güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

TRABZON HAVALİSİNDE YAŞAYANLAR ÖZ VE ÖZ TÜRKTÜR – 6

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Saha Çalışması ve Verilerin Analizi

Bu çalışmada tarafımızca gerçekleştirilen üç özgün saha çalışmasının verileri esas alınmıştır. Bu verilere istinaden, makalenin göç ve toplumsal oluşum üzerine kurulu ana hipotezi Doğu Karadeniz yerelinde, özellikle Trabzon merkezli olarak test edilmeye çalışılacaktır. Bu çalışmalardan ilki, Bayburt ili Demirözü ilçesinin son yüz yıldaki nüfus hareketliliğini ve ortaya çıkan yeni toplumsal oluşumu incelemektedir. İkincisi, Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Karaçam (Yukarı Ögene) Köyü’nün 1830 nüfus sayımı esas alınarak, yaşadığı demografik değişimi ele almaktadır. Üçüncü çalışma ise, Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencilerinden 316 kişiye uygulanan anket ve 166’sıyla yapılan derinlemesine mülakat verilerine dayanmaktadır.

İlk çalışmanın incelediği Demirözü ilçesindeki nüfus hareketliliği ve ortaya çıkan yeni toplumsal oluşum, Türkiye’de birçok örneği bulunan yaygın bir sosyal olgunun kristalize bir örneğini temsil eder. Demirözü 1915 yılına kadar nüfusunun çoğu gayri Müslim olan orta büyüklükte bir köydür. Ermeni Tehciriyle boşalan yerleşim yeri, yıllar içerisinde yakın ve uzak çevreden gelenlerle tedricen dolacaktır. Tam da bu sebepten ötürü Demirözü halk arasında “dolma” bir yerleşim yeri olarak nitelendirilir. Yani nüfusunun yerli ve sürekli olmadığına işaret edilmek istenir. Bu durum, halk arasında bir dezavantaj olarak değerlendirilir. İşte bu çalışmada tam da bu değerlendir-menin yanlış olduğu ve göçler sonucu farklı kökenlerden insanların bir araya gelmesinin hiç de kötümsenecek bir durum olmadığı ortaya çıkmıştır. Göç-menlerin bir araya gelerek oluşturdukları bir toplumsal yapılanmanın pekâlâ daha açık görüşlü, bireyci, özgürlükçü, diyaloga açık olduğu tespit edilmiştir.

Demirözü, tehciri takip eden on yıllarda tekrar orta halli bir köy olacak kadar nüfus toplamıştır. Tehciri takip eden on yıllar içerisinde Demirözü nüfusu 120 haneyi aşmış, bunun 66 hane ile en büyük bölümü Bayburt’un diğer köylerinden, 27 hanesi civar illerden ve 29 hane ile ikinci büyük kitle de Revan’dan gelmiştir. Çalışmanın konusu itibariyle en önemli nüfus kitlesi Revan kökenli olanlardır. Anadolu’da bir köy veya kasabada, kabaca nüfusun % 20’den fazlasının Kafkasya bölgesinden gelen insanlardan oluştuğu anlaşılmaktadır. Benzer durum Demirözü’nün etrafındaki köyler için de geçerlidir. Mesela buranın kuzeyindeki köy olan Çiftetaş’ın en kalabalık sülalelerinden birisi olan “Ayhan” soy isimli aile yörede Revan muhaciri olarak bilinir ve muhtemelen Ahıska Türklerindendirler. Benzer şekilde Demirözü’nün hemen doğusundaki Güneşli köyünde de kuvvetle muhtemel Ahıska Türkü olan Revan muhaciri aileler bulunmaktadır. Dolayısıyla Bayburt’un Demirözü ilçesi merkezli bakınca, bölgedeki demografik yapının önemli bir kısmının bugünkü Türkiye sınırları dışından göç ederek buralara yerleştiği anlaşılacaktır. Bayburt’un 186 köyünden en az üçte ikisinde bu manzara gözlemlenebilir durumdadır. Bu da en baştan ileri sürüldüğü üzere, bugünkü Türkiye sınırları içerisindeki nüfusun hemen yarısının son iki yüzyılda bu sınırların dışından, Balkanlar ve Kafkaslar başta olmak üzere, Anadolu’nun doğu ve batı yakalarından geldiğini göstermesi açısından son derece kayda değerdir. Türkiye’ye son iki yüzyılda yerleşmiş bulunan Anadolu’nun doğusundaki göçmenlerin daha çok Kafkasya, batısındaki göçmenlerin ise daha çok Balkanlar kökenli olduğu da belirtilmelidir. Bu yönüyle günümüz Anadolu nüfusunun en az yarısının, 1829-1927 arasındaki 98 yılda göç etmiş Kafkas ve Balkan menşeli insanların torunları olduğu söylenebilir.

İkinci çalışmanın Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Karaçam köyün-deki demografik değişim ve dinamizmle ilgili olduğu belirtilmişti. Karaçam köyü, Trabzon ile Bayburt arasındaki Karadeniz dağlarının zirvelerinden birinde yer almakta ve il merkezine 125 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. 1554 öncesi tahrir kayıtlarında ismi geçmeyen ve muhtemelen sadece yayla olarak kullanılan Karaçam köyü, bu tarihten itibaren tahrir defterlerinde müstakil bir köy olarak yer almıştır. 1834 nüfus sayımında Karaçam köyünde 340 erkek sayılmıştır. Bu da toplam nüfusun yaklaşık 680 civarı olduğunu gösterebilir. Bu nüfus 303 hanede, toplam 77 sülale (aile) olarak belirlenmiştir. 180 yıl sonra bugün, bu 77 sülalenin sadece 32 tanesi aynı köyde oturmaya devam etmekte ve köylüler tarafından bilinmektedir. Geriye kalan 45 sülaleden tek bir hane bile kalmamış olup, bu sülaleler hiçbir şekilde köylüler tarafından bilinmemektedirler.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.