramadılar. Hamidiye buradaki işini bitirip esas rotası olan Pire İskenderiye yolunu tutmuş. Tuzağına düşecek Yunan ticaret gemilerine karşı beklemeye başlamıştı. Bu arada geminin bakımı yapılmış, alarm talimleriyle postalar arası yarışmalar, top başı, görev başı eğitimleri geliştirilmiştir. Fakat devamlı yanan kazanlar ve ağır yolla da olsa yapılan gezinti kömürünün kalitesiz olması nedeniyle ambarlarındaki kömür stokunu çabucak tüketmiş geminin kömür ikmaline ihtiyaç hâsıl olmuştu. Harekât Harekât yarıda kesilerek ikmal yapmak maksadıyla 5 Ocak’ta Beyrut’a gidildi. Bahriye geleneğine uyularak başta subaylar olmak üzere çeval elçilerle kömür çekilmeğe başlanılmıştı ki birden ufukta Yunanlılar’ın “Averof” zırhlısının görüldüğü köprü üstü gözcüsü tarafından rapor edildi.

Derhal kömür alma işlemi yarıda kesilerek süratle liman dışına çıkıldı, mermiler namlulara sürülmüş fakat savaş nizamına girildiğinde bu geminin “Averof” değil, Alman donanmasına mensup “Emden” olduğu anlaşılınca mürettebat “Savaş yerlerini paydos”ederek görev başına dönmüştü. Tamamlanamayan kömür ikmaline ertesi gün Port-Sait’te devam etmek isteyen Rauf Bey, İngiliz temsilcisinin engelleme ve tehditlerine kulak asmadan 360 tonluk bir ikmal yaptı. Fakat devamlı seyreden, seyrederken av arayarak atalarının rotasını takip eden Hamidiye’nin 600 ton kömüre ihtiyacı vardı. Bu nedenden 7 Ocak günü mevki jurnalında Süveyş ismi okunu¬yordu. Rauf Bey gerekli kömür stoklarını Tur-u Sina sahillerindeki ıssız koylardan birinde fazla dikkati çekmeden tamam¬lama kararı aldı. Gemide içme suyu da oldukça azalmıştı, ayrıca buharı toplayıp yoğunlaştıran kondarsen cihazında da bir arıza baş göstermişti. Bu nedenden 21 Ocak günü Cidde limanına girildi.3 gün 3gece gerekli ikmal ve onarımlar yapılarak 28 Ocak gecesi tekrar Port-Sait’e dönüldü.

HAMİDİYE YENİDEN AV PEŞİNDE

Ertesi gün “Hamidiye’nin limandan ayrılışı dünyanın her tarafındaki istasyonlara bildiriliyordu. Kahraman geminin ve bir avuç denizcinin harekâtı, tüm dünyada büyük ilgi ile izlenmeye başlamıştı artık. Akdeniz’de Türk gücünün tüm gücüyle estiği günler tekrar geri geliyordu? Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.