ÜLKEMİZDEKİ ARTAN KADIN ÖLÜMLERİNİN İŞARET ETTİĞİ GERÇEKLER HAKKINDA DÜŞÜNCELER

Değerli, okurlarım herkesin bildiği bir gerçek olarak şunu söyleyebiliriz ki son 15 yıldır ülkemiz de her geçen gün eşleri veya yakınları yahut kendilerine göz dikenleri tarafından, vahşetle öldürülen kadın veya kızlarımızın sayısı süratle artmaktadır. Ne tuhaftır ki bu gerçeği toplumumuzla birlikte başta ülke yöneticilerimiz olmakla birlikte tüm kadrolar fazla bir şey yapmadan seyretmeyi tercih etmek de bu ölümleri ve öldürmeleri azaltacak tedbir ve çareleri arttıracak uygulamaları gerçekleştirmekte yetersiz kalmaktadırlar. Kim bilir belki de bazı nedenlerle bu olayları seyretmekle yetinmektedirler bir an için düşünelim.

Kadın ve kızlarımızı katledenler neden bu tür uygulamalara yönelmektedirler. Ölen insanların kişiliğine baktığımız da çoğunluğunun çalışan, üreten ve ailenin geçim yükünü üstlenen kişiler olduğunu görmekteyiz. Bu öldürmeleri gerçekleştiren kişilerin kişiliklerine baktığımız da ise çoğunlukla hiçbir iş yapmadan evde oturup hazır yiyen, içki içip sigarasını içen başka kadınlarla evlenerek veya farklı yollarla birlikte olup eğlenmeyi tercih eden kişiler olduğunu görebiliriz. Yine öldürenlerin bir kısmı ise kadınlarla ilişkilerin de başarısız olup, ancak zor kullanarak kadınlarla ilişkiye imkanına ulaşabileceklerini sahip olacaklarını düşünen kişilerin oluşturduğunu görebilmekteyiz.

Bu tür kişilerin bütün derdi kadınlarını veya kadınları geçim aracı veya yahut sex malzemesi olarak görmeleri şeklin de olduğu muhakkaktır. Kadınları veya kadınlar onlara bu imkanları vermediğin de bu tür erkekler kadınlarına veya yahut kadınlara tehditlere, şiddet uygulamalarına yönelmek de kendilerine direnen kadınlara gerçekleştirdikleri saldırılarla onları yaralamak da ve öldürmek de bir mahsur görememektedirler. Ne tuhaftır ki bu uygulamaları gerçekleştirecek kişiler, yapacakları eylemleri kurbanlarına açık açık söylemelerine karşılık, gerçek öldürme işlemini gerçekleştirmeden önce uyarı mahiyetin de yaramalarını geçekleştirmelerine rağmen, kurbanlarını korumak zorun da olan devlet kurbanları koruma da bence kusurlu davranmak da çoğunlukla bu şehirlere bu potansiyel suçlulara uzaklaştırma kararı vererek güya kurbanları koruduğu imtihanı göstermekten öte bir şey yapmamaktadır. İşin burasın da durup düşünmek gerekir, devlet gerçekten bir şey yapamamakta mıdır yoksa yapmamayı mı tercih etmektedir.

Bazılarına göre kişisel haklar hukuksal haklar nedeni ile eli kolu bağlıdır. Bazılarına göre devlet bazı kesimler tarafından bu tür uygulamaları almaktan kasıtlı olarak uzak tutulmaktadır. Ceza kanunlarımızın ve diğer kanunlarımızın hükümleri uyarınca hakikaten suçluları yeteri kadar cezalandırmak yeni suçlar işlemelerini engellemek gerçekten imkansız mıdır? eğer böyle bir imkansızlık varsa bence bunun sebebi kanunlarımızı ve ceza hukukunu oluşturan daha  geniş mahiyette hukuk sistemimizi oluşturan kabul eden TBMM aramak onu oluşturan milletvekillerin de aramak gerekir.

Kanaatindeyim milletvekillerimiz ve TBMM ve milletvekillerimiz kanunları çıkarırken uygulama da gelecek açısından getireceği zararı topluma vereceği hasarları düşünmeli ve ona göre kabul etmeli ileride haksızlıklar yaratacak mazlumlar yaratacak, suçları işleyip cezasız kalmayı kanunlar çıkarmaktan vazgeçmelidir. Düşüncesindeyim. Bence milletvekillerimiz bünyesin de yer aldıkları partilere oy sağlayacak ama bazı suçları cezasız bırakacak ama bazı suçları affettirecek kanunlar ve genel aflar çıkarmaktan vazgeçmelidirler. Ama bu uyarımız orta da kalacak öyle görülüyor ki yakında uygulamaya koyulacak yeni ceza yasası değişiklikleri yeni ceza uygulamaları işlemleri ile ve uzun zamandır.

Çıkacağı dillendirilen genel afla pek çok suçlu cezasız kalmayı yeniden kaldıkları yerden suç işleyenler olacaktır. Toplum arasına bırakılma imkanına kavuşur. İşin bu yanı bir yana şahsi düşüncem. Türk kadınının medeni haklarını kullanma da erkekler ile kanun karşısın da ve toplumsal alan da eşit haklara sahip olma yolun da yaptıkları atılımları çekemeyen kendi görüşleri ve hayat anlayışı açısından tehlikeli gören ümmetçi zihniyet sahipleri tarikatçı kesimler, kadınlarımızı korkutmak için kendi çıkarları amacına uygun olarak kadınlarımızı öldüren yaralayan erkeklerin cezalandırılmasını ortadan kaldırmak için her sahada faaliyet ve etkisini hızlandırmışlar kadınları öldüren kişilere sahip çıkarak onların cezasız kalmalarını temin edip onları faaliyetlerine devam etmelerine bu yolla kadınların peçe ve kafes arkasına itilmesine hizmet etmelerine olanak sağlamayı sürdürdüklerini düşünmekteyim.

Sözün kısası eğer bugün kadınlarımız öldürülüyorsa ve devletimiz hukuk sistemimiz insanımızın büyük çoğunluğu mağdurlara sahip çıkmayıp seyirci kalmayı tercih ediyorsa bunun ana sebebi ümmetçi kesimlerin şeriatçı kesimlerin cemaatçi kesimlerin kadınları sindirip korkutarak kendi fikirlerine hizmet edeceklerini düşündükleri bu katilleri desteklediklerinden hukukçulara etki edip bu suçlulara iyi hal dolayısıyla indirimli cezalar vermeleri az cezalar verip korkmadan yeni katliamlar yapabilmek için serbest kalmalarına veya olanaklar bulmalarına imkân sağlamalarıdır.