güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

TARİHİMİZDE ROL OYNAMIŞ İZLER BIRAKMIŞ ÜNLÜ ASKERİ VE SİVİL GEMİLERİMİZ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

PEYK-İ ŞEVKET MUHRİBİ

Bu gemimizin kızağa konuluş tarihi 1906. Denize indiriliş tarihi ise 1907 yılının kasım ayıdır. Osmanlı Donanmasında başlama tarihi 1908 yılıdır. Torpido kruvazörü sınıfında yapılmış olunan bu gemi 775 tonluktur. Uzunluğu 80,1 metre olan bu geminin su çekişi 4,06 metredir. Işın 8,04 metre olan bu gemimizin motor itme gücü 5,100 beygir gücü olup hızı saatte 18 km. dir. Bu gemimizde silah olarak 3x 105 mm.lik krup top 6x 57 mm.lik krup top 2x 37 mm.lik krup top 2x450 mm.lik torpido kovanı bulunmaktadır. Bu gemimizin Osmanlı donanmasındaki belirgin icraatları daha ziyade 1. Dünya harbi sırasında gerçekleşmiştir.27 Ekim 1914 tarihinde Wilhelm souchoun komutasındaki başlatılan Karadeniz harekâtına Yavuz Kruvazörü Hamidiye ve Midilli Kruvazörü, Belk-i Satvet Muhribi, Gayret-i Vataniye ve Muaveet-Milliye, Taşoz, Samsun gibi donanma gemileri ile birlikte katılmış görevini başarı ile yerine getirmiştir. Devam eden 1. Dünya Savaşı sırasında başlayan Çanakkale savaşları sırasında bir yandan Çanakkale Cephesine asker cephane ve mühimmat taşıyan nakliye gemilerine refakat ve muhafızlık yaparken bir yandan da büyük savaş gemilerimizin Marmara’ya sızan düşman denizaltılarına karşı korunmasında rol alan bu gemimiz bazen bizzat Çanakkale Cephesine cephane taşıma görevini de üstlendiği görülmüştür. Bu görevlerinden birini gerçekleştirirken, Silivri açıklarında İngiliz Denizaltısı E11 tarafından 6 Ağustos 1915 tarihinde torpillenerek ağır hasar görmüştür. Geminin batmaması için gemi personeli bu gemiyi Selim Paşa (paraşa) köyü ile Celaliye arasındaki Güvercinlikte baştankara edilerek karaya oturtulmuştur. Bu gemi 1917 tarihinde onarım gördükten sonra tekrar hizmete girerek Deniz Harp Okulu öğrencilerinin eğitim gemisi olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Mondros Mütarekesinin imzalanmasından sonra oda bütün Osmanlı donanması gemileri gibi İtilaf devletleri denetimine girmiştir. Türkiye Cumhuriyeti İstiklal Harbini kazanıp bağımsız devlet olarak kendini kabul ettirdikten sonra İstanbul u boşaltan işgal devletlerinin denetiminden kurtulan donanma gemilerimiz gibi bu gemimizde Türkiye Cumhuriyeti donanmasına alınmıştır. 1924 yılında adı sadece peyk olarak değiştirilen bu gemi 36 yılına kadar donanmamızda hizmet gördükten sonra 1936-38 yılları arasında Gölcük tersanesin de onarım görmüştür. Bu onarım dolayısıyla yapılan yeni düzenlemeler ve eklemeler nedeni ile deplasman ağırlığında tonaj artımına uğramış,75 ton artarak toplam deplasman ağırlığı 850 tona ulaşmıştır. Bu artan ağırlığın gemiye bazı avantajlar yanında dezavantajlar getirdiği de ortadadır. Bu haliyle Peyk adıyla 1944 yılına kadar donanma hizmetinde kullanılan bu gemimiz bu özelliği nedeniyle bu tarihte ihtiyat filoya ayrılmış ve 1948 yılında hizmet dışı bırakılmıştır. Satılan bu geminin sonu da belki bir müddet kullanılsa bile pek çok askeri ve sivil gemimiz gibi hurdacılara düşüp sökülmek demir ve çelik kısmı büyük olasılıkla jilet olma olmuştur. Ancak bu gemimizin adı Çanakkale savaşları sırasındaki faaliyet ve harekatları nedeniyle Türk halkınca unutulmamış, akıl ve vicdanlarında yaşamayı sürdürürken icraatleride tarih ve Türk denizcilik tarihi sayfalarında yerini almıştır.

GAYRET-İ VATANİYE

Bu gemimizin de parlaması ve isim duyurması daha ziyade Çanakkale Savaşları nedeniyle olmuştur. Bu gemi 1908 yılında Almanya’da kızağa konulmuş.1909 yılında denize indirilmiştir. Muhaveret-i Milliye sınıfında bir muhriptir. Deplasman ağırlığı 765 ton uzunluğu 74 metredir. Işın boyu 7,9 mt. su çekiş 3 mt. Çekim gücü 17700 beygir gücü olan bu geminin 2 tribün ve 2 kazan dairesi mevcuttur. Hızı 26 km. dir. Silah donanımı 2x 75 mm’lik top 2x27 mm.lik top 3x450 mm.lik torpil kovanı şeklindedir. Bu gemimizin Osmanlı donanmamıza kazandırılması 1910 yılında Almanya’dan satın alınmak suretiyle gerçekleştirilmiştir. Bu gemimiz 2. Meşrutiyet döneminde İttihat Terakki fırkasının donanmaya önem vererek güçlendirme çalışmalarına yöneldiği sırada kurulan donanma cemiyeti tarafından toplanan paralarla alınan bir gemidir. Zaten milletin çaba ve gayretleriyle alına bir gemi olduğu için Gayret-i Vataniye olmuştur. Osmanlı donanmasındaki icraatlarına baktığımızda 27 Ekim 1914 ‘de Sivastopol baskınına katıldığını görebiliriz. 1.Dünya Savaşında Yüzbaşı Cemil Ali Bey komutasındaki bu gemimizin Karadeniz Harekâtlarında görev yapmasından sonra batışı da aynı denizde gerçekleşmiştir. 1916 yılının Kasım ayında Bulgaristan Varna açıklarında bilinmeyen bir sebeple batan bu gemimiz donanma cemiyetinin satın aldığı 4 S.165 sınıfı muhripten biri olarak halkın donanmaya armağanı olan gemilerden biri olarak hatırlardan çıkmayan bir özelliğe sahip olmuştur. Bu durumu ile oda benzerleri gibi Türk Denizcilik tarihinde yerini alarak tarih olmuştur. Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.