güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Trabzon Havalisinde Yaşayanlar Öz Ve Öz Türktür – 6

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Aralık 1914’te Trabzon’dan dönmekte olan Derince Vapuru Yoroz Burnu açıklarında Rus savaş gemileri tarafından batırılmıştır. Bir kısım mürettebat esir düşmüş, pek çok kişi ise kurtarılmıştır. Konuyla ilgili Tirebolu Komiser Muavinliğinin verdiği bilgilere göre 13 Aralık 1914 tarihinde saat dört buçukta Trabzon’dan hareket eden Derince Vapuru, Yoroz Burnu’ndan tahminen kırk beş mil açıkta dört adet Rus torpidosuna rastlamış, vapurun adı sorulduktan sonra bir torpil atılmış ise de Derince Vapuru isabet almamıştır. Ardından, vapurdan ikinci kaptanla, tercüman ve iki tayfa sandalla torpidolara giderken bir sandalın geldiğini görmüş ve gelen kişiler kaptanla iki tayfayı esir alarak tercümanı vapura geri göndermişlerdir. Ruslar diğer mürettebat ve yolcuların on dakikaya kadar vapuru tahliye etmelerini teklif etmişlerdir. Hemen ardından yolcular üç sandala bindirilmiş ve vapur Ruslarca batırılmıştır. Daha sonra sandalda bulunan şahıslara kendilerini takip etmeleri söylenmişse de Rus torpidoları Batum istikametine giderek gözden kaybolmuştur. Bu esnada sandaldakiler yolu şaşırarak 16 saat kadar deniz üzerinde kalmış, 14 Aralıkta salimen Tirebolu’ya çıkabilmişlerdir.

Trabzon’a yönelik Rus bombardımanlarından biri de 12 Ocak 1915 tarihinde gerçekleştirilmişti. Mevlid-i Nebevi’ye tesadüf eden bu günde Rus torpidosu Trabzon’a ateş açmış, Sülüklü’de henüz inşa halinde bulunan Türk tabyasından karşılık görünce çekilmişti. Aradan kısa bir süre geçtikten sonra, 25 Ocak 1915’te Trabzon ve Akçaabat önlerinde görülen Rus torpidoları, bir tür gözdağı verdikten sonra geri çekilmişlerdi.

Bir diğer bombardıman Ocak ayında gerçekleştirilmiştir. Yalta bombardımanına karşılık olarak düşünülen bu saldırılar sonunda 31 Ocak’ta Trabzon bombalanmış, 9 Şubat’ta da Yoroz Burnu’ndaki gemiler batırılmıştır.

Rus kaynaklarına dayanılarak The Times gazetesine yansıyan bilgilere dayanarak Enis Şahin, Karadeniz’deki Rus filosuna ait torpido botların Trabzon’daki Türk bataryalarını bombardıman ve Akçaabat mıntıkasında iki köprüyü tahrip ettiklerini, Trabzon’da 3 ve Akçaabat’ta ise 50’den fazla Türk yelkenlisinin batırıldığını belirterek, bu saldırıları Rusların işgal öncesi bölgeye dair ön çalışmaları olarak ele almaktadır.

Ruslar 1915’in başlarından itibaren Şile’den Hopa’ya kadar gemi, kayık vb. bulunabilecek bütün iskeleleri bombardıman ederek buradaki deniz araçlarını batırdılar. Bu şekilde hem askeri deniz gücü yok edilmekte hem de lojistik destek sağlayacak araçlar etkisiz hale getirilmekteydi.

Rus bombardımanlarına tanıklık edenlerden biri olan Ali Şakir Ağanoğlu hatıratında Rus bombardımanım şöyle aktarmaktadır:

“Daha 4-5 aylık bir çocuk olan ben, beşikten Rus toplarının gümbürtüsüyle uyanmaya başlamışım. İlk aylarda bütün kasaba halkı gemiler gelince (tabii Rus gemileri), yakın köylere, denize kapalı olan vadilere, derelere kaçıyormuş. Çoluk çocuk binlerce halk, her tarafı sarsan top gürültülerini dinleyerekten yine geceleri açıkta, kapıda, derede geçirmiş. Sayısız gemileriyle limana giden Ruslar günlerce kaldıkları olurmuş. Böyle günlerde kadınlar ve çocuklar, götürüldükleri yerlerde kalır, erkekler şehre inerler ve erkenden dönerlermiş. Rus gemileri giderse halk biraz nefes alır, evlerine dönermiş. Günün birinde kasabada yine bir haber yayılır “Gemi geliyor ”. Fakat bu sefer Yavuz veya Midilli’dir. Ufukta beyaz bir çizgi gibi süzülür, arkadan siyah bir iz bırakır, şarka doğru gidermiş. “Batum’u bombardımana gidiyor. ” Fakat neticesi fena. Herkes biliyor ki, birkaç saat bombardımandan sonra kaçıp gidecek ve onu yakalama imkanını bulamayan Rus filosu da hırsını bizim köylerden çıkaracak. Halk artık biliyor ki, yarın sabah şafakla limana Rus gemileri dizilmiş bulunacak ve mermi savuracaktır. Akşamdan hazırlık yaparak (kasabadan) çıkmalı. Günlerden bir gün büyük zırhlısı ve daha büyük gemileriyle Rus filosu limanımızdadır. O ana kadar görülmedik müthiş bir surette bombardıman ediyorlar. Kasabamız halkı “ne büyük toplar... ” diye o günleri ehemmiyetle naklederler. O bombardımanda limanda bulunan bütün sandal, sefine, ne varsa batıyorlar. Birkaç gün kalıyorlar ve gece sabaha kadar torpidoluyorlar limanı. Kordonlarla torpil dökerek kapatıyorlar. ”

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.